Alper omuzları çökmüş bir halde bankta oturuyordu. Gözleri gidip gelen dalgaları izliyor içten içe içinde oluşan büyük korkuyu bu şekilde yenmeye çabalıyordu. Özüm'ün ona doğru adım adım gelmesini ne kadar çok istese de bir o kadar da bu geliş onu tedirgin ediyordu. Delicesine korkuyordu. Çünkü bu geliş asla gerçek anlamda bir geliş değildi. İçi titriyordu adamın, ruhu nedensizce üşüyordu. Derin bir soluk alıp verdi ve arkasına yaslandı. Yanında hissettiği hareketlilik ile başını çevirdiğinde Özüm'ün ses etmeden yanı başına sessizce iliştiğini gördü.
Ne bir merhaba, ne bir seslenme hiçbir şey yoktu. Olan tek bir şey vardı o da onun gözlerinde gördüğü uzaklıktı. Genç kız da ufka doğru bakıyordu şimdi. Gözlerini ileriye doğru dikmiş sessizliği mesken ediyordu kendisine.
Alper istemsizce açıp kapadı gözlerini "Hoş geldin." Dedi her zaman yüreğine hoş gelen kadına. Başını bile döndürmedi kız, gözlerine bakma gereği bile duymadan sadece başını olumlu anlamda sallarken, Alper gözlerini görememiş olmanın hayal kırıklığında boğuluyordu.
"Özüm ben..." dedi kendisini anlatmak istiyor, ayaklarına kapanıp yalvararak tekrar tekrar af dilemek, ondan ne olursa olsun vazgeçmeyeceğini anlatmak istiyordu. Ama bu teşebbüsü hissedilmiş gibi ansızın dönen kızın gözlerinde ki uyarı dolu bakışlarıyla bıçak gibi kesilip atıldı. Alper onun bu sessiz ama sert tepkisi ile sesini keserken yavaşça yutkundu. Özüm bakışlarını tekrar denize çevirdiğinde konuşma sırasının kendisine geldiğini anladı. Güç toparlıyordu geldiği andan bu yana, bu yüzdendi sessizliğinin tek sebebi. Kelimeleri bir araya getirecek cümleleri zihninde toparlayıp dillendirmek adınaydı tüm mücadelesi.
"Alper sen bu zamana kadar yeterince konuştun artık konuşma sırası ben de. Lütfen! Konuşmamı bölmeni istemiyorum. Artık hiçbir şey yapma ve yalnızca gerçek anlamda beni dinle olur mu? Anlamak istediğini değil anlatmak istediğimi duy." Onun bu soğuk konuşması ve uzak tavrı sebebiyle adamın içi ürperdi. Yalnızca başını olur anlamında aşağıya yukarıya salladı. Duyacaklarına yüreğini de aklını da hazırlamak hiç bu kadar zor olmamıştı.
"Ben seni çok seviyorum Alper, bunu hiçbir zaman inkâr etmedim. Ben seni tam şuramdan." Diyerek elini yumruk yapmış bir halde kalbinin üzerine getirdiğinde sertçe oraya vurdu. "Tam şuramdan delicesine seviyorum adam." Dedi gözlerinin içine bakarak.
Alper onun bu itirafı ile o kadar çok mutlu oldu ki "Özüm..." dedi ve kalbine vurduğu yumruğunu avuçları içine almak adına bir hamle yaptığında "Sakın." Diyen Özüm'ün tepkisi ile hareketi dona kaldı. "Ben bunu sana her şeyi dürüstçe konuşmak adına anlatıyorum Alper, farklı imalar ya da anlamlar çıkar diye değil." Dedi sertçe.
Alper böyle bir karşılıktan sonra elini yavaşça geriye doğru çekti. Onun geri çekilişi ile Özüm biraz sakinleşti ve kaldığı yerden devam etti. Gözlerinin içine bakarak konuşuyordu. Anlasın istiyordu, anlatacağı her bir kelimeyi sonuna kadar idrak etsin istiyordu.
"Seninle geçirdiğim her günün gecesinde gözlerini görürdüm gecelerimde. Gözlerin geceleri, geceler gülen gözlerindeki yıldız yağmurunu hatırlatırdı bana. Öylesine çok severdim ki seni... Ama arka arkaya yaşananlar, talihsiz olaylar, acılar, dökülen gözyaşları ne kadar kaçarsam kaçayım içimde sana olan aşkımı silip atamadım ben. Sensizliğin ortasında kaldığım o acımasız anlarda bile seni unutamayacağımı her defasında daha acı bir şekilde anladım. Tüm yaşattıklarına rağmen yüreğim senden bir an olsun vazgeçmiyordu. Sonuçsuz olacağını bile bile peşine düşüp sebepsiz yere bağladım ben sana. Şimdi göremediğim gözlerine o zamanlar ben cennetim derdim biliyor musun? Senin gülüp geçtiğin, benim inandırmak için hiçbir çaba sarf etmediğim, yüreğine sahip olduğumu düşündüğüm ama en büyük yanılgının sahibi olduğum dertsiz tasasız günlerdi o zamanlar. Aslında kara günün adım adım kendini haber verdiği ama benim bu gelişe kulaklarımı amansızca tıkadığım zammalardı. Geldi de o kara günler. Hem de hiç bekletmeden."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AHÜZAR #TAMAMLANDI#
RomanceSÖZDE DEĞİL ÖZDE AŞK 'IN ADI DEĞİŞTİRİLEREK AHÜZAR OLDU... ALPER VE ÖZÜM'Ün hikayesi AHÜZAR Ah eden yüreklerin ikrar ve inkar yolculuğu....