Denklem

1.1K 146 84
                                    

Biraz kitabı tanıyalım bu bölüme ile...

Magnus eve döndükten sonra her öğrencisi ile ilgili kayıtlar tutmaya başlamıştı. Bazılarını isim ve yüz olarak hatırlamıyordu, bu yüzden sınıf listesinden isimlerine bakıp hatırlamaya çalıştı. Hatırladığı kadarıyla da notlar aldı.

Ama en çok notu Alec hakkında yazdığını fark etmişti.

Depresif

Konuşmayı sevmiyor.

Çekingen ya da umursamaz, ikisi de olabilir.

Arka sıra öğrencisi.

Sınıfta arkadaşı olduğunu sanmıyorum.

Daha önce olaylara karışmış, sınıf tekrarı yapmış.

Okulda baş belası olarak anılıyor.

Notları tekrar okurken bu kısımlara dikkatini vermişti. Onun için elinden bir şeyler gelirse yapacaktı. Gelmese bile çaba gösterecekti.

....

Çarşamba günü yine 12. Sınıflar ile dersi vardı. Bu sefer öğleden sonraydı dersleri.

Sınıfa girdiğinde önce onlarla küçük bir konuşma yaptı. Sonrasında hepsinden birer kağıt kalem çıkarmalarını istedi.

"Bay Bane, ilk haftadan cidden sınav mı olacağız?"

"Sınav değil. O kağıda görüş ve düşüncelerinizi yazmanızı istiyorum. Bu dönemden ne gibi beklentileriniz var, neyi yapmak istiyorsunuz. Ne yapmak istemiyorsunuz hepsini yazın istiyorum. Ayrıca isim belirtmek zorunda değilsiniz o yüzden rahat olun."

"Bir beklentimiz yoksa ne yapalım?" Dedi içlerinden birisi.

"O zaman matematik hakkında ne düşünüyorsun onu yaz. Ya da benim hakkımda ilk izlenimin ne? O kağıt şu an sizi yansıtıyor bu yüzden ona ne yazmak istiyorsanız onu yazın. Bu dersi böyle geçirip diğer ders konumuza giriş yapabiliriz."

Sınıfın büyük çoğunluğu bir şeyler yazarken Magnus'un dikkatini Alec çekmişti. Hiçbir şey yazıyor gibi durmuyordu.

Böyle şeylerde gönüllülük esas alınmalıydı ama Magnus onu da bu işe katmak istiyordu.

Yanına ilerlediği zaman Alec uzandığı sıradan hafifçe doğruldu.

"Sen de bir şeyler yazmak ister misin?"

"Sanmıyorum."

"Kağıdın ya da kalemin yoksa temin edebilirim. Bende bolca var."

"Bu saçma olaya dahil olmak istediğimi sanmıyorum." Deyip alttan Magnus'a bir bakış attı. "Yerinizde olsam benimle uğraşmazdım."

"Bunu bir tehdit olarak mı algılamalıyım."

"Nasıl isterseniz öyle algılayın." Deyip başını tekrar sıraya koydu Alec. Tamam Magnus zaten ilk andan onun güvenini kazanabileceğini düşünmemişti. Sanırım bunun için daha çok zamana ihtiyacı vardı.

"Sınıf içi etkinliklerde seni de görmek istiyorum bundan sonra." Deyip eliyle Alec'in saçına dokundu. Yürümeye başladığında ise Alec'in ona attığı sinirli bakışlar ile karşılamıştı.

Her insan kendisine dokunulmasından hoşlanmazdı, Magnus kendi yaptığı şeye sinirlenmişti.

"Bitirenler kağıtları masama bırakabilirler."

I Don't F*cking CareHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin