"Bunu yaptığına hala inanamıyorum abi, biraz daha sabretsen ölür müydün? Nasıl böyle bir karar alırsın bir türlü aklım almıyor. Cidden Leyla ile evlenmek için kafayı yemiş olmalısın. "
"Hakan yeter kes sesini. Babam sessiz kal dedi, sen zaman diyorsun hangi zamandan bahsediyorsunuz bana? Dedem böyle bir haberi duyması ile birlikte kalp krizi geçirdi, daha fazla uzatma. Bu işin geri dönüşü yok artık, Leyla ile evleneceğim."
"Bak sakin olmaya çalışıyorum, seni anlamaya çalışıyorum. Dedem ile arandaki bağın bu kadar kuvvetli olmasının sebebini biliyorum, sana hak da veriyorum. Çevreden gelebilecek en ufak bir dedikodunun onu yine hastaneye taşıyacağını düşünüyorsun ama dedem sana inanıyor, neden bu kadar takılıyorsun buna? Bırak kim ne düşünürse düşünsün biz yanındayız. Sağlıklı düşünüp sağduyu ile karar veremiyorsun. Biraz durup düşün, ahkâm kestiğin yer senin hayatın, içine ettiğin şey senin geleceğin, bu kadar kalın kafalı olmak zorunda mısın? Allah'ın aşkına bu şımarıklıkları benim yapmam gerekiyor senin değil. Farkındaysan abi olan sensin, ben değilim!" Dedi. Onun aklını başını toparlaması için büyük bir mücadele veriyordu.
"Ben kararımı verdim Hakan, söylediğin hiçbir şey bunu değiştirmeyecek. Net adamım ben bilirsin, evet ya da hayır, ortası yoktur benim için. Hayatında belkilere yer veren insanların da benim hayatımda yeri yoktur."
"Hay ben senin hayatının ortasına da, belkine de, bilmem nene de... Peki sen bunu Kaan'a nasıl yapacaksın abi? Ne halde olduğundan haberin var mı senin? İkinize de laf geçiremiyorum, kafayı yiyeceğim."
"O ilk yumruğu attığı an benim için bitti Hakan. Benim böyle bir şerefsizliği yapacak kadar kansız olduğumu düşündüğünü gözlerinde gördüğüm an Kaan benim için bitmiştir. O yüzden ne halde olduğu ile ilgilenmiyorum."
"Bu kadar gözünü kararttığına inanamıyorum. Her şeyi geçtim ya Özüm, onun ne halde olduğunu hiç mi merak etmiyorsun? Kıza evlenme teklif ettin, taktın yüzüğü parmağına, şimdi de gelmiş burada evlilik planları yapıyorsun. Asıl senin bu yaptığın..."
"Hakan anma onun adını benim yanımda!"
"Neden? Adının geçtiği an canın mı yanıyor? Sen burada kafanda kurduklarınla Leyla'nın sözlerine inanıp saçma sapan hareket edip hayatını karartırken nasıl olur da susmamı beklersin? Yeter abi yaptığın şımarıklık, çocukluk. Özüm'ü hatırla, onun sana bakışlarını, sadakatini, aidiyetini hatırla ve girme bu evlilik yoluna. Kıza bile doğru düzgün sormadın ne olup bittiğini..."
"Yeter Hakan! Konuşma daha fazla. Ben ona sordum ve o benden her şeyi gizledi. Doğru olmasa neden gizlesin, ben burada dertlerimle savaşırken o orada..."
"Kendi yalanlarına kendin inanıyorsun. Ne halin varsa gör abi emi, bir insan kendi hayatını bu kadar mahvedip hayatının aşkını kendi ömründen böylesine aptalca uğurlayamazdı. Tebrik ederim bunu başaran tek insansın!" Dedi ve laf söz dinletemediği abisinin odasından bir hışımla çıktı. Babası ile çok büyük savaş vermişler ama hiçbir şey elde edememişlerdi. Ama Hakan'ın bir tesadüf eseri kulağında yankılan cümleler içindeki şüpheleri derinleştirmiş ve tek çare olarak gördüğü kişinin kapısına dayanmaya karar vermişti. Her defasında geri döndürüldüğü ve yanına yaklaşmasını engelleyen korumalar yüzünden bir türlü ulaşamadığı kıza bu sefer ulaşacaktı. Artık bir şeylerin yoluna girmesi gerekiyordu.
***
Zaman gelmişti, kaçış yoktu artık olacaklardan. Alper aynadaki yansıyan adamın suretini tanımıyordu. Üzerindeki damatlık kefeni gibi sarıp sarmalamıştı tüm bedenini. Düğününe değil de cenazesine gider gibiydi. Hakan ile tartışmasının ardından onun her konuşma girişimini bertaraf edip adeta ondan kaçmıştı. Dedesi sağlığına bir nebze olsun kavuşmuş olsa da çok dikkatli olması gerekiyordu. Üzüntü ve stres kesinlikle yasaktı. Daha fazla duyulmadan küçük bir nikâh yapmak istese de Leyla'nın babası büyük düğün diye diretmişti. El mahkûm, Alper ve ailesi her ne kadar kabul etse de Alper'in babası huzursuz, dedesi gönülsüz, her şeyden habersiz olan annesi oğlunun mürüvvetini göreceği için mutluydu. Hakan ise büyük bir keyfiyet içinde abisinin odasına dalmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AHÜZAR #TAMAMLANDI#
RomanceSÖZDE DEĞİL ÖZDE AŞK 'IN ADI DEĞİŞTİRİLEREK AHÜZAR OLDU... ALPER VE ÖZÜM'Ün hikayesi AHÜZAR Ah eden yüreklerin ikrar ve inkar yolculuğu....