11- Bir Sıcak, Bir Soğuk

3.6K 124 56
                                    



Hafta sonum, Boran'la hiçbir iletişim kurmadan, boş yurt odam ve bana eşlik eden anime karakterlerinin tiz sesleriyle rüzgâr gibi hızlı geçmişti.

Hafta sonu eve gitmeyi planlamıştım ama annemin katılması gereken toplantısı vardı.

Bu yüzden boş günlerimi yurt odamda tek başıma çamaşırlarımı yıkayarak, manga okuyarak geçirmiştim.

Nisan beni hafta sonu için Tina'nın evine davet etmişti ama ben kimsenin özel alanına girmek istemediğim için teklifini reddetmiş, kısa bir mola için eve gideceğime dair yalan söylemiştim.

Nisan teklifini fazla üstelemeden benimle bir bölüm anime izledikten sonra ayrılmıştı.

Öpüşme tüm hafta sonu aklımı kurcalamıştı. Ama öpüşmeyi ne zaman düşünsem, Nisan'ın bana bunun Boran'nın narsistik döngüsünün bir parçası olduğunu söylediği aklıma gelmişti.

Bu yüzden pazar günümü olanları günlüğüme yazarak ve etraflıca düşünerek geçirdikten sonra, Boran Ozansoy'dan sonsuza dek uzak duracağım kanısına varmıştım.

Kısa etkileşimimizin izleri silinene ve birbirimiz için tekrar birer yabancı olana kadar onunla mesafemi korumaya özen gösterecektim.

O okulda popüler olduğu için yakında başka bir kıza kafayı takacaktı ve ben de gerçekten ait olduğum sessiz dünyama geri dönecektim.

Evet, bu planın işe yarayacağını biliyordum.

Bugün için seçtiğim kolsuz koyu gri elbisem, topuz yaptığım saçlarım ve ayağıma giydiğim beyaz babetlerimle derse gitmek üzere odamdan çıktım.

Çantamın askılarını sıkıca tutarak boş koridorda ilerlerken sabahın erken saatlerinde içeri vuran güneşin zemine altın bir parıltı yaydığını fark ettim.

Bileğimdeki ince saate bakıp saatin daha 07.20 olduğunu görünce gözlerim parladı. İngilizce dersine ders saatinden erken varmış olacaktım.

Boran'la iletişimi koparmanın olumlu etkilerini şimdiden görmeye başlamıştım.

Onunla tanıştığımdan beri ya derslerime geç kalıyor ya da ödevlerimi tamamlamakta gecikiyordum.

O ne kalbime ne de akademik hayatıma iyi geliyordu. Onunla etkileşimde olunca tüm odağımı derslerime veremiyordum. O diplomayı istediğim için dikkatimin dağılmasını göze alamazdım.

Sanki evren bana karşıymış gibi, köşeyi dönmemle hafta sonu boyunca uzak durmak için kendimi ikna ettiğim kişiyi görmem bir oldu.

Siyah saçlarına bere takmış, üstüne koltuk altı dekolteli siyah bol bir atlet giymiş ve merdivenlerin dibinde durmuştu.

Gri eşofman altı ve siyah Nike spor ayakkabısıyla kombinini tamamlamıştı ve öfkeye benzeyen bir ifadeyle önüne bakıyordu.

Merak beni ele geçirirken alt dudağımı ısırdım. İyi görünmüyordu ve ona nasıl olduğunu sormak istiyordum.

Zaten aynı İngilizce dersine gireceğimiz için bugün ondan kaçmam imkânsızdı.

Sadece iyi mi diye soracaktım. Hepsi buydu.

Ona doğru yürümeye başladım ama dar köşeyi dönmek üzereyken karşısında yaşlı bir adam olduğunu fark ettim.

Hemen durup geri çekilerek duvara yanaştıktan sonra onları dikkatle dinledim.

"Feride Hanım henüz onu ziyaret etmediğini söyledi. Nedir bunun sebebi?"

Boran gözlerini devirerek sıkıntıyla yüzünü ovuşturdu. Çenesi gergindi ve yüzüne kötücül bir ifade yerleşmişti.

SAVRUK RUHLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin