Aile

2.5K 123 33
                                    

Akşam olurken Leon fayton çağırmıştı. Tekrar eve dönüyorlardı. Yol boyunca hiç konuşmadan sadece birbirlerine bakarak ve gülümseyerek gittiler. Konağa geldiklerinde ev halkı yemek yiyordu. Hilal konuştu.

"Merhaba. Afiyet olsun size."

Leon da afiyet olsun dedikten sonra yukarı çıktılar. Leon Hilal'e sarıldı. İkiside odalarına geçtiler. Hilal yatağına yattı. Bugün sevdiği adamın evlenme teklifini kabul etmişti. Ne vakit sevmiş aşık olmuştu. Ne vakit bütün engelleri aşmıştı. Ne vakit görmezden gelmeye başlamıştı bir Yunan olduğunu. Gerçekten sevda nasıl başlar bir yürekte, mümkün olmayanı isteyecek kadar ne vakit palazlanır? İnsanın şahdamarından ellerine dizlerinden gözlerine doğru ne vakit yürür o sızı? Nasıl getirmişti bu adam Hilal'i bu hale. Her şeyi unutup gözünü nasıl bu kadar kör etmişti. O gözleri nasıl her hatırladığında gülümseyebiliyordu. Çok garip duyguydu aşk. Nefret ettiğin insana aşık olmak sonra onunla evlenmeyi hayal etmek. Hilal ihanet etmiş gibi hissediyordu vatanına fakat kalbinin derinliklerinde yanlış yapmadığını biliyordu. Zaten uzun süre önce mantığını kullanmayı bıraktı. Kendini Leon'u düşünmekten alı koyamadığı gibi şimdi de gelecekte olacak ailesini hayal ediyordu. Ama fena mı olurdu küçük ve aşkla büyütecekleri çocukları olsa. Onlara önce vicdanlı ve iyi bir insan olmayı öğretecekti Hilal. Bu konuda ona Leon da yardım ederdi. Büyük ihtimal sarışın olurdu çocukları. Ama gözleri konusunda karar veremedi. Hatta ikizleri bile olabilirdi. Biri mavi biri kahverengi gözlü çocukları olabilirdi. Kızı Leon'a oğlu ise kendine benzeyebilirdi. Sürekli kardeşini kontrol eder saçma davrandığını söylerdi. Sonra kavga başlardı. Leon'la ikisi gülerek seyrederlerdi. Gülümsedi kendi kendine. Hatta isimlerine bile karar vermişti şimdiden. Oğlu olursa ismini Ulaş, Kızı olursa da Devrim koyardı ismini. İnatçı olurdu ikiside,kitap okumayı severlerdi,hatta sürekli kavga ederlerdi fakat çok severlerdi birbirlerini. Kapının çalınmasıyla sıçradı Hilal. Çok dalmıştı. Sonra Leon girdi içeri. Hilal'in yanına oturdu.

"Seni korkutmak istememiştim. Hem ne düşünüyordun öyle mutlu mutlu?"

Hilal kocaman gülümsedi.

"Çocuklarımızın ismine karar verdim biliyor musun? Düşünsene ne kadar şirin olurlar."

Leon Hilal'in daha evlenmeden bile bunları hayal etmesine karşın sadece gülümsedi. Daha karşısında ki kadın çocuk gibiydi birde bunları düşünüyordu.

"Tabii ki çok şirin olurlar. Anneleri sen olacaksın normal değil mi? Ne karar verdin isimlerine?"

"Oğlumuz olursa ismi Ulaş olsun istiyorum. Hep bir amacı olsun ve ona ulaşmak içinde çalışsın. Kızımız olursa da ismi Devrim olsun. Hep ileriyi görsün. Bir şeyleri elde etmek için savaşsın. En az erkekler kadar güçlü olabileceğini göstersin herkese. İnsanları hep ileriye götürmek için çalışsın. Bir şeyleri değiştirebilsin."

"Çok güzel isimler. Hemde çok güzel. Başka bir şey olamaz artık. Fakat ben daha kalabalık oluruz diye düşünmüştüm."

"Leon hayallerimi bozma."

"Hayallerini bozmuyorum sadece biraz daha geniş çaplı düşünmeni sağlıyorum hayatım."

Yıldız içeri girince. Leon Hilal'in yanından kalktı. Hilal'e gülümsedi. Yıldıza da kafa selamı verdi. İyi geceler dileyip odadan çıktı.

Vatanım SensinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin