*DÜZENLENDİ*
Multide, Yavru var :)))
************
Okula geldiğimde ister istemez gerilmiştim. Alaz'ın öğrenmesi bir sorun teşkil etmezdi ama bana sorular soracağı kesindi. Okulun merdivenlerinde gördüğüm kişiyle yine duraksayarak göz devirdim. Gerçekten beni mi bekliyordu yani? İşin gücün yok mu senin? Git test falan çöz! Gerçi Alaz'dan bahsediyoruz burada. Daha hiç oturup test çözerken falan görmemiştim.
Okulun arkasından girmeye kalksam bile o benden önce o tarafa geçmiş olurdu. Köşe kapmaca mı oynayacaktık yani bütün gün?
Köşe kapmaca derken aklıma gelen fikirle bir an rahatladım. Okulun diğer kapısından girmek için yürümeye başladım. Okulun köşesini dönmemle durdum. Biraz bekledikten sonra başımı duvarın arkasından çıkararak Alaz'ın gidip gitmediğine baktım. Gitmiş olduğunu görünce hızlı adımlarla oraya okulun girişine yürüdüm.
Okula girdiğimde sınıfa çıkmak yerine giyinme odasına indim hızla. Sınıfa çıktığımı tahmin ederdi herhalde. Kızlar giyinme odasına girince derin bir nefes verdim. Çantamı oturakların üzerine bırakarak kulaklığımı boynuma indirdim. Montumu çıkarıp çantamın üzerine bıraktığımda bende oturup ellerimle yüzümü kapatarak zilin çalmasını beklemeye başladım.
Kapının açılmasıyla ellerimi yüzümden çekip gelene bakmamla göz devirdim. Ondan bu kadar çabuk kurtulmuş olduğuma inanmam saçmalıktı zaten. Kapıyı kapattı ve hiçbir şey demeden yanıma oturdu.
"Benden bu kadar mı kurtulmak istiyorsun?" diye sordu. Ona dönüp gözlerine baktım. "Diğer kapıya hiç gitmedin değil mi?"
Dudağının bir kenarı istemsizce yukarı doğru kıvrılırken başını aşağı yukarı salladı. "O tarafa gitmeyeceğini biliyordum. Bende okula girmen için gitmiş gibi yaptım." İkimiz de susarken devam etti. "Sıra sende."
"Ne sırası?"
"Soruya cevap verme sırası."
Duvara yaslandım ve gözlerimi ondan çekerek söylendim. "Senden kurtulmak istiyorum ama bu mümkün değilmiş gibi hissettiriyorsun."
"Çünkü öyle." dedi kendinden emin bir tonda. "Bu saatten sonra nereye gitsen gelirim."
Neden? Neden sadece birkaç haftadır tanıdığı bir kızın peşinden gidecekti ki? Bu kendinden emin tavrının sebebi neydi? Ona dönerken şakağımı duvara yaslayarak gözlerine baktım. Sanki gözleriyle kafamdaki sorulara cevap vermeye çalışıyor gibiydi ve bende her ne kadar korksam da daha fazla kendimi tutamadım. "Kimsin sen? Sadece Koray Aksoy'un kızı olduğumu bildiğin için burada değilsin demi?"
Gülümsedi hafifçe. "Gerçekten tanışmamızın vakti geldi demiştim." dediğinde yutkundum istemsizce. Hem korkuyordum hem de merak ediyordum. Çocukluğumla ilgili bir anı çıkacağını o kadar emindim ki ellerimle kulaklarımı kapatıp 'Hiçbir şey duymak istemiyorum.' diyerek kaçma isteği uyanıyordu içimde. Ama yapmamam gerekiyordu. Öğrenmek istiyordum.
Unuttuğumu sandığım şeyleri aslında hatırlıyor olmaktan korkuyordum ama Alaz'ın neden bana böyle farklı hissettirdiğini de bilmek istiyordum.
"Alaz Kunter. Çocukluk arkadaşın Alaz..." dedi sakinlikle.
Bir süre sadece baktım. Ne düşünmem gerektiğini düşündüm gibi bir şeyler oldu kafamın içinde. '...Çocukluk arkadaşın Alaz...' deyişi yankılandı kulaklarımda. Sertçe yutkundum. Çocukluk arkadaşım? Kalp atışlarım hızlanırken bir şeyler hatırlamaktan çok korkuyordum. Ama bir ışık yanmamış ya da bir anda gözümün önünde görüntüler belirmemişti. Hatırlamıyordum. Saniyeler geçip giderken konuşmam gerektiğini fark ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kuzey Yıldızı (Tamamlandı)
Teen Fiction*** Alıntı *** "S-Simal..." derken kollarımın arasından yere kayarken bende onunla birlikte yere oturup onu kendime çektim. Yüzü acıyla buruşurken sırtındaki elimde hissettiğim ıslaklıkla elime bulaşan Simal'in kanına baktım şaşkınlıkla. "a-ağ-ağla...