Attğın Her Adımdan /16

2.4K 251 440
                                    

En az 350 yorum sınırı dolarsa yeni bölüm gelir inşallah...

Başladı artık bomba bölümler...😉

🌷🌷🌷🌷🌷🌷🌷

Şifa giydiği geniş şık beli kemerli siyah abayasanın üzerine sütlü kahve tonunda ki şalını genişçe örttü. Eline de aynı tonlarda ki küçük çantanın içine gerekli eşyalarını koyup endişe ve korku içinde koşarak alt kata inip, dolaptan şalının renginde ki hafif topuklu ayakkabısını da giydi. Bahçede arabasının yanında kolları göğsünde bağlı kaşları çatık bir şekilde bekleyen kocasının yanına vardı utanarak.

Tunç Kılıçaslan mağrur bir şekilde kendi  tarafına binip halen daha bekleyen karısına bakarak " ne bekliyorsun sen?!" Der demez Şifa korkuyla nereye bineceğini bilmeyince elleri titreyerek arka kapıyı açtı ve üstünde ki keskin bakışlar eşliğinde bindi. Tunç aynadan giydiği kombinle çok zarif ve nahif görünen karısına bakıp " 20 yaşına yarın girecek ama daha da küçük gösteriyor sanki liseli bir kız gibi " dedi içinden. Bahçeyi çıkınca ikisi de sessiz bir şekilde emniyet müdürlüğüne geldiler.

Şifa, yıllar yılı kendi başına dimdik ayakta durmak için mücadele eden, ne kadar nahifte olsa güçlü bir şekilde başarmış bir kızdı ama son yaşanandan sonra iyice ürkek olmuştu ve erkek görünce çok kötü oluyordu. Hiçbir erkek kendini görmesin istiyordu. Her ne olursa olsun tek güvendiği kocasıydı. Arabadan indikleri andan itibaren resmen kocasının kocaman bedeninin ardına saklamış gibi yürüyordu. Tunç tüm bunların farkındaydı. Komiserin odasına girdikleri vakit Şifa komiserin tüm sorularını cevapladı. Kaçtığını anlatırken kocasının tüm vücudunun kasıldığını görmüştü ve utançtan yüzüne dahi bakamamıştı.

Komiser adamları odaya getirince Şifa çok kötü olmuştu. Rengi solmuştu, zatende geceden dolayı bitkin ve ağrısı olduğu için, uykusuz olduğu için bayılmaktan korkmuştu. Adamları görür görmez bir hışımla kalkıp ayakta ki kocasının arka tarafına geçince komiser ve Tunç birbirlerine baktılar iç çekerek. Şifa gerekli yanıtları yine verdikten sonra daha fazla dayanamayıp
" komiserim çıkabilir miyim artık " der demez " tabbi ki Şifa hanım..." deyince resmen kendini odadan dışarıya attı.

Tunç Kılıçaslan sinirden ölmek üzereydi adamları gördükçe " komiserim müsadenle..." deyip o da çıktı. Kapıdan çıkınca Şifa'yı aradı. İleride ki koridorda ki peteğe dayanmış ve ağlarken gördü. Yüreği sızlamıştı haline ama artık içinde ki merhametini dahi göstermeyecekti hak etmeyenlere. Yanına giderken bir bayan bir erkek polisin konuşmalarını duydu. Erkek polis " çok güzel bir kız ne kadar nahif görünüyor ama güzelliği başına bela açmış..." dedi. Bu polisi tanıyordu ilk o eve Şifa için gelen polislerden birisiydi.

Kadın polis " öyle bir zamandayız ki, insanların insanlıktan nasibini almamış olduğu eşrefi mahluk yani hayvanlardan da aşığa olduğu bir dönem... Nelere şahit oluyoruz... Bu kızda Allah vergisi güzelliği yüzünden neler yaşamış... Ama Allah’tan kurtuldu yoksa bu kızı kolay kolay bırakmazları güzel olduğu için..." dedi.

Tunç Kılıçaslan duyduklarını düşünerek karısının yanına geldi. Şifa ağlamasına mani olmuyordu. Kocasının yüzüne dahi bakamadan ağlamaya devam etti.Tunç iç çekerek " Hadi gidelim!" Deyip hiç beklemeden önden kocaman adamlarıyla gitti. Şifa kasıklarında ki ağrı sebebiyle yürürken adeta koşar gibi görünen kocasına yetmekte zorluk çekiyordu. Tunç başını hafif çevirip karısına bakınca zorlandığını anladı hiç seslenmeden adamlarını yavaşlatarak binadan çıktı.

Sabrı Sükut 8. Seri ( Esaret Hayat )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin