Cevapsız sorular....

68 4 0
                                    

Murat...

Dün gece çok içmiş olmalıyım. .
Basım çatlamak üzere. ..

Başımı kaldırdığımda karşılaştığım manzara kelimenin tek anlamıyla iğrenç. Yanımda yatanın Buse olduğunu anladığımda kendime milyonlarca küfür sıraladım. ..

Gözlerini açtı ve sanki karımmış gibi samimi ve yılışık bir şekilde. .

"Günaydın aşkitom "

Hı. ? "Aşkitom mu??" Ne diyo lan bu manyak ??? .....

Gece yanımda kalmıştı. . Hatırlamak için beynimi zorladığımda akşam adamları Hüzün'lerin evinin yakınına koğuşlandırdıktan ,ve gözükmemeleri konusunda kesin olarak uyardıktan sonra eve gelmek için yola çıkmıştık Borayla.

Yanından ayrıldığımdan beri onu düşünüyordum, yani onu ilk gördüğüm andan beri yüzü gözümün önünden gitmeyen o kızı. .. Bir insan hem bu kadar güzel ,hem gururlu hem utangaç ve bir o kadar da mağrur olabilir miydi??

Yok, bunun adı kesinlikle aşk değildi, olamazdı. Bunu bir şekilde kendime ıspatlamam gerekiyordu ve bende öyle yapıp son çıktığım kızı aradım Buse....

Daha ilk çalışta açtı. ..

Ve ben daha söze başlamadan o konuştu. " aşkım beni unutamayacağını biliyordum. Ne zaman buluşuyoruz? ?"

Bende yorulmaya gerek kalmadan kendiliğinden gelen fırsatı değerlendirip " bu akşam, yarım saate kapıda ol" emrini verip arabayı onun evine doğru sürmeye başlamıştım. Bora bana ters ters bakarak..

"Abicim senin aklın başında mı? ?"

Ona sadece kötü bir bakış atıp yola devam ettim.

"Hadi hayırlısı " dedi ve bir daha eve varana kadar konuşmadı. ..

Bora'yla beraber oturuyoruz aynı evde . Şu an bizim olan bir holding ve iki fabrikayla sayısını bilmediğim evler arsalar vs. var.

Babalarımız da çok yakın arkadaşlarmış. Birlikte çıktıkları bir gemi turundan bir daha dönemediler. Haberi aldıktan yaklaşık dört ay sonra ,Bora'nın annesi bir gece kalp krizi geçirip öldü. Benim annemse nedendir bilmem çok ta takmadı, hayatına kaldığı yerden hatta daha da başından devam etti...

Şu an görüşmüyorum onunla . Onun camia dediği ortamında çok daha mutlu olduğundan eminim. Holdingteki yüzde onluk bir hissesi ve oturduğu villası ona yetmesede, benden aldığı hatırı sayılır miktardaki maaşına ses çıkarmıyordu. ..

Bende annemle daha fazla aynı evde kalıp sürekli tartışmaktansa ayrı bir eve çıkmayı uygun buldum . Hayatta yapayalnız kalan Borayı'da yanıma aldım. Tabi oda buna çok sevinmiş daha ben sorduğum gün ,üç beş parça eşyasını da alarak bana taşınmıştı .

Öyle ya kocaman ev yapayalnız çekilmezdi ki....

Eve girdiğim andan itibaren deli gibi içmeye başlamıştım. Nedenini kendime sormaya da ,söylemeye de mecalim yoktu. Buse sürekli beni etkilemek için kurlar yapıyor, başımda dır dır edip duruyordu... en son kendimi yatağa attığımı hatırlıyorum. ..

Ve en olmadık zamanda karşıma çıkan o kız "Hüzün " adını sesli söylemediğimi düşünürken " Hüzün " diye tekrarladı kısık bir ses.. "Ve bakalım sana Hüzünü unutturabilecek miyim" diye bitirdi cümlesini. ..

Gerisini hatırlamıyordum ama gece yanımda olan kişinin Hüzün olmadığını ,bunun sadece beynimle işbirliği kuran alkolün bir oyunu olduğunu şu an idrak edebiliyordum.

Ayağa fırlamamla oraya buraya saçtığı eşyalarını toparlayıp suratına fırlatmam bir oldu ve beni bile şaşırtan heybetli bir ses çıkararak. .

" Hemen üzerini giyip ,defolup git burdan! !!!"

Bir anda neye uğradığını şaşırdı ama bozuntuya vermeden..

" Böyle yapacağını biliyordum. Ama unutma eninde sonunda benim olacaksın Murat!!! Ve ben o günü sabırsızlıkla bekleyeceğim. "

Daha fazla konuşmasındı tahammül edemiyordum.

Kendime ya da O na...

ALIN YAZIM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin