"Suçluluk albayım, insanı yiyip bitirir. Boş yere yapılan suçlamalar, verilen cezalar insanı yer bitirir. Meslekler albayım bazen insanın en büyük sınavı olur. Bazen en büyük suçlanışının sebebi olur."
°°°
Kapıları kapanan nakliye kamyonu ile "Bitti mi?" diye sordum Asrın'a.
Kolunu omzuma atarak beni göğsüne çekti ve dudaklarını saçlarıma bastırdı. "Bitti çiçeğim. Hale'nin babası karşılayacak nakliyeyi."
"Komutanım, dönüyor muyuz askeriyeye?"
"Dönüyoruz Gökhan. Sen kal istersen derdim ama Kemal albayım çağırdı biliyorsun."
"Önemli değil komutanım, Gözde zaten hastanede. Gelmedi daha."
"Tamam o zaman. Gidelim hadi."
Kutay, Umay'ın şakağına bir öpücük kondurup vedalaşırken istemsizce gülümsemiştim.
Hepimiz arabalara bindiğimizde birlikte harekete geçmiştik.
"Kemal abi sizinle ne konuşacakmış?"
"Bilmiyorum ki Sevda'm. Büyük ihtimalle görev çıkmıştır. Onun hakkında konuşacaktır."
Sessiz kalmayı tercih ederken yolu izlemeye koyuldum. Çok geçmeden askeriyenin bahçesine giriş yaptığımızda arabayı otoparka park edip indik.
Tim de arabadan indiğinde birlikte askeriyeye ilerledik.
"Hah! Geldiniz mi komutanım? Kemal albayım odasında sizi bekliyor."
"Tamam Yağız." diyerek onayladı Asrın. "Üzerimizi değiştirip gideriz."
"Gerek yokmuş komutanım. Direkt gidin isterseniz."
Asrın'ın kaşları çatılırken başını salladı. "Tamamdır." diyerek bana döndü. "Çiçeğim, sen odana geç istersen. Biz konuşalım Kemal albayım ile."
"Tamam canım, dinlenme odasındayım ben."
Ben dinlenme odasına doğru ilerlerken onlar da Kemal abinin odasına doğru adımlamışlardı.
✨
Yazardan
Asrın, Kemal'in kapısını tıklatıp kapıyı açtı. "Gelin Asrın." diyerek timi içeri davet etti Kemal.
6 kişi kalan tim teker teker içeri girip asker selamı verdiler.
Kemal derin bir nefes alarak ayağa kalktı ve öz oğlu kadar sevdiği adamlara baktı. Bir anda mı söylemeliydi yoksa alıştıra alıştıra mı? Bir anda söylemesi en iyisiydi, onun için en kolay olanıydı.
"An itibariyle görevlerinizden uzaklaştırma aldınız."
Bir anda söylediği şey ile 6 koca adam şaşırıp kalmıştı. Hepsinin gözlerinden belliydi şaşkınlıkları. Hiçbiri bir görev emri geldiğini düşünerek girdikleri bu odada görevlerinden uzaklaştırma almış olduklarını duymayı düşünmemişti.
"Nasıl yani komutanım? Sebep ne?"
"Hamza'nın şehit düştüğü görevde uğradığınız pusu ve Hamza'nın kaçırılmış olması."
"Hamza abinin şehit edilmesinin sebebi olmakla mı suçlanıyoruz yani komutanım?"
Kemal içten içe hayır, dedi. Ben sizi suçlamıyorum, demek istedi ama diyemedi. O da emir kuluydu ve üstten gelen emir neyse onu yapıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEVDA -Tamamlandı-
Fiction générale-yorumlarda spoiler olabilir- "Sevmezler Öğretmen Hanım. Burada öğretmenleri sevmezler. Acımadan öldürürler seni, Aybüke Öğretmen'i Necmettin Öğretmen'i şehit ettikleri gibi seni de şehit ederler. Acımazlar, gözlerini bile kırpmazlar. Hiç mi acımıyo...