"Sevgi albayım, dünyanın en kıymetli duygusu. Kalp çarpıntısı, dünyanın en güzel hissi. Evlilik, dünyanın en güzel başlangıcı. Ve üçünün birleşimi albayım, dünyanın ta kendisi. İnsanın, ta kendisi."
°°°
Lojmanın bahçesine girdiğimizde arabadan inen tim üyelerine ve onlara eşlik eden Eda'ya el salladım.
Asrın, arabayı otoparktaki boş bir yere park etti, birlikte aşağı indik.
"Gel çiçeğim." diyerek elini bana doğru uzattı.
Elimi eline kenetleyip diğerlerinin yanına doğru ilerledim.
"Naber gençlik?"
"Yol boyu Ceyhun'un son derece hareketli olan şarkılarını dinledim, nasıl olabilirim?"
Ceyhun şaşkınlıkla Eda'ya döndü. "Nesi varmış benim şarkılarımın?" diye sordu sitemle.
Birbirleriyle hem çok iyi anlaşıyorlardı hem de kedi köpek gibi atışıyorlardı. 1 haftadır böyleydi.
"Fazla hareketliler, ben slow severim."
"E onlar da fazla yavaşlar, uykumu getiriyorlar."
Onlar tartışmalarına daha da devam edecek gibi görünüyordu. Eğer Asrın "Akşama kadar tartışmanızın bitmesini bekleyelim mi?" diyerek araya girmeseydi.
"Pardon Komutanım, Sare öyle deyince öyle oldu birden."
"Ya sen niye bana Sare diyorsun hâlâ?"
Biz önden apartmana doğru ilerlerken diğerleri de arkamızdan geliyordu. Eda ve Ceyhun arasında tartışma devam ediyordu.
"Adın Sare değil mi?"
"İlk gün Eda diyordun."
Kısa bir süre Ceyhun susarken birlikte apartmana girmiştik.
"Sonra baktım, herkes Eda diyor sana. Ben de Sare demeye karar verdim. Sonra diğer adını unuturum, birisi seni Sare olarak sorunca cevap veremem."
Ufak bir kahkaha atarak Ceyhun'a döndüm. "Bu nasıl bir zekadır ya?" dedim gülmeye devam ederken.
"Öyle deme Sevda. Ben Akif doğduğunda bile 2 isim koydurmadım ona, diğer ismini unuturum diye."
"Valla Ceyhun abi haklı Sevda. Bende de oluyor bu." diyerek Ceyhun'a destek çıktı Süleyman.
"Asıl sen niye taktın sana Sare dememem konusuna?"
Eda merdivenlere yönelirken omuz silkti. "Boşver şimdilik." dedi.
Aramızda sessizlik hakimiyeti ele geçirirken Eliflerin olduğu kata çıkmıştık. Asrın'ın eli zile giderken zilin üzerindeki uyarı ile Birce'yi hatırlamış olacak ki zile basmaktan vazgeçip yavaşça kapıyı tıkladı.
Kapının önündeki ayakkabılardan Gökhanların da Hamza abilerin de Umay'ın da geldiğini anlaşmıştım. Bir tek biz kalmıştık.
"Hoş geldiniz!" diyerek kapıyı açtı Elif.
"Hoş bulduk."
Yaren salonun kapısından kedi gibi Asrın'a bakıyordu. Konuşmaları gerektiğinin hepimiz farkındaydık galiba, buna Asrın da dahildi.
"Eda ben."
"Elif ben de, hoş geldin." diyerek sarıldı Elif Eda'ya.
Eda, "Hoş buldum." diyerek sarılışına karşılık verdi. Elif'i bu cana yakın tavrına acilen alışması gerekiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEVDA -Tamamlandı-
General Fiction-yorumlarda spoiler olabilir- "Sevmezler Öğretmen Hanım. Burada öğretmenleri sevmezler. Acımadan öldürürler seni, Aybüke Öğretmen'i Necmettin Öğretmen'i şehit ettikleri gibi seni de şehit ederler. Acımazlar, gözlerini bile kırpmazlar. Hiç mi acımıyo...