♏79. Zehrini Bahşet♏

4K 520 299
                                    

Şimdiye kadar yazdığım enn enn enn uzun bölüm. 2210 kelime.

İyi okumalar gençler...




ALEV

Kendime geldiğimde başımda öyle yoğun bir acı vardı ki, sanki beynimde milyonlarca karınca vardı ve bu karıncalar beynimin her bir köşesini kemiriyor gibiydiler. Gözlerimi açmak için bir kaç defa daha kendimi zorladım fakat halsizdim. Gözümü açabilecek dermanı kendimde göremiyordum.

Jhope
-ne zaman uyanacak.

Evet, sanırım etrafımdan gelen sesleri duyabiliyorum.

Jin
-bilmiyorum. Bu kadar uzun sürmemeliydi.

Ayağa kalkıp onlara 'salaklar sizi duyuyorum' demek istedim ama tek yapabildiğim göz kapaklarımı kımıldatabilmekti. Biraz daha zorladığımda gözlerimi açabildim. Karşımda tam altı kafa vardı. Ji eun hızla ellerimi tuttu.

Ji eun
-iyi misin alev.

Hafifçe başımı salladım. Korktuğu her halinden belliydi.

-evet... Evet iyiyim.

Dedim çatallaşmış sesimle. Boğazımda keskin bir acı vardı. Yatakta doğrulmaya çalıştığımda
ji eun bana yardımcı oldu. Yatakta dik konuma geldiğimde gözlerim taehyungu aradı. O neredeydi. Hiçbir şey hatırlamıyorum. En son... En son aynaya yumruk atmıştım. Onunda halisünasyon olup olmadığından emin değilim açıkçası.

Bakışlarım odanın içerisinde dolaşırken odanın en köşesindeki kahverengi deri koltukta oturan taehyungun üzerinde durdu. Gözlerini cama dikmiş, bir şeyler düşünüyor gibiydi.

Jine döndüm.

-bana ne oldu.

Gözlerini benden çekip taehyunga çevirdi. Bir süre sonra ilgi odağı tekrar ben oldum.

Jin
-tehyung seni gördüğünde banyoda kendini kesiyormuşsun. Neden böyle bir şey yaptın?

Evet neden böyle bir şey yaptım? Sadece halüsinasyonlardan  kurtulmak için o an en mantıklı çözüm o gelmişti.

-bak... Bak odaya girdiğimde halisünasyonlar görmeye başladım. Saçma şeylerdi.

Jin eliyle yüzünü sıvazladı ve gözlerime baktı.

Jin
-bence o gördüğün hayalleri dikkate almalısın. Geçmişi hatırlıyor olabilirsin. Çünkü o-

V
-alev.

Taehyungun kalın ve sert sesini duymamla o tarafa baktım. Tüm bakışlar ona dönmüştü. Yavaşça oturduğu yerden kalktı ve bana doğru yaklaştı. Yatağın ucuna geldiğinde elini bana uzattı.

V
-kalkabilicek misin.

Kalkabilecek miyim. Evet kalkarım ama... Nereye gideceğiz ki. Üstelik üstüm başım kan, bu halde evden çıkamam. Elimle üzerimi gösterdim.

-her tarafım kan. Bu hal-

V
-kalkabilir misin kalkamaz mısın.

Dedi sert bir şekilde. Tamam belki birazcık korkmuş olabilirim. Başımı aşağı yukarı salladım ve bana uzattığı elini tuttum. Yavaşça kalkmamı sağladığında biraz sendeledim fakat kolumu tutup bana yardım etti. Kapıya doğru ilerlerken arkadan
ji eunun sesini duydum.

Ji eun
-henüz iyileşmedi görmüyor musun. Bırak dinlensin.

Onu aldırmadan beni yürütmeye devam etti. Evden çıktığımızda hala bir şey söylememişti. Merak tüm benliğimi ele geçirmiş, sadece onu izliyordum. Arabaya geldiğimizde benim kapımı açtı. Pekala... Sanırım sorun ciddi. Yavaşça içeri girdim ve koltuğuma oturdum. Kapımı kapadıktan sonra şoför koltuğuna geçti.

ANKA (BTS) ~ (Kaybediş Serisi ll) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin