Mutfakta işleri tamamlamışlardı.Azize sandalyeye oturdu.Rahat bir nefes aldı.
"Çok yormuşşun anne kendini."
"Yok yok yorulmadım ben.Bir tane akıllı çocuğum var oda evleniyor yapmıyım mı hazırlık?"
"Canım benim.Ablam çok kızıyor mı bana?"
"Hiç kızmaz olur mu.Leon'la birbirimizi seviyoruz.Hilal çekilsin aramızdan.Eninde sonun da evlenicem Leon'la siz görürsünüz.Kafam şişti ya boş konuşup duruyor."
"Ben de kendimi kötü hissediyorum.Ablam hep hayal perestti ama bu sefer gerçekten sevmiş sanırım."
"Peki bu sefer sen gerçekten sevdin mı?"
"Bilmiyorum."
"Hı sen küçüklükten beri aynısın Hilal istemediğin sorular sorulunca hep böyle ikilemde bırakırsın insanı."
"Öyle mı yapıyorum?"
"Ya öyle yapıyorsun.Kızım sana bir tavsiyede buluniyim aşık olduğun kişi, sevdiğin çocuk kim olursa olsun müslüman,hristiyan kim olursa olsun sen önce kalbine bak temiz mi diye.Ve bir de aşkını kontrol etmen gerekir."
"Nasıl yani bunu nasıl yapabilirim ki?"
"Mesela gerektiği yerde çok yakın davranabilirsin Leon'a,bazen de araya mesafe koyman gerekir ki aranızda ki ilişki hep sağlam bağlarla kalabilsin."
"Bu gidişle sanmıyorum zaten ilişkimiz diye bir şey kalacağını.Ablam bir taraftan ki ben gerçekten bir ara aralarından çekilmeyi düşündüm."
"Peki sonra?Niye çekilmedin böyle bir şansın varken."
"Çünkü ben ablamın Leon'la mutsuz olacağını düşünüyorum.Ve tabii bir de ondan birazcık etkileniyor olabilirim."
"Aradığım cevap bu işte.Etkilenmek değil ona aşık okuyorsun ve bunu kendine itiraf edemiyorsun."
"İtiraf edememek değil.İtiraf edince olabileceklerden korkuyorum desem daha doğru."
"Mesela ne gibi?"
"Mesela Leon'un bana aşık olmaması çok korkunç.Ablamla evlenmesi çok korkunç.Her hangi bir kadınla bakması bile çok korkunç bence."
Azize güldü Hilal'in bu hallerine.
"Sen ki vatan için her şeyi yapan Hilal vatanını işgale gelen çocuğa mı aşık oldun?"
"Galiba öyle."
"Geçmiş olsun.Sana iyi eğlenceler."