65- Cennetten Kısa Bir An

2.9K 215 51
                                    




Arkadaşlar, beğeniler çok az...iki bin kişi okuyorsa yüz kişi anca oy veriyor. Oysaki çok zor değil yıldız tuşuna basmak, niye bu kadar az beğeni geliyor anlamıyorum... Lütfen beğenmeyi unutmayınız:))


ÜÇÜNCÜ ŞAHIS

Boran müzik odasının cam kapısını açıp Beste'nin elini sıkıca tutarak içeri girdi. Klimalı oda serin olsa da tedirginlikten avuçları terleyen Beste'nin endişesini azaltmaya yardımcı olmadı. Boran'nın arkasında ürkek bir kedi yavrusu gibi dururken onun kolunun dar aralıkları arasından onlara bakan birkaç kişi olduğunu gördü. Her zamanki gibi.

Odak noktası olmaktan nefret ediyordu.

Boran omzunun üzerinden ona bakıp Beste'nin arkasında saklanmasına güldü. "Korkacak bir şey yok. Yanındayım yeşil gözlü."

"Teşekkür ederim."

Yaman'la en sol köşede oturan Macide, Boran'nın geldiğini hemen fark etmişti. Anında parlayan yüzüyle onu çağırmak için elini kaldırdığında Boran'nın arkasından minyon biri ortaya çıktı. Beste'yi gördüğünde gülümsemesi yavaşça kaybolup yerini kızgın bir bakışa bıraktı. Döndüğünden beri bu kızı onunla çok sık görüyordu. Ve bu hiç hoşuna gitmiyordu.

Selin yeni gelenlere gülümseyip başıyla selam verince Beste de ona içtenlikle karşılık verdikten sonra hemen bir yere geçip oturdu. Boran da onun peşinden gidip yanına oturduğunda Selin kulüple yaklaşan konser hakkında konuşmaya devam etti.
Beste kalabalığın arasında Yaman'ı görünce ona el sallayarak selam verdi. O da onun selamına sırıtarak karşılık verdi. Macide de ona bakınca Beste gülümsemeye çalıştı ama Macide kaşlarını çatarak gözlerini kaçırdı.

Boran, "Burada bedava yemek vermeye başlamalılar," diye yakınırken Beste bakışlarını tuhaf kızdan ona çevirip onun müzik toplantılarında sürekli acıkmasına kıkırdadı.

"Gelmeden önce atıştırmalık bir şeyler almayı unuttum. Şimdiden acıktım."

"Burada yemek yiyemezsin." Beste söylediğini vurgulamak için duvardaki "YİYECEK VE İÇECEK YASAKTIR" tabelasını işaret edince Boran kaşlarını çattı.

"Ben kurallara uymam yeşil gözlü."

Beste bunu çok iyi biliyordu...

"Ve solistimiz de Beste Gök olacak!"

Adının söylendiğini duyunca sarsılan Beste, alkışlar arasında onu işaret eden Selin'i gördü. Alkışlar ve ıslıklar odada yankılanırken Beste hafiften utanmaya başlamıştı.

"Solistimiz o olacak! Ona sevginizi gösterin çocuklar!" Selin alkışlayarak anons etti.

Alkışlar daha da yükselince Beste iyice kızardı. İyi ya da kötü, odak noktası olmaktan nefret ediyor, farklı gözler onun üzerindeyken nasıl tepki vereceğini bilemiyordu.

"Teşekkür ederim." Genç kız gülümserken odanın öteki ucundan onu kıskançlıkla izleyen Macide'den habersizdi.

"Bize bir şarkı söyle!" diye bağırdı elinde saksafon tutan bir çocuk.

Ah, hayır.

Bir kız ellerini yalvarırcasına kavuşturarak, "Evet, bize bir şarkı söyle, lütfen!" dedi. "Geçen sefer çok güzel söylemiştin. Seni tekrar dinleyelim!"

Beste iç çekerek alnını kaşıdı. "Şey..."

"Konser provalarına kadar beklemeniz gerekecek," diye araya girdi Baran. "Sürprizi o zaman göreceksiniz. Şu anda size şarkı söyleyemez, sesini dinlendirmesi lazım."

SAVRUK RUHLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin