"Hilal hazırlan yarın Leon'la birlikte yazlığa gidiyorsun."
"Ne yazlığıymış bu? Benim niye haberim yok?"
"Veronica Hanım aranızı düzeltmeniz için öyle istemiş. Tabii sizin aranız zaten çok iyi ama kim bilir yine ne işler çeviriyorsun Hilal Veronica sizi hala kavgalı sanıyor"
"Bir iş karıştırdığım yok. Sadece orada birden bire söyleyemezdim bizim aramız çok iyi sandığınız gibi küs değiliz diye. Hatta birbirimize Aşığız diye."
"Neden yavrum bana söylerken hiç utanmıyorsun ama? Başkalarına söylemeye niye çekineceksin?"
"Ben çekinmiyorum anne. Ne pahasına olursa olsun Leon'u sevdiğimi kimseden saklamam."
"Milletin ağzı torba sanki büzeceksin. Babasından sonra kızı da ona benzedi derler. Onlara ne cevap verirsin çok merak ediyorum Hilal. Zira seni de vatan haini ilan edecekler."
"Anne tamam kaç gündür aynı şeyleri söyleyip duruyorsun. Ben kendime engel olabilsem zaten olurdum fakat bu senin Albay Cevdet'e duyduğun hislerin gibi ne kadar yanlış bir şey yaptığımı bilirsem biliyim üstüne gidiyorum ve zaten Leon'un yanlış bir insan olduğunu düşünmüyorum. Bu yüzden bir daha beni vazgeçirmeye çalışma her çaban nafile olacak."
Azize baktı Hilal'e öyle olsun dedi ve kapıyı vurup çıktı. Hilal kendini daha güçlü hissediyordu. Her seferinde Leon'u sevdiğini söyleyince kendini daha güçlü hissediyordu. Kapı çaldı. Beklemeden içeri Leon girdi. Kendisine bakan deniz gözlü kıza gülümsedi. Kapıyı kapattı. Yanına gidip Hilal'e sarıldı. Saçlarından öptü. Hilal bırakmak istemiyordu Leon'u. Ona sarıldığından beri en güvenli yerin bura olduğuna inanıyordu. Leon Hilal'in saçlarından bir tutamını kulağının arkasına attı.
"Bugün yaptığın neydi öyle. Bir an için ben bile benden nefret ettiğine inandım."
"Ablam kadar olmasa da bende iyi bir oyuncuyumdur. Hele söz konusu sensen daha iyi oynuyorum ama duygularım beni ele veriyor."
Hilal'in bu söylediği karşısında kahkaha attı Leon.
"Ah Smyrna'm bir gün senden bunları duyacağımı biri bana söyleseydi olasılığa bile katmazdım. Şimdi ise ismini duymamla bile heyecanlanıyorum."
Hilal Leon'un yüzünü okşadı. Bir erkeğe göre küçük bir suratı vardı Leon'un. Buna rağmen yüz hatları bir erkeğe göre fazla düzgündü.Leon Hilal'in yanağındaki elini alıp öptü. Sonrasında o Hilal'in yanağını tuttu. Her şey büyük bir sükünette ve düzende gerçekleşiyordu. Leon Hilal'e yaklaştığında kaçmaya çalışmadı Hilal. Zaten kaçsa nereye kaçacaktı ki Leon'dan başka sığınacak bir şeyi kalmamıştı. Aralarında çok az bir mesela kalmıştı. Babannesinin sesini duydu Hilal biran için uzaklaştı Leon'dan. Fakat Leon biraz öncekinin aksine hızlı davrandı bu kez Hilal'in dudaklarına varlar yok arası bir öpücük kondurdu. Hilal için bir süre zaman donmuştu. Sonrasında hiç bozuntuya vermedi. Odadan çıkıp babannesinin yanına gitti.
