Gençler sizden son isteğim olarak mediadaki şarkıyla dinlemenizi istiyorum.
İyi okumalar...
Genç kız havada esen meltemin tenini okşamasıyla göz kapaklarını kımıldattı.
Titriyordu...
Esen rüzgara tezat oluşturacak sıcak bir el yüzündeydi ve bu onu uyuşturuyordu. Yüzündeki ellerin sahibi onun ruhunu tüketiyordu. İkiside birbirinin ruhundan besleniyordu, birbirlerinin sonu olacaklarını bile bile.
Adam ellerinin arasındaki bedenin kıpırdadığını hissettiğinde büyük bir heyecanla kanlanan gözlerini ona dikti. Göz kapakları ürkek bir kuş gibi titriyordu. Yanağını okşamaya başladı elinin altındaki genç kızın.
Genç kız gözlerini yavaşça açtığında karşılaştığı ilk şey gözleri kızaran bir adamdı, sevdiği adam. Dudakları istemsisce kıvrıldı ve onun portreleri aratmayacak çehresini izlemye başladı. Onu bıraksalar yıllarca sadece bu yüze bakarak yaşayabilirdi.
Yıllar...Sahi, bu kadar ömrü var mıydı genç kızın?
-anka...
Duyduğu bu yumuşak sesle gözlerini kapadı genç kız. Bu ismi onun ağzından duymak ona tarifi imkansız bir huzur veriyordu. Gözlerini tekrar açtı ve tekrar o yüze baktı. Ardından soğuk yüzünden üşümüş ellerini kaldırdı ve adamın yanağına yerleştirdi usulca. Ardından elmacık kemiğinin üzerinde gezdirdi baş parmağını.
Adam yanağında hissettiği soğuk ellerle gülümsedi ve karşısındaki kadına bakmaya devam etti. Gözünün önünde eriyordu sevdiği kadın. Boynundan başlayan damarlar giderek vücuduna yayılıyordu. İlaç etkisini gösteriyordu. Genç kızın dudaklarını aralamasıyla bakışlarını boynundan gözlerine çıkardı adam.
-hissediyorum... Az bir zamanım kaldı.
Duyduklarıyla kaşlarını çattı adam. Gerçekleri onun ağzından duymak kalbini ağır bir yükün altında bırakmıştı. Nefes alamadı bir an, ciğerlerine hava dolmadı. Sol elini serice ona yaklaştırdı ve işaret parmağını soğuktan çatlamış dudaklarına bastırdı.
-şşt... Daha çok zamanımız var.
Dedi ve dudaklarını kızın alnına bastırdı. Genç kız alnında hissettiği yumuşak dudaklarla gözlerini kapadı ve kendini ona bıraktı. Alnındaki o ufak dokunuş bile canından can alıyordu.
Tükeniyordu...
-taehyung.
Adam duyduğu titrek sesle dudaklarını kızın alnından çekti ve biraz gerileyip mavi gözlerine baktı.
-ben... Ben öldükten sonra-
-sakın, sakın bir daha o kelimeyi dudaklarının arasından duymayayım.
Adam sinirlenmişti, hemde hiç olmadığı kadar. Ölüm kelimesinden uzun süre sonra ilk defa bu kadar çok korkuyordu. Bu kelime onun canını yakıyordu. Kadın titreyen parmaklarını adamın ensesine getirdi ve saçlarını okşadı.-sadece beni dinlemeni istiyorum... Lütfen...
Genç adam çaresizce başını olumlu anlamda salladı. Genç kız bundan umut alarak devam etti.
-az bir zamanımın kaldığını biliyorsun... Biliyoruz... Zaten bu hayatta daha fazla kalamayacağımı biliyorduk. Her ne kadar inkar etsekte...
Derin bir nefes çekti çatlamış dudaklarının arasından ve devam etti.
-bilmeni istediğim tek şey seni sevdiğim. Seni öyle çok sevdim ki, bazı günler kalbim bedenime sığmamaya başladı. Patlayacak gibiydi sanki. Ben seni çok güzel sevdim be adam...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANKA (BTS) ~ (Kaybediş Serisi ll)
Fanfiction*Deney #1* Kadın kollarını kaldırdı ve adamın boynuna sardı. Ardından ona doğru yaklaştı. Genç adamda aynı şekilde kollarını onun bedenine sardı ve vücudunu ona doğru çekti. Adam burnunu kızın burnuna sürttü hafifçe. - bu alevlerle yanan küçük bir...