Sabah mutlu uyanmıştı Hilal.Belki de iki farklı kalpte aynı sevdası taşımanın mutluluğuydu.
Genç adam kalktı yatağından.Biraz hızlı bir kalkış olmuştu.Canı yanmıştı. Sargılarına baktı gülümsedi.Onu saran hemşireyi hatırlatmıştı sargıları.Küçücuk ayrıntılar da bile onu arıyordu Leon.Bir şeylere bakmış olması bile o baktığını değerli kılmaya yetiyordu Hilal için.Masanın üstündeki kitabı ve dün gece yazdığı notu eline aldı.Aradığı sayfayı bulunca notu koydu.Kitapta şöyle yazıyordu.
"Tam unuttum derken; bir şarkı çalar,
Biri onun gibi güler,
Birisi parfümünü sıkıp onun gibi kokar,
Tüm unuttuğun boşa gider."Leon o şiirlerin anlattığı güçlü ve vazgeçilmez kadını bulmuştu.Her insandan vazgeçelebileceğini düşünürken ondan vazgeçemez olmuştu. Küçücük bir bakışı çözer olmuştu Leon'u.O gülümsemesi ise tam bir devrim niteliğinde idi.İşte şimdi anlamıştı bu satırla sığmayan kadınları şairlerin yazıp durduğu.İşte şimdi anlamıştı yokluğunda boşluğa düşeceğini.Ve işte şimdi anlamıştı kadın sadece gülümsemişti Leon'a,oysa adam aşık olmuştu kadına.
Hilal gülümseyerek çıktı odadan. Aynı zamanda karşı odadan Leon çıktı.Gülümsediler birbirlerine.O aşık oldukları gülümsemeleriyle.
"Günaydın teğmen Leon."
"Günaydın küzük hanım.Bügün de gitmeyi düşünüyormusunuz acaba?"
"Nereye?"
"Nereye olazak Mehmet'in yanına kaçacak mısın bu gece?"
"Senin de eline iyi ki bir malzeme geçti."
"Banane istemiyorum başka insanlara malzeme vermeni.O yüzden ben dalga geçiyorum."
"Bir değil iki malzeme vermişim o vakit."
"O vakit.".
"Ben sana bir kitap verecektim.Onu odada unuttum.Bekle getiriyim."
"Şimdi uğraşma hiç. Kahvaltıdan sonra yukarı çıkınca verirsin.Şimdi merak ederler aşağı inelim."
"Tamam o vakit."
"Hangi kitabı seçtin okumam için."
"Alınca görürsün."
"Ya merak ettim.Söylesene."
"Kedi mi miyavladı kulağımda."
"Pisliksin Leon."
"Çok teşekkür ederim."
İkisinin birlikte aşağıya indiğini gören ev halkı şaşırmıştı.Vasili Cevdet'i dürtüp çocukları gösterdi.Azize ve Veronica şaşkındı.Hasibe nine bekliyor gibiydi sadece güldü. Çok şaşırtıcı bir şekilde Yıldız sadece bakıp geri önüne döndü.Hilal'in yanakları kızarmıştı.Geçip oturdular.Masaya bir sessizlik çökmüştü.Cevdet konuşmaya başladı.