17. Bölüm: Düşüncelere kısa bir ara

2K 87 36
                                    

*DÜZENLENDİ*

Multide, Simal var.

Keyifli okumalar :)

************

Bugün bana okul yoktu. Neden mi? Çünkü uyarı almış olsam da birkaç gün gitmemek daha iyi olacak gibi geliyordu. Tacize uğramış ertesi gün okula gitmiştim, babamın ölüm haberini almış yine okula gitmiştim. Bence birkaç gün evde kalıp dinlenmem en mantıklısıydı. Babam taciz olayını bilmese bile birkaç gün dinlenmem gerektiği konusunda bana katılıyordu. Bu yüzden sabah uyanır uyanmaz Alazlara haber vermiştim merak etmemeleri için.

Üstümü giyinip hemen aşağıya indiğimde babam masada beni bekliyordu. Arkasından sarılıp yanağına bir öpücük bırakarak yerime geçtim.

"Bugün ne yapacaksın? Malum evdesin."

"Kitap okurum, zaten gün biter." dedim gülerek.

Babam da gülerek başıyla onayladı. "Ve muhtemelen günün bittiğini bile ben geldiğimde anlayacaksın."

"Kesinlikle." diyerek tabağımı doldurmaya başladım.

Babam kahvaltıdan sonra şirkete gitmek için evden ayrıldığında bende kendime sıcak çikolata yapmış ve odama çıkmıştım. Odamın içinde giyinme odası olması gereken bir oda vardı fakat ben orayı giyinme odası yapmak yerine kendime kütüphane ve anılar gibi bir oda yapmıştım. Benim için fazlasıyla özel bir yerdi ve adı da gizli oda olarak kalmıştı. Gizli değildi ama kapısını sürekli kilitli tutardım.

Telefonumun ekran ışığını fark edince uzattığım ayaklarımı indirerek telefonumu almıştım ki arama bitti. Ekranda Alaz'dan dört cevapsız çağrı olduğunu görünce gözlerim kocaman oldu. Telefonumu sessize almak yerine en azından titreşime almalıydım sanırım. Saat daha 10'du ve bu saatte bu kadar acil ne olmuş olabilirdi ki? Kitabın kaldığım sayfasına ayraç koyarak bıraktım ve Alaz'ı geri aradım hemen.

Çalıyor... Çalıyor... Ve sesi kulaklarıma doldu.

"Dört kere aradım yeni mi gördün Masum Kız? Dinlen diye kendine tatil verdin anladık da o tatili akşama kadar uyu diye mi verdin sen?"

"Akşama kadar mı? Saat daha 10 Alaz. Ayrıca uyumuyordum bir kere."

"Aşağı gel." dediğinde kaşlarım havalandı. "Ne-" diyordum ki telefonu suratıma kapatarak sözümü kesti. Kaşlarım çatılırken oflarcasına bir nefes verdim. Suratıma telefon kapatmak nedir ya? Buraya mı gelmişti? Niye ki? Okula gitmeyip buraya geldiğine göre önemli bir şey mi olmuştu acaba? Telefonumu eşofmanımın cebine koyarak ayağa kalkıp odama geçtim. Üzerimde siyah bir eşofman ve sweatshirt vardı. Dolabımdan elime ilk geçen ceketi alıp odadan çıktım.

Kapının önünde ayakkabılarımı giyerken "Fatma teyze ben çıkıyorum." diye seslendim ve direkt evden çıktım. Deri ceketimi aldığımı yeni fark ederken umursamadan üzerime giyerken evin önünde duran Alaz'ın arabasına bakıyordum.

Alaz'ın arabasına bindiğimde kaşlarımı çatarak konuştum. "Madem evimin önündesin defalarca aramak yerine gelip kapıyı çalsana. Ayrıca neden buradasın bu saatte? Okulda olman gerekmiyor mu?"

Gözleri boynuma inince kaşlarım biraz daha çatıldı. Boynumdaki kulaklığımı işaret ederek "Boynunda mıydı yoksa yanıma gelirken mi taktın?" diye sordu.

"Kitap okuduğum için boynumdaydı."

"Kitap okumasan kulağında olurdu yani?"

"Evet." dedim sorularına bir anlam veremeyerek. "Sen benim sorularıma cevap versene asıl."

Kuzey Yıldızı (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin