37.Bölüm : Hala bozuk muyuz?

7.8K 583 62
                                    

Kalabalığa karışan Fikret ablasının işaretiyle yanına gittiğinde Orhan'da Hasret ile gelmiş ve Firuze'ye "Ne oldu abla neden bizi çağırdın?" diye sormuştu. Fikret ellerini iki yana açıp "Ben de aynı şeyi merak ediyordum" deyince Firuze önce müzikleri ayarlayan Mert'e bir işaret çakmış sonra da Neyhan Hanım'dan aldığı yetkiye dayanarak Fikret'in koluna girip "Siz ilk dansınızı yapacaksınız biz de utanıp sıkılmayın diye kardeşimle size eşlik edeceğiz" dedi.


Üçünden de ne bir ses ne de bir tepki gelmemişti. Bu yüzden de Firuze sessizliği bozup "Ee! Hadi ne duruyorsunuz öyle? Gören de zorla evlendiniz sanacak" deyip Fikret ile önden gitti. Fikret'te ne oluyor der gibi omzunun ucundan Orhan ile Hasret'e bakıp mecburen ablasıyla birlikte gidiyordu. Az önce laf mı dokundurdu o? Aslında laf dokundurmakla da kalmayıp bir de herkesi piste topladı iyi mi!


Orhan ile Hasret bunu hiç hesap etmemişti. Aslında şu an burada olan hiçbir şeyi hesap etmemişlerdi çünkü onlara göre nikah kıyılıp aile arasında biraz sohbet muhabbet edildikten sonra bu nikah mevzusu kapanacaktı. Büyütülmeyecekti yani. Ama hiçbir şey düşündükleri gibi olmamıştı.


"Orhan..."

"Efendim?"

"Şey... Ben dans etmeyi bilmem ki"

"Ben de pek sevmem"

"Ne yapacağız şimdi?"

"Bir iki dönüp otururuz. Sen kendini bana bırak ben idare ederim"

"Peki"


Orhan elinden tuttuğu Hasret ile kardeşlerinin yanına geldikten sonra diğer elini de Hasret'in beline koydu ve onu hafifçe kendisine doğru yaklaştırarak dansı başlattı. Birbirlerine bu kadar yakın durmak Hasret'i biraz telaşlandırmışa benziyordu. Orhan'ın yüzüne bakamıyor bir yandan nefesini belirgin bir şekilde almamaya çalışırken bir yandan da ayağına basmamaya dikkat ediyordu.


Aslında fena da gitmiyorlardı çünkü müziğin ritmi son derece düşük olduğu için ayak uydurmakta zorluk çekmiyorlardı. Tabii yine de Hasret'in endişesi gözlerinden okunuyordu. Orhan'da bunu fark etmişti. Hoş bir tebessüm eşliğinde "Bu kadar gerilme gayet güzel dans ediyorsun" deyince Hasret'te ilk defa ürkek bakışlarını ona doğru döndürdü. Aslında bu dediğine inanmakta da biraz zorlanmıştı sanki...


"Beni rahatlatmak için söylüyorsun değil mi?"

"Hayır gerçekte ne düşünüyorsam onu söylüyorum"

"Yani kötü dans etseydim bana kötü dans ediyorsun Hasret der miydin?"

"Öyle demezdim tabii"

"Öyle demezdim tabii"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hasret (Dizi Tadında/Beklemede)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin