Çok tuhaf

827 106 67
                                    

"Malia, biraz konuşalım mı?" Deyip Malia'nın yanına oturdu Jeremy.

"Konuşalım bebeğim, özledim zaten seni." Deyip ona sarıldı Malia. Jeremy'nin şu gruptaki yeri Malia için çok ayrıydı. İkisi de sevip sevilmemiş iki karakterdi çünkü. Ona kendini yakın hissediyordu.

"Tamam, boğacaksın beni." Diyerek geriye çekildi Jeremy. "Şu olayı anlat hadi."

"Of, hiç anlatasım yok. Yattık işte, neyini anlatayım?"

"Sen bu çocuktan hoşlanıyor musun?"

"Hoşlanmıyorum desem yalan olur ama ben bir erkeğe kolay kolay boyun eğen birisi değilim. Çok değer veririm ama karşılığını alamazsam siler atarım. İlkinde yeterince hançer yedim zaten."

"Bu konuda bir şey diyemem ama Kevin iyidir. Yani... o biraz aptal sadece. Bence sana karşı bir şeyler hissediyor. Zaman verirsen bunun farkına varacaktır."

"Onun farkına varması için ona sonsuz zaman veriyorum ama benim bekleme gibi bir niyetim yok. Kendimi kandırma işini bıraktım ben Jer, umurumda da değil açıkçası."

"Senin yolundan gitmem lazım sanırım." Deyip güldü Jeremy. "Doğru olanı yapıyorsun. Umarım Kevin da aptalca davranmaz."

"İsterse davranabilir, benim kaybedecek bir şeyim yok çünkü."

"Böyle diyorsun ama içten içe acı çekiyorsun, bunun farkındayım Malia." Deyip öne eğildi Jeremy ve Malia'ya baktı. "Seni üzgün rolü yaparak kullandığını mı düşünüyorsun?"

"Belki de ailesi ile kavga bile etmemişti, inanıp yanına gittim. Salak gibi hissediyorum."

"Kevin'ın o konuda yalan söylediğini sanmıyorum Malia. Ailesi... özellikle babası çok sorunludur. Evet bazen bunu bahane olarak kullanır, kızlara yaklaşır ama sana bunu yaptığını sanmıyorum."

"Beni aramadı."

"Sen arasaydın."

"Zaferine bir zafer daha katmak için mi? Yapma Jeremy, arasam nasıl bir tavrı olacaktı sence. Böyle davranmasam neler yapacaktı hepimiz biliyoruz. Belki sizden çekinip yapmazdı ama sonuçta ben şu an onun için elde edilen kızlar listesindeyim."

"O kadar karamsar değilim ben. Bakma, Kevin duygusuz gözükür ama öyle değildir. İçten içe sevilmeyi istiyor. Gerçekten... onu sevdiğin için afallıyor. Sen böyle davranırsan, senin onu sevmediğini düşünecek ve sonra tekrar eski Kevin'a dönüşecek. En azından... ona bir şans ver."

"Dedim ya, istediği kadar şansı olabilir. Değerlendirmek ona kalmış bir şey."

....

Kevin, tek başına yakaladığı Alec'in yanına hızlıca gidip oturdu.

"Ağzıma sıçabilirsin."

"Benim sıçmama gerek yok, sen kendi ağzına itina ile sıçıyorsun zaten. Ulan gerizekalı, sana kaç kere dedim ben bu kızdan uzak dur diye."

"Yapamadım işte, kızma."

"Güzel kız bulunca altına almak zorunda mısın cidden?"

"Bu sefer amacım o değildi Alec, cidden değildi. Yapmayacaktım ama... bilmiyorum. Benimle ilgilenmesi o an hoşuma gitti."

"Sen de yatayım da bunun üstüne bir limon sıkayım mı dedin yani? Batırmışsın her şeyi, hala konuşuyorsun. Oğlum önce ne istediğine karar ver, sonra bir şeyler yap. Yoksa kızı kaybedeceksin."

"Başından beri beni terslemek dışında bir şey yapmıyor. Seninle, Jeremy ve Roy ile arası çok iyi ama ben? Benden nefret ediyor gibi davranıyor. Laf sokuyor, tersliyor..."

"Kız seni bizden farklı bir yere koymuş çünkü ama gel gelelim sen onu diğer kızlardan farklı bir yere koyamadın. Kızın yanında başka kızları kesen ben miydim gerizekalı?"

"Ben öyle şeyler yaptım değil mi?"

"Yaptın tabii. Şimdi bana ağlanma, siktir git şu duvara anlat derdini."

"Sen nasıl yapıyorsun bunu?" Dediğinde Alec ona anlamaz bir halde bakmıştı. "Magnus'u seviyorsun hem de hiçbir karşılık beklemeden. Onunla aranızda bir şey geçmesi imkansız, bildiğin halde ona sadık kalmayı nasıl beceriyorsun?"

"Benim o yönde bir beklentim yok çünkü."

"Nasıl olmaz abi, hepimiz seni biliyoruz. Senin de benden aşağı kalır yanın yoktu, ne değişti birden? Nasıl oldu da bir yanda yatabildiğin bir Jeremy varken -ki seni de seviyordu- birden yatamadığın hatta dokunamadığın birisini sevip her şeyi siktir edebildin? Ben yapamam, olmuyor."

"Birisi ile yattığın zaman ne kadar süre mutlu oluyorsun?"

"Bilmem, ne kadar sürerse. 2-3 saat devam ediyor bazen, ne biçim soru bu."

"Ben Magnus'un varlığını düşününce bile mutlu oluyorum çünkü. Bunun cinsel tatminle yaşanan bir mutluluk ile kıyaslanması bile imansız. Onun varlığı bana mutluluk veriyor."

"Ben Malia ile olmak istiyorum sanırım. Ama onun bana güveneceği konusunda şüphelerim var."

"Kızla yatmışsın, bir de aramamışsın."

"Ne yapsaydım? Kalkıp gitmiş işte, konuşmak istemiyor diye düşündüm. Konuşmak isteyen insan kalırdı değil mi?"

"Kalırdı ama ne konuşacağınızı tahmin edip kaçmayı tercih etmiş işte."

"O da haklı, bana pek güven olmaz bu konuda. Şu an sana çok imreniyorum biliyor musun? Birisinin varlığı ile dahi mutlu olmak nasıl bir şeydir kim bilir..."

"Güzel bir şey, hem de bayağı güzel bir şey."

"Onunla hiç mi... öyle şeyler yapmak istemiyorsun?"

"Şu ana kadar hiç istemedim."

"Çok tuhaf."

"Size anlatmadım ama... ben onun evine de gittim Kevin. O da bize gelmişti."

"Ne? Cidden bunları anlatmadın. Ne zaman oldu?"

"İlki ara tatilde olmuştu. Ben özleyip okula gelince... onunla karşılaştık. Islandığım için bana kendi tişörtünü verdi sonra da beni evime bıraktı. Ben de onu kahve içmeye çağırdım. Diğeri de onun için yaptığım yemekleri tattığı zamandı. İşi olduğu için bu sefer beni evine çağıran oydu."

"Aranızda hiçbir şey geçmedi, tüm bunlara rağmen."

"Geçmesi mümkün değil zaten. Magnus doğruları olan birisi. Bana karşı hissi varsa bile... bunu yapmaz."

"Peki sence sana karşı bir şeyler hissediyor mu?"

"Bilmem... ama benim duygularımı fark etmiş olabilir."

"Fark etse sana karşı mesafeli durmaz mıydı?"

"Dururdu. Ya da... belki de durmazdı."

"Onun sana karşı farklı bir ilgisi var Alec. Bunun herkes farkında." Deyip gülümsedi Kevin. "Ve bu çok güzel bir şey. Sanırım her şey dokunmak demek değil, yanılıyor muyum?"

"Dokunmak bir araç sadece, en azından benim için artık durum böyle. Jeremy ile bu yüzden her şeyi bitirmek zorundaydık, çünkü bir yerden sonra onu kullanmış olacaktım ve bunu ona yapmak istemedim. O da bunu fark etti."

"İkiniz için de en iyisi bu o zaman."

"Evet, kesinlikle bu."

....

Çen Magnus'un varlığı ile dahi mutlu mu oluyorsun çen yerim ama ben seni *-*

I Don't F*cking CareHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin