Multimedia da Yasir'imiz var. ♡♡♡ iyi okumalar...
Yasir Duru'yu tek başına evine yollamak istememişti. Bütün ısrarlarına rağmen inatçı kız sözüne kulak asmamış onu hava alanının çıkışında sevimliliğiyle kandırmış ve tek başına bir taksiye atlayıp Yasir'i arkasından bakar vaziyette bırakmıştı.
Ona zarar gelsin istemiyordu. Tek derdi buydu. Şu geçen dört sene boyunca ondan milim milim kazımıştı acının izlerini. Neyse ki Duru dirayetli bir kızdı ve bunu yapmak onun için çok zor olmamıştı. Yine de emin olamıyordu. Egemen denen göt herifi gördüğü zaman Duru'nun tekrardan o hallerine dönmesinden korkuyordu. Olmayan kız kardeşi yerine geçmişti Duru bu zaman boyunca. Onu üzerse Egemen'i seve seve kendi elleriyle öldürürdü. Gerçi ilk başlarda bunu düşünmüştü ama bu duruma yine en çok Duru'nun üzüleceğini bildiğinden öfkesine hakim olmuştu.
Elinde bavuluyla apartmanın kapısından girip kendi dairesine çıktı. Eve girdiğinde onu bir de temizlik bekliyordu. Bu eve dört sene boyunca adım atan olmamıştı. Kimbilir ne haldeydi?
Toz kokusu buram buram genzine dolarken bavulunu girişe bıraktı.
"Evet Yasir Bey. Kaldık mı yine baş başa?"
Kendi kendine konuşmasına gülümsedi. Çok alışmıştı o deli kızın varlığına. Yokluğuna alışmakta biraz zaman alacak gibi görünüyordu.
Önce evin tüm camlarını açıp ardında koltuk örtülerini kaldırdı. Evi komple süpürdü, toz aldı, yerleri ve camları sildi. Bekar hayatı boyunca bunu hep kendisi yapmıştı o yüzden normal geliyordu evini temizlemek. Yaptığı iş sebebiyle başka birine evini teslim edecek kadar güvenemezdi.
Ev işlerini bitirip kendisini koltuklardan birinin üzerine bıraktığında, acaba hayatımda bir kadın olmuş olsaydı nasıl olurdu diye düşünmeden edemedi.
Evi o çekip çevirir, işten eve döndüğünde kendisini karşılardı. Beraber dışarı çıkar gönüllerinin istediğini yaparlardı. Her yıl yıllık izninde tatillere çıkıp güneşin altında bronzlaşmanın nasıl birşey olduğunu hayal ederlerdi. Malum vampirler fiziksel tepkimelere uğramazlardı. Sonra bu düşüncesine gülüp hayalini kurmayı sürdürdü.
Akşam olup hayat elini ayağını sokaklardan çektiğinde evde diz dize birlikte film izleyebilir ve hatta sonrasında birbirlerinin kollarında huzuru bulabilirlerdi.
Yasir'in düşünceleri farklı bir çizgide ilerledi.
Kadını onun içip yanıp tutuşurken o da kadını için yanacak ve yakacaktı. Sonra birbirlerine sahip olacaklardı gece ve gündüz demeden.
Yasir tutkulu bir erkekti. Beraber olduğu kadınlar onu yeniden araması için delirirken o ne istediğinin cevabını hiç bir zaman bulamamıştı. Eksik olan birşey vardı ama onun ne olduğunu bilemiyordu.
Şu dört sene içerisinde kendisinde birşeylerin değiştiğinin farkındaydı. Duru kendisiyle birlikte onu da değiştirmişti. Birinin varlığına o kadar çok alışmıştık ki belki de ömrü hayatında ilk defa bu daire ona bomboş görünüyordu. Eksik olan birşeyler vardı işte...ama ne?
Bir kadının kokusu
Dedi tüm hisleri ona.
Daha fazla düşünmemek için dışarı çıkmaya karar verdi. Eksik olan şeyi tamamlamak o kadar kolay değildi. Hayatına öylece hemen birini alamazdı.
Dairenin ve arabasının anahtarını girişteki çanağın içinden alıp evin kapısını açtı.
Lanet olsun!
Karşı dairenin kapısında duran kadın arkası dönük çantasından birşeyler çıkarmaya çalışıyordu. Yasir istemeden de olsa onu baştan aşağı incelerken buldu kendisini. Bakışları önce sütun gibi bacaklarına kaydı. İnce topuklu ayakkabıları üzerinde küçücük ayakları ve yine aynı şekilde incecik ayak bilekleriyle çok seksi duruyordu. Dizlerinde biten etek bile gizleyememişti muhteşem bacaklarını. Hele o etek kalçasını öyle bir sarmalamıştı ki resmen ağız sulandırıcıydı. Yasir'in gözleri yukarı doğru keşfini sürdürdü. Arkası dönük olduğu için sadece kıvrımlı belini görebiliyordu. Eteğinin içine sıkıştırılmış gömleği vücudunun biçimini ön plana çıkartmıştı. Göz turuna devam ederken bakışları kısa kesim saçlarına gitti. Kulak altında biten saçlarının açık bıraktığı ensesinden, buram buram burnuna dolan dişilik kokusu oldukça cezbediciydi. Süt beyazı teni ve kıvrımlı bedeni her erkeğin rüyasını süsleyecek cinstendi.
Tanrım o çok tapılası...
Lanet olsun!
Dedi bir kez daha içinden. Dört senedir kıskanç arkadaşı Duru sağolsun hiçbir kadınla birlikte olamamıştı. Şuan ilk defa bir kadın görüyormuş gibi davranmasının sebebi de tam olarak buydu. Gerçi bu önündeki seksi varlık durum bu olmasa da kendisini yine cezbederdi.
Kadının telefonu çalınca daldığı hayalden çıkıp arkasını döndü ve kapısını kilitlemeye koyuldu. Normalde kilitlemezdi ama sanki yasaklı düşünceleri yüzünden yakalanacakmış gibi hissettiğinden için arkasını döndü. Kadının bunu bilmesi her ne kadar imkansız olsa da...Hatta anahtarla normalinden daha fazla uğraşmıştı ki kadının içeri girip kapısını kapatmasını bekliyordu.
Kadın nihayet anahtarını bulduğunda evinin kapısını açıp içeriye girdi ama hala kapısını kapamamıştı. Ayakkabılarıyla uğraşırken bir yandan da çalan telefonunu kontrol etmeye çalışıyordu çünkü. Karşısındaki adamı da o esnada farketti. O da evinin kapısını kilitliyordu. Ya da çabalıyordu. Telefonu arayan arkadaşı Sanem'di. Ayakkabısının birinden kurtulunca ısrarla çalan telefonuna yanıt verdi.
"Efendim Sanem?"
"..."
"Bende ofisten biraz evvel geldim. Bir duş alayım çıkarız olur mu?"
"..."
"Tamam canım bay."
Telefonuna göz atıp ekranı kilitledi. Kafasını kaldırdığında kendisine arzu ve saşkınlıkla bakmakta olan adamı gördüğünde soluksuz kaldı. Saniyeler içinde elindeki telefon yere doğru düşüse geçmişti ki Yasir atak bir hareketle telefon yeri boylamadan yakaladı ve eğilmiş olduğu yerden kalktığında Alev ne kadar yakınında durduğunu tüm duyularına işleyen erkeksiliğini hissederek farkediyordu.
Yasir de Alev'in kadınsı kokusunu şimdi daha da net bir şekilde alıyordu. Nasıl hatırlayamamıştı bu kokuyu? Dört sene diye geçirdi içinden. Dört sene ondan uzak kalmıştı.
Alev konuşmayı unutmuştu Yasir'in karşısında. Sanki dili tutulmuş gibi bakıyordu o tapılası mavi gözlerine. Oysa aradan geçen zaman çok şeyi değiştirmişti. Öncelikle Alev değişmişti. Bu adamın arkasından gözü yaşlı bakarken kendi aptallığına ağlamıştı günlerce. Ona güvenmişti ve o yanından ayrılmayacağına söz vermesine rağmen yanında olmamıştı. İlk fırsatta başka bir kadınla uzaklaşıp giderken izlemek zorunda bırakmıştı Alev'i. Eski kocasından sonra bir daha asla kanamaz diye düşündüğü yaralarından oluk oluk kan akmıştı. Gözyaşları da bu kanlarla sulanmıştı. Yasir onu bırakıp girmişti hemde söz vermesine rağmen.
Lakin onun yokluğunda kolay olmuştu unuttuğunu düşünmek. Çünkü asla geri gelmeyeceğini bilerek yaşıyordu. Ama öyle olmamıştı işte. Gittiğini zannederken şimdi karşısında kanlı canlı hatta neredeyse birbirlerine değeceği kadar yakınındaydı bu erkek.
Sözler boğazında takılı kaldı Yasir'in. Tanrım bu kadın ne zaman bu kadar seksi ve gözalıcı oldu? O zaten hep öyleydi dedi başka bir tarafıda. Sadece sen farkına varamayacak kadar kördün.
"Merhaba Alev."
"Merhaba Yasir."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığın Prensleri 2 "MUAMMA"
VampireSerinin ikinci kitabıdır. Macera kaldığı yerden devam ediyor... Yayınlamakta olduğum bu hikaye az da olsa yetişkin ve şiddet öğeleri barındırdığından +16 yaş kitlesi için daha uygundur.