Olması gerekiyorsa ...

54 5 0
                                        

Hilal....

'Saat sekizi geçiyor... şimdiye kadar çoktan uyanmalıydı... en iyisi gidip bi bakayım. '

Akşam konuşmadık . İçeri girdiğimizde Hüzün hemen uyumak istediğini söyledi, bende ne kadar onun için endişelensemde "Tamam " deyip onayladım. ..

Doğru düzgün uyuyamasamda, uykumu almış gibi dinç hissediyordum kendimi. Bir yandan ev, bir yandan Hüzün. .

Her şey yoluna girecek....

Tamam farkındayım kendimi avutmaya çalışıyorum ama yapabileceğim en iyi şey bu ..... Bu sıralar tabi....

Ne yapabilecektim ki sanki? Dünkü iş geldi aklıma, o keçi suratlı zürafa ,neydi adı? . ... Senem .. Evet Senem . "Kahretsin tamda işe en ihtiyacım olan za.." oda ne?? Telefonum çalıyordu. . ( Entarisi dım dım yar )
Gözlerimi devirip,

" Hadi ama operatörle konuşacak havamda degilim" .

Rutin bir hareketle telefona baktım? ???? Ne ???? Yok canım? ?? Cidden mi???? Arayan ,Kaya Holding.

'Kaya Holding kantininde çalışacak bayan eleman aranıyor ' ilanını okumuştum gazetede... Şimdi beni mi arıyorlardı? Üstelik dün yaşananlardan sonra ...
Gazetede gördüğüm Numarayı kaydetmem iyi olmuştu, yoksa açmayabilirdim telefonu . Heycandan elim ayağım titriyordu. Neredeyse telefonun üstüne atlayarak açtım.

Tanıdık gelen bir sesti bu...

"İyi günler Kaya Holding'ten arıyorum Hilal Aydın'la görüşmek istiyordum.."

Hafızamda küçük bir yoklamadan sonra, karşımdakinin Senem olduğunu anlamıştım. Tanımamış gibi yaparak..

" Buyrun ben Hilal Aydın "

Oda çok memnun olmadığını ses tonuna yansıtıyordu. ..

" Hilal hanım başvurunuz onaylandı. Dilerseniz hemen bu gün başlayabilirsiniz."

"Hayır " demem için şu an içinden dua ettiğine bahse girerim..

Ama mecburdum bu işe, hayır demeyi çok istesemde bunu yapamazdım. .

"Bir saate oradayım , aradığınız için teşekkür ederim " deyip , kibar !!! Bir şekilde telefonu kapattım.

Çok şükür hem ev bulmak kolaylaşacak, (kira sınırını aşmamızda bi sıkıntı kalmamıştı )
Hem de Hüzün'e yük olmaktan kurtulup ona destek olabilecektim. Ve kendime bir söz vermiştim, değil bulaşık , şirketin tüm elemanlarının bütün çamaşırlarını dahi elimde yıkatsalar ,sesimi çıkarmayacaktım.

Hemen Hüzüne bu müjdeyi vermeliydim. Koşarak odasına gittim. Kapısını çaldım. .. Ses yok... Bir kez daha hızlı çaldım. ... Bekledim .... Yine ses yok.. Allahım olamaz kesin bişey oldu. Onu asla yalnız bırakmamalıydım. 'Ahmaksın kızım sen' kendime Kızarak kapıyı açtığımda ,yatağının hiç bozulmadığını gördüğümde şok geçirdim. .. Ne yani uyumamış mıydı?

Hadi canım! !! Ama başı? ?,

"Offffff Hüzün ya !!! "

Kesin işe gitmişti hemde erkenden ...

'Neyse şimdi hazırlanıp çıkmalıyım, yolda ararım kaybedecek vakit yok'

Koşarak odama gittim ve dolabımı
açtım. Kapanmasına dört dakika kalmış semt pazarı tezgahı gibiydi ...

Bir kaç bluz ve tam tamına üç pantolon. .. aman ne güzel. . Mavi bluzumu giydim ve koyu mavi bir kot. (Sarı saçıma çok yakışıyordu ) saçlarımı at kuyruğu şeklinde toplayıp , tek makyaj malzemem olan sürme ,rimel ve pembe tonlarında ki çilekli parlatıcımı sürüp , koşar adım ceketimi ve botlarımı ayağıma geçirip, evden çıktım.

Hüzüne , doğum günümde aldığı botlar için minnettardım.

Mahallelinin tuhaf bakışları eşliğinde şirkete doğru hızlı adımlarla yürümeye başladım.

"Bunda bi iş var ,hadi bakalım hayırlısı. Kokusu çıkar nasılsa "

O ezici bakışlara aldırmadan yürümeye devam ettim...

ALIN YAZIM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin