500 yorum sınırı dolarsa yeni bölüm gelir inşallah kardeşlerim...
Bu aralar biraz yazamıyorum ama inşallah biraz daha sık bölüm yazmaya devam edeceğim.
Arkadaşlar oğlum Mustafa Erhan için ve tüm evlatlarımız için iki salavat arası Fatiha okuyup girecekleri üniversite sınavına dua eder misiniz " sağlıkla sıhhatle, hayırlarla, kolaylıkla başarılı olması için" ismen edin lütfen. Kimin duası kabul olur bilemez bir müminin din kardeşine ettiği dualar makbuldür hem kendi içinde.
Yazım yanlışı vardır düzenleyemeden attım.
🪷🪷🪷🪷🪷🪷🪷
Hayat, kocaman pişmanlıklarla dolu bir karmaşık ip yumağı gibiydi Tunç için. Çünkü güzel karısı aylardır oldukça mesafeli ve kırgındı. Evlendikleri andan itibaren ilk defa bu kadar uzak kalmıştı. Tunç yanıyordu adeta pişmanlık ateşiyle.
" Karım birbirimizi tanımazken bile bu kadar mesafeli durmamıştı ki... Tüm kadınlık görevlerini yerine getirmişti... Şimdi yine yapıyor tüm görevlerini ama bu defa beni kendinden mahrum bıraktı... " Yorgun bir şekilde başını sallayarak " kokusuna bile hasret kaldım... Yanıma bile yatmıyor neredeyse..." dedi.
Derin bir nefes alarak " akılsız başını cezasını ayaklar çeker derler ya ona döndü benim işimde... " diyerek yorgun adımlarla heybetli bedenini yatak odalarına taşıdı. Çocukları artık yedi aylık olmuşlardı. Herşeyin daha da farkındalardı. Anneleri yere serdiği yumuşak oyun halısının üzerine arkalarına korumalı simit şeklinde ki miderleri de takmıştı. Oyuncakları da önlerindeydi. İki kardeş, ellerinde ağızlarına soktukları diş kaşıma aparatı ile aynı anda sesin geldiği kapıya doğru baktılar. Çok sevimlililerdi şu anda. Tunç kocaman güldü. Karısı her konudan çok titiz ve özenli, özverili bakıyordu çocuklarına. Taktir ediyordu daima.
Kızlarının o siyah saçları tepeden küçücük toplanmış, annesi gibi olan iri badem siyah gözlerle beyaz teniyle, giydiği kırmızı sevimli elbisesi ile yüreğine saplanan en güzel gülücüklerini yolluyordu. Oğlu da lacivert eşofman takımıyla ve yana doğru taranmış o kuzguni saçlarıyla kocaman gülüp " ba- b- ba!" Diyerek ellerini uzattı.
Tunç şu anda tüm yorgunluğunu unutmuştu adeta. Yavruları onun için adeta enerji kanaynağıydı. Gülerek
" benim yakışıklı oğlum ve güzeller güzeli ay parçam kızım!" Deyip yanlarına çöküp ikisini de koklaya koklaya öptü. Gülümsedi kapısı açık banyoya bakarak." O ananız sizi banyo yaptırmış yine " derin bir iç çekerek " halbuki aylardır o zalim ve güzel ananızdan size sinen kokuya muhtacım... Ama sizi yıkayınca tekrar o mis kokusu size sininceye kadar beklemek çok zor can parçalarım " dedi gülen çocuklarının yanaklarını okşayarak.
Sabırsız bir şekilde babalarının güvenilir kollarında yerlerini almak isteyen çocuklar mızmızlanarak kollarını uzattılar. Tunç kahkaha atarak " gelin bakalım yavrularım " ikisini de güçlü kuvvetli kollarına alıp dizlerinin üzerine oturtup saçlarından öptü.
" O ananız kollarımdan kaçıyor, artık kaçıyor benden siz bari kollarımı boş bırakmayın " dedi çocuklarının gülen gözlerinin içine bakıp gülümseyerek. Sanki çocuklar babalarını anlıyor gibi kendilerince sesler çıkarıp gülüyorlardı.
Tunç çocuklarını bağrına bastı.
" Sizinle bir anlaşma yapalım mı Junior Tunç'lar " deyip göbeklerini öpüp çocuklarını daha çok güldürerek
" ananızı emerken daha çok sokulun ki kokusu daha fazla sinsin size " gözlerini kapatarak " ki bende alabileyim o mis kokusunu içime..." dedi.Şifa çocuklarını banyo yaptırmıştı ve haliyle üzeri hep ıslanmıştı. Banyoyu temizleyip kendide bir duş almıştı. Saçlarını tararken kocasının geldiğini duymuştu. İç çekerek aylardır olduğu gibi çocukları ile olan konuşmalarını dinledikten sonra hallerine gülse mi ağlasa mı bilemedi. Ama kırgındı kocasına o yüzden aylardır böyle mesafeliydi. Geçmiyordu bir türlü bu kırgınlığı. Görüyordu kocasının perişan ve pişman hallerini. Ama gruru da geri adım atmıyordu ki. Bazen gece kocası uyurken uzun uzun gizlice izlerdi. Makinaya çamaşırlarını atarken kokluyordu uzun uzun. Yastığına sarılıyordu bazende.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sabrı Sükut 8. Seri ( Esaret Hayat )
SpiritualNOT:ÇALINTI VEYA EN UFAK BİR KOPYALAMA DURUMUMDA AVUKAT KUZENİM VE ABLAM TARAFINDAN GEREKEN TÜM YASAL İŞLEMLER YAPILACAKTIR... KURGUMUN HİÇ BİR KURUM VEYA KURULUŞLA ASLA VE ASLA EN KÜÇÜK BİR İLGİSİ YOKTUR TAMAMEN HAYALİDİR... 19 yasında ki Şifa kı...