-yetmişdört-

12.2K 709 255
                                    

"Hayat bu albayım, ya güldürür ya ağlatır. Hayat imtihandır. Her mutluluk bile imtihandır. Her gülüş, her ağlayış... Hayat ayrılıktır, vuslattır ve daha nicesidir."

°°°

Sevdiğin insanla hayatını birleştirmek çok garip bir olaydı. Sevdiğin insan da seni seviyor ve siz iki hayatı birleştirip tek bir hayatla yaşamınıza devam ediyordunuz.

Çoğu zaman tanımadığınız bir insan bir anda aynı hayatı paylaştığınız insan oluyordu.

Aylar sonra Asrın ile aynı evi, aynı odayı, aynı yatağı hatta ve hatta aynı yastığı paylaşacaktık. Onun görevden dönüşünü askeriyede değil, evimizde bekleyecektim. Belki pencerenin önünde uyuklayacaktım. O görevden geldiğinde beni pencere önünde bulup uyandıracaktı.

Biz aylar sonra Asrın ile yeni bir yola çıkacaktık. El ele yürüyeceğimiz ve benim sonsuzluğa uzanmasını dilediğim bir yola çıkacaktık.

Elimdeki kitabın kapağını kapatıp yatağımın üzerine bıraktım ve telefondan saati kontrol ettim. Öğlen olmuştu. Asrın işlerini halletmiş olmalıydı.

Bugün gelinlik bakmaya gidecektik. İçimde farklı bir heyecan vardı. Gelinlik giyecek olmak heyecanlandırıyordu.

Telefonumu elimden bırakmadan yataktan kalktım ve odamdan çıktım. Dinlenme odasına girdiğimde timin orada olduğunu gördüm. Direkt Asrın'ın yanındaki boş yere oturdum. O da kolunu omzuma atıp dudaklarını saçlarıma bastırdı.

"Bitti mi işleriniz?"

"Bitti." dedi beni onaylayarak.

Gözlerim Kutay ve yanında oturan Ceyhun'a döndü. "Kızlar gelecek değil mi benimle?"

"Gelecekler gelecekler." diyen Kutay'a ek olarak Ceyhun da lafa atlamıştı. "Biz de geleceğiz hatta değil mi Kutay'ım komutanım?"

"Ben gelmeyecektim aslında ama bu beni de zorluyor gelmem için." derken Ceyhun'u işaret etti.

"Kız kardeşinin yanında olmayacak mısın?" diye sordum burukça gülümseyerek.

Yüzümdeki gülümsemenin aynısı onun yüzünde de oluştu. "Geleceğim." dedi güven veren sesiyle.

Gözlerimi insan ayırıp tekrar Asrın'a döndüm. "Gidelim o zaman."

"Gidelim çiçeğim."

Aslında Elif'in de bizimle gelmesini çok isterdim ama zaten tek gün izni vardı ve onu da kızıyla geçirmesi gerektiğini düşünmüştüm.

"Miray sen de gelmek ister misin?"

"Aslında harika olurdu ama Süleyman'la dışarı çıkacağız. Birkaç iş var halletmem gereken."

"Peki. Akşam Gökhanlarda görüşürüz o zaman."

Hepsi beni onaylarken dinlenme odasından çıkmıştık.

Akşam Gökhanlara gidecektik. Gözde'yi bayadır yalnız bırakmıştık, o yüzden bugün onun yanında olmak istiyorduk. Herkesin hayatı öyle yoğundu ki kimse birbirine yetişemiyordu.

"Ben odadan kabanımı alayım."

"Tamamdır çiçeğim. Biz kendi arabamızla gideriz Kutaylar da Umay'ı da alıp gelirler."

Başımı sallayarak onu onayladım ve odama girdim. Kapının arkasında asılı olan kabanımı alıp giydim. Çantamı da alıp odamdan çıktım.

Koridorun ilerisinde beni bekleyen Asrın'ın yanına gittim. "Tamam mısın çiçeğim?"

"Tamamım, gidebiliriz."

Elini açıp bana uzattı. "Gidelim o zaman."

Elimi avuç içine bırakıp elini sıkıca tuttum. Bir kitapta okumuştum. Araştırmalar el ele tutuşan çiftlerin bir süre sonra aynı anda nefes alıp verdiğini ortaya koymuştu.

SEVDA -Tamamlandı-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin