15.BÖLÜM

9.7K 605 13
                                    

Not: Herkese Merhabalar

Hikayemiz Geçmiş Zaman ve Şimdiki Zaman ikileminde devam edecek. Bölümleri okuduktan sonra duygu ve düşüncelerinizi yoruma bırakırsanız ve beğendiğiniz taktirde oylamaya katılırsanız çok sevinirim. Sizlerden gelen küçücük bir dönüt bile tekrar tekrar bölüm yayınlama isteği uyandırıyor. Sizlerden küçücük bir istek okuduğunuz hikayeyi beğenme ihtimali olan arkadaşlarınıza tavsiye ederseniz çok sevinirim. Şu an Özüm ve Alper'in okuyucusu küçük bir aile ama onu büyütmek sizlerin ellerinde. Umarım el birliği ile hikayemizin ailesini birlikte genişletebiliriz. Bu arada hikayeler ile ilgili tüm kesitler ve paylaşımları, kitapla ilgili duyuruları  ozlemugurluaydin instagram hesabımdan takip edebilirsiniz.Bu akşam bir ya da iki bölüm daha gelecek desteklerinizi ve yorumlarınızı esirgemeyin. Tekrar görüşüne dek sevgiyle kalın ;) 

Geçmiş Zaman, Aralık 2011

Üşüyordu Özüm, vücudunun kaskatı kesilmesine sebep olan dışarıdaki kış mevsimin soğukluğu değil, Alper'in yokluğuydu. Kantinde yaşadıkları o talihsiz günden sonra terk edilişin acı gerçeğiyle yüzleşmişti iki yürek. Şimdi ikisi de cansız, ikisi de fersiz, ikisi de nefessizdi. O günün ardından Özüm yükseltmişti yıktığı tüm duvarlarını. Gözünü Alper'e kapatmış onu görmüyor, sesini duymuyor, masasına gelip otursa onu umursamıyordu. Bunları yaparken çok büyük mücadele verse de artık duvarlarını Alper'in bir türlü geçmesine izin vermiyordu. Hande arkadaşının bu durumuna çok üzülüyordu. Elinden bir şey gelmemesi ise onu çıldırtıyordu. Her şey gözünün önünde cereyan etmiş ama hareket kabiliyetini yitirmişçesine yerinden kımıldayamadan ağzı açık bir halde olanlara seyirci kalmıştı. Gücü yetmezdi ki olanları engellemeye, Alper'in gözünde gördüğü aşkın koyu karanlığı ilk defa onu korkutmuştu. Anlam veremediği tek şey ise Özüm'e delicesine âşık olan bu adamın Leyla'ya olan korumacılığıydı. Daha fazla bu duruma seyirci kalmak istemeyen Hande aklındaki tüm soruların cevabını almak için tek adrese gitmeye karar vermişti.

***

Özüm, biten sınavların ardından kendini eve kapatmıştı. Odasından çıkmıyor, Hande'nin bile yüzüne bakmıyordu. Kızının durumuna giderek endişelenen annesi, Hande'nin annesi ile bir olup işi çözmeye karar verseler de etlerinin didik didik edilmesine rağmen Hande yaşlı kurtların kendisine açtığı sorgu savaşını üstün bir çaba ile bertaraf etmeyi başarmıştı. Annelerin taarruzundan alnının akıyla çıkan Hande bu işleri başına açan arkadaşının odasına izin almaksızın dalış yaptı. Gözlerini kıstı, ellerini beline yerleştirip gördüğü manzaradan hiç hoşnut olmamış bir halde burnunu kıvırdı. Pencerelerin perdeleri kapalı, bir adet Özüm kafasını yastığın altına gömmüş, çiçekli böcekli pijamalarıyla, darmadağınık olan bir oda... Klasik kızların depresif halleri. Ama bilmiyordu ki bu havalar Hande'ye sökmezdi.

"Sana ayağa kalkıp silkelenmen için tam beş dakika veriyorum canım arkadaşım."

"Ya Hande inan ki seninle hiç uğraşamam. Kapının yerini biliyorsun, arkandan kapatırsan sevinirim." Dedi başını yastığın altından çıkarma gereksinimi bile duymadan.

"Dört dakikan kaldı Özüm, yoksa olacaklardan ben sorumlu değilim."

"Kızım çık git hayatımdan ,uyumak istiyorum ben, anlamıyor musun?"

"Oh! Hatuna bak sen ya uyuyacakmış. Ben senin şu hallerin yüzünden daha az önce içeride soru bombardımanına tutuldum. Sen tutmuş bana beni rahat mı bırak diyorsun? Çok beklersin güzelim, içerideki hatunlara bir daha kendimi kaptıramam. Güzelce kalkıyorsun, giyiniyorsun ve biz akşam partiye gidiyoruz." Dedi tüm şen şakraklığı ile yerinde zıplarken.

"Ne? Parti mi?" diyen Özüm aniden yerinde doğruldu. "Kızım benim partiye gidecek halim mi var? Dalga mı geçiyorsun sen benimle?"

"Evet şu halinle," dediği anda eliyle onu baştan aşağıya doğru gösterdi."Pek partilik durmuyorsun. Bende o yüzden senin hazırlanman için yanına geldim." Dedi heyecanla.

"Ben hiçbir yere gelmiyorum. Hem dönem sonu sınavlarını verdiğime göre izninle bir ay boyunca okuldan hiç kimseyi dahi görmek istemiyorum." Kendisini tekrar yatağa bıraktı ve kafasına yastığı yerleştirdi. "Şimdi gitsen iyi olacak. Beni benimle yalnız bırak Hande."

"İyi sen bilirsin canım? Ben az sonra şu kapıdan yeni yıl partisi için yalnız çıktığım an annen ve benim annem senin odanı basacak. Artık onlara Alper'i mi anlatırsın, Leyla mı? Artık kimi istersen onu anlatırsın? Ya da dur sana gerek kalmadan ben anlatayım hem gelecek başka eziyetleri de daha önceden engellemiş olurum." Dedi kapıya yöneldiği anda Özüm panikle yataktan bir ok gibi fırladı ve kapının önüne iki elini de yanlara doğru açarak gerildi.

"Şaka yapıyorsun değil mi?" dedi kaşlarını havaya kaldırıp kızın gözlerinde bir muziplik aramaya başlamıştı.

"Sence şaka yapar gibi bir halim mi var?" Hande iki elini de belini yerleştirip kaşlarını çatarak gözlerini kıstı.

"Hande cidden hiç havamda değilim. Ben partiye falan gitmek istemiyorum. Lütfen beni yalnız bırak. Anneleri de bu işe lütfen karıştırma."

"İyi, sen burada otur o dengesiz için salya sümük akıt o da gitsin Leyla ile Abant'ta yeni yıl partisinde boy göstersin. Aferin sana, böyle devam et. Yıkıldığını, bir adamın seni ne hallere düşürdüğünü, param parça olduğunu göstererek, Alper'e de Leyla'ya da bu zevki en zirvelerde yaşat."

"O, o da mı geliyor?" dedi sesi titrerken başı önündeydi.

"Evet, o da geliyor hem de Leyla'yla. Sen de burada otur depresyonun tüm yollarında boy göster. Kaçtı desinler sana, onu görmemek için gelmedi desinler. Bunu mu istiyorsun? Tamam, madem istediğin bu sana istediğini vereceğim. Ne halin varsa gör Özüm, şu saatten sonra umurumda bile değilsin." Dedi ve onu kenara iterken arkasında bıraktığı Özüm'ün "Hande." Diyen hiddetli sesiyle eli kapının kulpunda asılı kaldı. "Saat kaçta bu parti?" dedi. Hande onun görmediği bir keyfiyeti yüzüne yerleştirirken memnuniyeti sesinin tonunda yankılanıyordu. "Saat dörtte seni alırım." Dedi ve arkasına bile bakmadan çıkıp gitti.

Özüm gelecekti o yeni yıl partisine. Ve aşılmaz, ulaşılmaz, kendine güvenen bir halde o salonda boy gösterecekti. Birilerinin aklını başından almaya aday tek hatun olarak orada bulunacaktı. Ve Hande Özüm'ü şu anki noktaya getireceğinden o kapıdan içeriye girdiği an emindi. 

AHÜZAR #TAMAMLANDI#Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin