Kızlar yakında yapılacak düğün için alışveriş merkezinin yolunu tutmuşlardı. Aralarındaki tek bekâr Hira kalmıştı ama o bu durumu şimdilik pek önemsemiyordu. Arat'la evlenmeye hazırdı ama evlenmek için acele de etmiyordu. Kalbi her şekilde sonsuza kadar onun için atacaktı ve bu evlilik eninde sonunda nasılsa gerçekleşecekti.
Hira gezindikleri mağaza da elbiselerin içinden gümüş renkli olanını seçti ve kabine doğru ilerledi. Dolunay da yan kabinde turkuaz renkte taşlı model bir abiyeyi deniyordu.
Hira'nın seçtiği elbise
Dolunay'ın seçtiği elbise
Kızlar kabin aynasından bakarken bu elbiseleri alacaklarına emin olmuşlardı. Abiyeler aşırı derecede güzeldiler. Dolunay elbisenin içinde peri kızı gibi görünürken, Hira ise oldukça kadınsı bir imaj sergiliyordu.
Kasaya elbiselerin ve onlara uygun olarak seçtikleri çantaların ücretlerini ödedikten sonra mağazadan ayrıldılar. Ardından ayakkabı ve takılarını da aldıktan sonra garaj kısmına gidip ellerindeki poşetleri arabaya yüklediler.
"Hira holdinge uğrasak mı?"
"Neden şimdi birden bire?"
"Alev'e bir bakarız. Onun da davetiyesini vermiş oluruz hem. Ve tabi sende sevgili Aratcığını görmüş olursun."
"Allah aşkına Aratcığın deme. Kulağa nonoş ismi gibi geliyor."
"Yok artık benzetmeye bak. Aman tamam demem. Neyse gidecek miyiz sen onu söyle?"
"Gidelim o halde. Önce Alev'e uğrarız siz birer kahve içerken bende Arat'ı görüp gelirim."
Hira arabayı çalıştırıp holdinge doğru sürdü.
Alev bir kolunda sargıyla dururken zor da olsa tek eliyle raftaki kalın dosyayı çıkartıp masasına bıraktı. Şimdi sıra diğerindeydi. Hadi bakalım Alev. Parmak ucunda uzanıp dosyanın sırtını tuttu. Kapı açıldığı zaman dosyayı eline almıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın Prensleri 2 "MUAMMA"
VampireSerinin ikinci kitabıdır. Macera kaldığı yerden devam ediyor... Yayınlamakta olduğum bu hikaye az da olsa yetişkin ve şiddet öğeleri barındırdığından +16 yaş kitlesi için daha uygundur.