71- Bekâret

1.6K 82 5
                                    

ÜÇÜNCÜ ŞAHIS

"Seks yaptık, Beste."

Yıkılmış hâldeki kız gözünden akan buz gibi yaşlarla ona bakıyordu. Kutay'ın biraz önceki itirafını sindirmeye çalışırken ne yapacağını bilmiyordu. Yatmışlar mıydı? Hayır, bunun doğru olması imkânsızdı. Buna inanmak istemiyordu. Kutay hiçbir şey söylemeden onun konuşmasını beklese de Beste trans hâlinde ona bakıyordu. Zihni uzak bir yere yolculuğa çıkmış gibiydi.

Kutay onun tepkisizliği üzerine iç geçirerek ona yaklaştı. Beste hemen tepki olarak dizlerini göğsüne iyice çekip ondan gözlerini ayırmadan daha da uzaklaştı. Beste'nin vücudu kontrolsüzce titrerken Kutay tekrar derin bir nefes aldı.

"Konuş benimle, Beste."

"Yalan söylüyorsun," diye fısıldadı Beste. "Yalan söylüyorsun, değil mi?"

Kutay başını yana eğip cevap vermeden önce bir saniye tereddüt etti. "Hayır, söylemiyorum. Sana neden yalan söyleyeyim? Seks yaptık. Hiçbir şey hatırlamadığını söyleme."

Kutay'ın samimi ve ikna edici tonu Beste'yi daha da korkuttu. Beste başının tekrar tekrar sallarken, "Hayır," diye yakındı. "Bana bir şey yaptın, Kutay. Bana ne yaptın?"

Kutay başını çevirip derin bir nefes verdikten sonra Beste'nin perişan gözlerine baktı. Onun son ithamına alındığı için gözlerini kıstı. "Sana tecavüz ettiğimi mi söylüyorsun, Beste?"

Beste bir şey demeyip kendine sarılırken Kutay buna inanamayarak homurdandı.

"Etmedim, tamam mı? Ne yaptığımızın farkındaydık. Seni zorlamadım. Sen de istedin."

"Yalan söylüyorsun! Sen bir yalancısın." Burnunu çekti. "Olamaz. Sana inanmıyorum. Bunların hiçbirine inanmıyorum. Kıyafetlerim nerede? Bunları daha fazla dinlemeyeceğim."

Beste kazağıyla kot pantolonunu bulmak için delicesine etrafına bakınsa da odaklanamıyordu. Kutay'ın söylediklerine inanmıyordu. Mümkün değildi. Bunu asla yapmazdı.

Ev partisinde sarhoş olup onunla dans ettiği zaman aklına geldi. Sarhoşken kendinden geçebildiğini bilse de Kutay'la yatmak sarhoşken bile yapmayacağı bir şeydi. Her şeyin üzerine bir de yarı çıplak olması Kutay'ın söylediklerini daha inandırıcı kılıyordu. Ama onun yıkılmaya niyeti yoktu. Yatmadıklarına dair inancına tutunmaya kararlıydı.

Beste battaniyeyi üzerine tutarak gözleriyle deli gibi odayı ararken Kutay onu böyle gördüğüne üzgündü.
Beste'nin kıyafetlerini bulup buradan çıkması ve tüm yaşananları unutması gerekiyordu.

Kutay kaşlarını çattı. "Yatmış olduğumuz düşüncesi bu kadar iğrenç mi?"

Beste fal taşı gibi gözlerle ona baktı. Anksiyete krizi geçirmenin eşiğindeydi.

"Evet, öyle. Bunu nasıl sorarsın? Kime âşık olduğumu biliyorsun. Az önce söylediklerin doğruysa Boran'nın benden nefret edeceğini de biliyorsun."

Beste gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı. Boran'nın adını söyleyince durumun vahametinin daha da farkına vardı. Boran onu asla affetmeyecekti.

"Boran bir daha yüzüme bakmayacak ama ben onsuz yapamam." Beste gözyaşları içindeyken sesi çatladı.

Beste, Boran'ı kaybederse bunu asla atlatamayacağını biliyordu.

O hayatından giderse ne kadar ilaç alırsa alsın ya da ne kadar uyursa uyursun hasta hissedecek ve onsuz üşüyecekti. Kalp kırıklığının tedavisi yoktu.

"Neden yapamayacakmışsın?" Kutay onun omuzlarını kavrayıp acı dolu gözlerle ona baktı. "O seni hiç sevmedi, benim sana hissettiklerimi hissetmiyor. Dün gece beni istediğini ve kimsenin sana benim gibi dokunamayacağını söyledin."

SAVRUK RUHLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin