Sarsıntı ...

61 4 1
                                    

Hüzün. ...

Karşıma geçmiş sabahtan beri endişeli gözlerle beni izleyen Nuri babaya aldırış etmeden , hem dün akşam ki olayların , hemde sabah karşılaştığım manzaranın etkisiyle hiç durmadan yemek yapıyor, bir yandan çıkan bulaşıkları yıkıyordum.

Konuşmak istemediğimi anlamış olacakki, ne sabah geldiğinde hemen her şeyin hazırlanmış olmasına , ne temizliğin dahi bitmiş olmasına, ne de neler olduğunu deli gibi merak etmesine rağmen ses çıkarmadan bana bakıyordu....

Bir yandan mezeleri hazırlarken bir yandan da kendi kendime söyleniyordum. Tabi oda bundan bir anlam çıkarmak için çabalıyordu kesin zavallım. ..

"Neymiş güvenliğimiz içinmiş, neymiş efendim Murat bey endişelenmiş miş..
Kim oluyorsun sen ya? Kimsin ki benim evimin kapısına (tamam abartıyordum, kapısı değildi ama tam karşıdaydı. ) adam dikiyorsun? Bu ne cüret? Sen benim hayatıma ne hakla karışıyorsun? ..."

Nuri baba sonunda dayanamamış olacakki ...

"Hüzün iyi misin kızım? ?" Diye sordu. ..

Kafayı yediğimi sandığına bahse girerim. Ah Nuri baba ,ah benim görmediğim babalığı bana yapan o koca adam...

Anlamsızca ona baktığımı farketmiş olacakki , konuşmadan yeni demlediğim çaydan birer bardak doldurdu ve..

"Gel güzel kızım önce bi çay içelim, işi sonra yaparsın, hoş yapılacak işte kalmamış ya"

Olumlu anlamda kafamı sallayarak onu takip ettim... Hemen mutfağın yanındaki sandalyeye iliştim ve şeker atmadığımı çok sonra farkettiğim çayımı karıştırmaya başladım. ..

" Noldu benim kızıma bakalım? Kim sıktı o güzel canını? ........Söyle yerle bir edeyim.."

Akşamdan beri olanları anlattım.Ev sahibinin iğrenç teklifi dışında (eğer onu söyleseydim kesin Hacı burhanın azraili olurdu buna izin veremezdim)

Bana uzun uzun baktı önce, hiç konuşmadı...

Rolleri değişmiştik, şimdi de ben onun ne düşündüğünü merak ediyordum.

Bir müddet sonra dayanamadım ve ,

"Nuri baba ,sen ne düşünüyorsun? ?"

Nuri baba bir yandan sakalını sıvazlarken diğer yandan yavaş yavaş başını kaldırıp bana baktı. ..

Ne duymak istediğimi bilmiyorum ama bu kadar düşündüğüne göre durum ciddiydi...

" Sen bi rahatla kızım, bundan sonrası bende, şimdi kalk git evine, kapat kapını dinlen. Ev işine de ben bakacağım. Sen Nuri babana güven tamammı meleğim??

"Meleğim! !! Nuri babadan duymayı en çok sevdiğim kelimeydi. O benim iyi olmama istinaden meleğim diyordu , bense Nuri babanın iyiliğinden bu kelimeyi kullandığını düşünüyordum . .."

Az da olsa hafiflemiş olarak önlüğümü çıkarttım, ceketimi giydim . Tam kapıdan çıkacakken

'Hiiihh kira!!!!!'

Yerin dibinin de bir dibi varmıydı acaba??

Nuri babam ya .. Hayatımda ki eksikleri doldurmaya çalışmaktan yoruldu ... Ne yüce bir gönlü vardı.

Daha ben ağzımı açamadan ...

" Hüzün, gel kızım bu gün fazla çalıştın ve çok yoruldun . Haftalığını vereyim. Hem zam yaptığımı da söylemiş miydim? ?"dedi gülerek. ..

Zam ?? Zammı dedi az önce.? Neden ki??

"Nuri baba zam da ne ? Sen zaten hakettiğimden fazlasını veriyorsun. Bunu asla kabul edemem."

"Buna sen karar vermezsin küçük hanım. . " dudağının yarısıyla gülümsüyordu.

" Hem sen üç kişinin yaptığı işi yap, hem de kalkıp haketmedim de.. tövbe yarabbim ya "

Sert görünmeye çalışarak "gel bakalım buraya "dedi ve zarfın içine koyduğu parayı bana uzattı ...

Birşey unutmuş gibi yüzüme baktı ,endişeliydi. Yüzünü buruşturdu ama konuşmadı. ..

Yüzümdeki ufak tefek çiziklere ve morluklara baktığını anlamıştım. Utanarak aldım zarfı . Her zamanki gibi elini öpüp çıktım. ..

Konuşmaya cesaret edemedim ....

Bakışları çok sertti.. :)

Her ne kadar beceremesede. . (Bu sırf bana olan ayrıcalığı idi.)

ALIN YAZIM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin