KALBİM SEN DEDİ (TAMAMLANDI.)

Sen Bana Hediyesin! (Bölüm 52)

Merhaba canlarım💕

Multimedya : Elif & Barış / temsili❣️
+ Sezen Aksu : Ömürlük Olsun🎵🎶

Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin çiçeklerim🌸🌸

Keyifli okumalar! 🤗

********

Neşe ve Elif okulun bahçesinde her sabah olduğu gibi ellerinde karton bardakları kahvelerini yudumluyorlardı. Dersin başlamasına neredeyse yarım saat vardı. Neşe kahkahalar eşliğinde Murat'ın önceki akşam yaptığı birşeyi anlatıyordu.

"Ay kuzum çok güldürüyor bu çocuk beni ya. İnan yetişemiyorum bazen hızına." dedi kahvesini yudumlamadan önce.

"Ne güzel işte Neşecik senin yanına da böyle biri yakışırdı. Artık bir ömür gülersiniz bol bol." dedi Elif sırıtarak.

"Amiiin." dedi Neşe de onun duasına gözlerini kapatarak. Sonra ikisi birden güldüler.

Tam o sırada Tuana ve Atalay yanlarına geldi.

"Ooo Allah neşenizi bozmasın minik kuşlar." dedi Atalay ağzını yaya yaya. Tuana da kızları öpüyordu o ara.

"Amin şekerim amin." dedi Neşe.

"Şekerim ne ya?" dedi Atalay gözlerini bayarak.

"Beğenmedin mi Atalay Beyciğim." dedi Neşe de kıkırdayarak.

"Kızlar hadi biz derse gidelim. Bu Atalay beni sabah sabah sinir etti." diye söylendi Tuana.

"Ayyhh sadece seni değil canım emin ol." dedi Neşe de sesini incelterek.

Elif onları müdahale etmeden izlerken bir ona bir ona bakıyordu. Sabah sabah bu enerjiyi nereden buluyordu bunlar? Kahvesinden son yudumunu da içerek elindeki bardağı yanlarındaki çöp kutusuna attı. Ve kızların arasına geçip kollarına girerek "İyi dersler Atalay, görüşürüz." dedi. Bir taraftan da kızları çekiştiriyordu.

"Sağolasın Elifkuş valla bir aklı başında sensin şunların içinde." diye bağırdı arkalarından Atalay.

Tuana kıkırdayarak "Elifkuşmuş. Barış duyarsa ağzını dağıtır haberi yok saf kuzenim." dedi.

"Saçmalama Tuana, o benim arkadaşım. Kötü niyetle söylemedi. " diye müdahale etti Elif.

"Hee gülüm heee sanki sevgilini tanımıyorsun!" dedi Tuana da gözlerini devirerek.

Derse girdikten sonra tüm gün çorap söküğü gibi devam etti. Oldukça yoğun bir gündü ve fazlasıyla yorulmuşlardı. Ama her şeye rağmen verimli bir gündü. Kızlar da verimli geçen bu günün ardından evlerine gitmek üzere vedalaşacakken Neşe'nin kahve daveti üzerine ona gitmeye karar verdiler. Tam çıkıyorlarken Atalay seslendi arkalarından "Tuana! Eve geçmiyor musun bücürüğüm?" diye sordu.

Tuana kızlara bakıp "Ay izin almam gereken bir abim olduğunu hissettirmese ölür zaten." dedi.

"Kuzenciğim birincisi bana şöyle hitaplarda bulunma. Rezil olmam bir yana kısmetlerimi kapatıyorsun! İkincisi ben Neşe'ye gidiyorum yüksek müsaadenle, kahve içeceğiz beraber." dedi kaşlarını çatarak.

"Heee iyi bakalım. Beni davet eden yok tabi." dedi Atalay omuz silkerek.

"Buyur gel Atalay davete gerek mi var?" dedi Neşe de ayıp olmasın diye.

Atalay da sanki beklediği buymuş gibi "Ay gelirim tabi minik kuşlar." dedi keyifle.

"Atalaycığım sevgili kuzenim şu kızlara kuşlu muşlu hitaplarından bir vazgeçsen! Valla bak sevgilileri çok kıskanç. Dayak yersin birgün karışmam." defi Tuana gayet ciddi bir ifadeyle.