I Don't F*cking Care

Kızdın mı bana?

Selam canlarım, beni özlediniz mi?

Birkaç gündür yorgunum ve bir şeyler yazamadım ama bugün birkaç hikayeme bölüm yazmak için uğraşacağım :*

Magnus ile Alec kahvaltı sonrası tekrar odaya çıkmışlardı.

Burada geçirdikleri son 2 gündü ve bunun ikisi de tadını çıkarmıştı. Özellikle birbirleri konusunda oldukça gelişme kaydetmişlerdi.

"Arkadaşlarım ile iyi anlaşmana ne kadar sevindim anlatamam. Bu salaklar sana bir şey der diye ödüm kopuyordu."

"Yalan yok, ben de çok gergindim ama şu an baya iyiyim. Arkadaşlarının hepsi bana karşı çok saygılı ve iyilerdi." Deyip yatağa oturdu Magnus  ve sevgilisinin yanına gelmesini bekledi.

Alec de onun yanına oturup Magnus'u kendine çekerek yatağa uzanmıştı.

"Ben şimdi sana çok alıştım. Sen üniversiteye gidince ne yapacağım ben?"

"Haftasonları gelirsin yanıma, ben de sürekli gelirim. Hem biraz uzak kalıp özleyelim birbirimizi, daha iyi olmaz mı?"

"Biz dip dibeyken bile uzaktık zaten Alec."

"Acaba kimin suçu? Hislerini hiç bulamayacağım yerlere gömersen olacağı buydu."

Alec bunu tatlı bir tonla söylediği için ikisi de gülmüşlerdi.

"Ortaya çıkarmam ikimizi de çok kötü etkilerdi çünkü. Sen itiraf etmesen ben sonsuza dek saklamaya yemin etmiştim. İtiraf ettikten sonra bile kararlı duruşuma devam etmek istedim ama karşıma geçip aşk yüzünden ağladın... canım o an ne kadar yandı tahmin bile edemezsin."

"Bunu pek belli etmedin o an. Aksine çok soğukkanlıydın."

"Öyle olmaya çalıştım ama sonrasında beceremedim. Sana yakın olmak istedim çünkü seni sevmek bana da iyi geliyordu ve sana da iyi gelecekti."

Magnus bunu dedikten sonra sakince Alec'in dudaklarına bir öpücük bıraktı.

"İyi ki geldik bu tatile." Deyip tekrar gülümsedi Magnus. "Hem aynı odada yaşamak nasıl bir şey görmüş olduk."

"İlerisi için iyi bir deneyim oldu. Belki ileride aynı eve çıkarız, değil mi?"

"Çıkalım, güzel olur. Ben seninle ne istersek yapmak istiyorum Alec. Önceden çok sınır koydum ama artık daha özgür hissetmek istiyorum. Sırf seninle ilişkim için değil her şeyde sınır koydum. Kendimi kasmaktan yoruldum artık."

"Benimle rahat olabilirsin ve bana güvenebilirsin. Seni hayal kırıklığına uğratacak bir şeyi kesinlikle yapmam diyemem, belki yaparım. Sonuçta insanım ben de. Ama yapmamak için çaba göstereceğim, yaparsam düzeltmek için elimden ne geliyorsa yapacağım. En önemlisi de..." deyip eliyle Magnus'un yüzünü sevdi Alec. "Ben seni tüm kalbimle sevmeye devam edeceğim."

"Zaten sonuncusu benim için yeterli."

....

İkisi bir süre daha yatakta kalmışlardı. Sadece sarılıp yatmak bile onlar için mükemmel bir aktiviteydi.

"Izzy sence Derek'e karşı bir şeyler hissediyor olabilir mi?" Dedi Alec Magnus'un saçları ile oynarken.

"Şu anlık öyle gözüküyor."

"Ona ilaç vermek zorunda mıydın?"

"Alec! Saçmalama istersen."

"Of ne bileyim... kıskançlık damarım tuttu işte."

"Aralarında henüz bir şey yok, ayrıca Izzy mesafe koyma konusunda iyiye de benziyor."

"Biz ikimiz birlikte olduk ya, şu an hiçbir şey imkansız gelmiyor. Bu da beni korkutuyor."

"Korkutmasın. Kız kardeşin kendi kararlarını vermek konusunda oldukça iyi. Ayrıca sen benimle sevgili olurken onlara sordun mu?"

"Hayır..."

"O zaman onlar da sana sormak zorunda değiller birtanem."

"Birtanem mi?" Deyip gülmüştü Alec. "Beni yumuşatma konusunda çok iyisin."

Alec Magnus'u nazikçe öperken Magnus da ona karşılık vermişti.

"Sadece doğrular hakkında konuşuyorum."

"Yine de o keseli sıçan tipli herif kardeşimi üzerse sonuçlarına katlanmak zorunda kalır."

"İçindeki mağara adamı konuştu yine..." deyip elini Alec'in yüzüne çıkardı Magnus. "Sakin ol tamam mı? Kız kardeşin doğru olan şeyi yapacaktır, buna eminim."

Uzanıp onun dudaklarına bir kez daha öpücük bıraktı Magnus. Alec de onu öperken yavaşça da üstüne uzanmıştı.

"Hemen de üstüme çıkıyorsun bakıyorum."

"Ne o? Rahatsız mı oldunuz beyefendi?" Deyip gülmüştü Alec.

"Sence rahatsız olmuş gibi miyim? Ben halimden gayet memnunum." Deyip bacaklarını yavaşça Alec'in beline doladı Magnus.

"Ama sen böyle tahrik edici şeyler yaparsan ben kendime nasıl engel olacağım?" Deyip altında yatan sevgilisini süzdü Alec. Gerçekten bir şaheser ile birlikteydi.

"Sadece bedenimle sana sarıldım, bence bu romantik sayılabilir."

"Romantik ve seksi." Deyip Magnus'un üstüne eğildi Alec ve dudaklarını yavaşça onun dudakları üstünde gezdirmeye başladı. Elini de Magnus'un eline kenetlemişti.

Bir süre boyunca sadece öpüştüler ama buna devam ederlerse Alec'in kendini frenlemesi oldukça zor olacaktı.

Magnus bunun farkında olduğundan yüzünü yavaşça yana çevirdi.

"Hadi aşağıya inelim."

"Ama... daha yeni başladık." Deyip Magnus'un boynuna doğru inmişti Alec. "Ben hemen bitsin istemiyorum."

Harika... Magnus ona bu cesareti vermişti ve kolay kolay da elinden kurtulamayacağı kesindi.

Ama yine de hala Alec'in kararları üstünde etkili olabiliyordu.

"Alec hadi ama, buradan az bir zaman sonra gideceğiz. Birazcık havuza girelim."

Bunu derken eliyle Alec'in yüzünü okşayıp ona sevimli bir gülümseme yollamıştı.

Gerçekten Alec'in buna hayır demesi imkansız gibi bir şeydi. Magnus ona bu denli sevimli bakarken hiçbir şeye hayır diyemezdi.

"Havuza girmek burada olmaktan daha mı iyi yani?"

Magnus bir an cevaba şaşırmıştı. Tamam, sanırım artık Alec eskisi kadar söz dinlemiyordu.

Açıkçası bu hoşuna gitmişti.

"Kızdın mı bana?"

Alec şu an Magnus'un bakışlarından hiçbir şey anlamıyordu.

"Anlamadım?"

"Çok mu üstüne geldim?" Deyip yana çekildi Alec. "Bana kızmış gibisin."

"Hayır kızmadım, saçmalama." Deyip gülümseyerek Alec'e yaklaştı Magnus ve onun koluna sarıldı. Bunu yaparken çok tatlı gözüküyordu. "Havuza inecek miyiz?"

"İnelim. Bana kızgın olmadığına eminsin değil mi?"

"Eminim Alec, kızgın olsam inan bana bunu anlardın."

...

Bunların ileride roller değişecek bence annsmskdf Alec'in aşırı baskın bir karakteri var ve bunu bastırmak çok zor...