Sabrı Sükut 8. Seri ( Esaret Hayat )

Kesit Nevin

İbretlik bir kesit... Nevin çok yürek yakacak... Kendini yaktı saf kız...😔
Aç çakallar çok maalesef...

🪻🪻🪷🪻🪻

Bir insanın kendi kendine yaptığını kimseler yapamazmış. Nevin mahalle kültüründe yetişmiş bir genç kızdı. Ama gözü yükseklerdeydi. Tunç bu yüksek hayalleri için bir basamaktı hem onun için hemde ailesi için. Ama sevmişti Tunç'u hemde çok. " O sevilmeyecek bir adam mı? O bir altın her anlamda..." diyordu. " Ondan gelen herşeye razıyım ben..." diyordu ama ailesine, hasta annesini ve ablarını asla ve asla istemiyordu. Onlar büyük hayallerini yaşamasına engel olurlardı ayak bağı olurlardı hastalıklı halleriyle. Öyle düşünüyordu. Bunu da Tunç'tan ve ailesinden gizliyordu. " Tunç'u ne zaman ele alırsam onları atacağım başımızdan..." diye hayaller kurarken yerin kulağı vardır misali iğrençliklerini nişanlısı Tunç düğüne günler kala duymuştu hemde kendi ağızlarından.

Tunç yapacağını yapmıştı ve Nevin'in dünyası başına yıkılmıştı. Günlerce ağlamıştı. Ailesi bile kendi yaptıklarını unutup Nevin'e yapmadık koymamışlardı paralı damatları avuçlarından uçtuğu için. Bakmamıştı asla ne annesi ne babası ne abileri ne ablaları gözünün yaşına. Nevin ailesinin gözünde bile Tunç'un parası yüzünden bir itibarı olduğunu iyice öğrenmişti.
Ama Nevin gerçekten pişmandı ailesinin gazına gelip öyle aç gözlü ve gözü yükseklerde olmuştu. Onlar vermişti onca gazı " annesi ve ablaları size köstek olur... O Cevriye'yi yıllardır tanırım kapı komşumuzdu ne fettan kadın... Dedikodu yapmaz ama saman altından su yürüten cinsten kızım..." diye diye annesi de vermişti gazı. Nevin'de Tunç'un kendine yıllardan beridir duyduğu büyük aşka o kadar güvenmişti ki ne olursa olsun hep peşinde pervane olacak gözü sadece beni görecek sanmış yapmıştı sinsi sinsi yapacaklarını.
" Ah bilseydim hiç öyle yapar mıydım... Değil annesi ve ablaları yedi sülalesini kabul eder aynı evde yaşardım... Yeterki Tunç yanımda olsaydı..." diye yanmıştı gecelerce kanlı gözyaşlarını dökmüştü.

Ama yine ailesinin yaptıkları yüzünden kendini mahvetmişti. Zannetmişti ki zengin bir koca bulursam ailem yine değer verir... Hem Tunç'ta beni kaybettiğine pişman olur... diye düşünüyordu. Tunç'la nişanlı iken ofise gidince yanında ki sitajeri Rıfat vardı. En az Tunç kadar yakışıklı ve gözü karaydı. Nevin'i gördükçe de iltifat ederdi Tunç'un haberi yokken. Sonra sebebini bilemediği bir şekilde Rıfat'ı ofisinden kovmuştu Tunç. Rıfat Ilgun'da büyük bir elektrik şirketinin avukatı olarak işe başlamıştı. Tunç ve Nevin ayrıldıktan sonra ilginç bir şekilde bir kaç defa karşılaşmışlardı.

Nevin, Rıfat Ilgun gibi bir adama kayıtsız kalmamıştı. Tunç'tan da artık ümidini kesmişti. Nevin güzel kadındı bir erkeğin aklını başından alacak kadar hemde. Ailesi bu duruma o kadar mutlu olmuşlardı ki. Nevin ve Rıfat sık sık buluşup geziyorlardı aylardır. Ama Rıfat bir türlü evlilik konusunu açmıyordu. Nevin bu durumdan çok huzursuzdu. Çünkü bir an önce Tunç'un karşısına Nevin Ilgun olarak çıkmak istiyordu. O Şifa'nın karşısına çıkıp meydan okumak istiyordu. Hırs öyle gözünü bürümüştü ki, bu defa Rıfat'ın birlikte yaşadığı ailesine bile razı gelmişti.

Ama Nevin hırsının bedelini çok ağır ödeyecekti bilmiyordu. Nitekim de öyle olmuştu. Bir akşam bir otelin lobisinde buluştular. Nevin ondan sonra neler oldu bilmiyordu. Nevin zorla gözlerini açtı. Bedenin de feci bir ağrı vardı. İnleyerek olduğu yerden doğrulunca çıplak olduğunu ve altında ki çarşafın darmadağın kan lekelerine bulandığını görünce dehşete düştü. " Bu olmuş olamaz !" Deyip ağlamaya başladı.

" Ne bağırıyorsun sen kadın?!" Diyerek banyodan çıkan Rıfat'la çarşafı üzerine tutup ayağa kalkıp " sen bana ne yaptın?!" Dedi.

Rıfat hırladı " ben sana ne edeceğim kızım ne olduysa senin de rızan vardı...!" Dedi.

Nevin hıçkırarak " yalan !" Der demez
" benimle içmek istedin değil mi?! Sonrada daha lobide kucağıma çıktın... İstersen o görüntüleri göstereyim hemen... Bende senin istediğine cevap verdim... " deyip alayla " vereni si....." diye de iğrenç bir şekilde konuşmuştu. Nevin şu anda aklını kaybetmek üzereydi. Ömründe ilk defa ağzına içki koymuştu bilseydi koyar mıydı.

Rıfat odadan çıkıp gidecekken Nevin önüne geçince kolundan tutup adeta yatağa fırlattı " bir defa koynuma girdin diye sakın kendini birşey sanma kadın... Benim koynumdan senin gibi neleri gelip geçti...! Hepsi de durması gereken yeri bildi...! Sende bileceksin yerini...! " deyip cebinden yüklü miktarda yazılı bir çeki çıkarıp adeta yüzüne fırlattı.

Nevin dehşete düşmüştü " benim ilkimi sen aldın... Evlenmek istiyorsun sanmıştım ben..." dedi.

Rıfat tüm haşmetiyle " ben senin gibi aç gözlü, Tunç ile nişanlı iken yaptığım iltifatlarla kıkırdayarak gülen, sarhoş olup otel odasında kendini kaybeden bir rezil kadını karım yapar mıyım?! Bir oynanacak kadın vardır birde karım çocuklarımın anası diyeceğin kadın vardır...!" Deyip iğrenerek " sen ilk sınıfta ki oynanacak kadınsın...! Sakın beni tehdit etmeye kalkma...! Seni de aileni de rezil ederim aleme...! Elimde öyle videoların var ki...!" Diye izletti Nevin'e. Ve ardına bile bakmadan çekip gitti.

Nevin yerdeki çeke bakıp saçlarını yolarak " bittim ben Allah'ım...!" Deyip yere bıraktı bitkin ve tiksindiği bedenini.
" Ailem duysa bunları ve o gürültüleri görseler öldürürler beni..." dedi. Gece olanlar aklına gelmeye başladı. Gerçekten de adamı kendisi istemişti.
" Ama ben bilincimi kaybetmiştim... Bunu bile bile fırsattan istifade etti o iğrenç adam...!" Dedi.

Aklına Tunç'un mahpusta iken ziyaretine gittiği zaman dedikleri geldi. Sonra da Tunç'un " dikkat ette sen perişan olma kendini akıllı sanan saf... Seni harcamasınlar... Senin gibileri harcayıp atanlar çok var...!" Demişti.

Ellerini yumruk yapıp dizlerine vurarak
" ah Tunç harcadılar beni... O Rıfat pisliği kalıbının adamı değilmiş...! Sen yine haklı çıktın...! Kendim ettim kendim buldum ben..." deyip dayanamayıp başını duvarlara vurarak ağladı saatlerce. Ne kalkıp evlerine gidebiliyordu ne de insanların yüzüne bakacak yüzü vardı.

🌷🌷🌷

Sizce Nevin'e kim yardım edecek?