Mediadaki şarkıyı açarak okuyun(!)
Şarkı yoksa internetten bts jungkook nothing like us isimli şarkıyı açın...Sukooklu bir bölüm sizlerle...
İyi okumalar...
SU
Kapı gürültüyle açıldığında gözlerimi kırpıştırarak açtım. Ensemde yoğun bir acı vardı ve canım yanıyordu.
Babam hızla içeri girdi ve saçlarımdan tutarak geriye doğru çekti. Aniden saçlarımın dibinde hissettiğim acıyla çığlık attım. Hem boğazım, hem saçlarımın dibi yanıyordu.
-seni s*rtük, senin yüzünden artık hiç bir şekilde cinsel ilişkiye giremeyeceğim. O*OSPUU...
Diye kükrediğinde gözlerimden yaşlar ardı ardına akıyordu. Acı bir şekilde gülümsedim.
-beter ol.
Bunu dediğimde kaşları dahada çatıldı ve saçlarıma daha çok asıldı.
-sen bunu çoktan hak etmiştin.
Dedi ve yüzüme bir tokat attı. Attığı tokatın şiddeti o kadar büyüktü ki bağlı olduğum sandalyeyle birlikte yana devrildim. Babam bana yaklaştı ve karnıma bir tekme attı. Ellerimi kendime siper etmek istedim ama ellerim bağlı olduğu için sadece bağırmakla yetindim. Bir tekme daha savurdu.
Bir tekme daha...
Ve bir tekme daha...
Karnıma yediğim tekmelerle gözlerim karardı. Ardı ardına attığı tekmeler sonucu ağzımdan kan gelmeye başlamıştı. Babam son ve sert bir tekme attığında nefes alamadım. Bir şey demeden beni öylece bırakıp odadan çıktığında gözlerimi açmak için uğraşmadım.
Canım yanmıyordu...
Sonrası karanlık ve yalnızlıktı zaten. Bu koca odada karanlıkta ve yalnız kalmıştım. Kendi bedenimi yukarıdan izliyordum. Ölüyor muydum? Ya da ölmüş müydüm? Bilmiyorum. Tek bildiğim bedenimdeki acının yerini ruhumdaki acının almasıydı. Bilmiyorum, beklediğim kişi alev ya da bir başkası değildi. Bunca zaman beklediğim tek kişi jungkooktu. Koreye geldiğimden beri beni hep o kurtarıyordu, bunca zaman kurtarmasını bekledim ama gelmedi, gelmeyecek. Neden gelmedi? Neden beni kurtarmadı? Canım yandı ve yanmayada devam ediyor. Bu acı silinmiyor, aksine her geçen saniye artmaya devam ediyor.
Babamın bana her vuruşunda aklımda yine senin ismin vardı. Yine seni bekledim. Beni buradan, bu karanlıktan kurtarmanı ve eve götürmeni bekledim, gelmedin. Yalvarırım gel, yardım et bana. Daha önce kimseye sarılmadığını biliyorum ama son kez sarıl bana, bu pis yerde değil senin kollarında öleyim. Burası çok karanlık ve soğuk, elimi tut ve beni bu karanlığın içinden kurtar. Beni bu karanlıktan kurtar ki kendimi senin karanlığına atabileyim. Senin karanlığında can bulabileyim.
Neden... Neden kalbim atmıyormuş gibi hissediyorum.
Odanın kapısının açıldığını gördüm. Cole içeri girdiğinde benim yerde yatan cansız bedenimi gördü ve dondu kaldı. Ardınsan hızla yerde yatan cansız bedenimi iplerden kurtardı ve kucağına alıp koşarak odadan çıktı. İşte yine yalnız kaldım. Yine bu karanlık ve soğuk odada yapayalnız kaldım. Ruhum bedenimden ayrılmak için beni zorluyor ama gitmek istemiyorum. Gördüğüm son yüz seninki olmadan bu dünyadan ayrılmak istemiyorum...
Duyamayacağını bilsemde sana bir şey söylemek istiyorum. Umarım melekler söylediğim bu kelimeleri sana ulaştırır...
Beni şimdiye kadar kurtardığın ve babammış gibi hissettirdiğin için teşekkür ederim jungkook.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANKA (BTS) ~ (Kaybediş Serisi ll)
Fanfiction*Deney #1* Kadın kollarını kaldırdı ve adamın boynuna sardı. Ardından ona doğru yaklaştı. Genç adamda aynı şekilde kollarını onun bedenine sardı ve vücudunu ona doğru çekti. Adam burnunu kızın burnuna sürttü hafifçe. - bu alevlerle yanan küçük bir...