Gülümse Yeter

9. Fena Değilmiş

Multimedia: Belinay🌙

Bölüm şarkısı;

Taylor Swift- Delicate 🎤

İyi okumalar ❤

~

Mutfakta kendi kendime şarkı mırıldanarak kahvaltı hazırlıyordum. Tuhaf olan, benim bu saatte uyuyor olmam gerekirken sabahın köründen kalkmış neşeyle kahvaltı hazırlıyor olmam.

"Günaydın." Bakışlarımı kapıya çevirdiğimde bir eli saçlarında olan ve uykulu bir Eray'la karşılaşmıştım. "Günaydın." Dedim onun aksine canlı bir sesle. "Senin şu saatte, cumartesi gününde uyuyor olman gerekmez miydi?" Diye sorduğunda dudağımı sarkıttım. Haklıydı lan.. "Haklısın. Ben de bunu soruyordum kendi kendime 'şu saatte neden uyumuyorsun?' Diye."

Eğilip alt raftan tavayı alırken, "Orada dikileceğine yardım et bari, tabakları çıkar." Dediğimde ofladı. Oflayışını umursamasan tavayı ocağa koyup biraz yağ döktüm ve salamları tavaya dizdim. Kapı çaldığında Eray bana dönüp, "Birini mi bekliyordun?" Diye sorduğunda dudağımı 'bilmem' anlamında büzüp omuz silktim. Kapı çalmaya devam ederken, "Gidip baksana, ben mi bakacağım?" Dedim bıkkınlıkla. Sıkıntıyla nefesini üfleyip kapıya gitti.

"Oo Okii, neler yapıyorsun?"
İçeri giren Utku ve Belinay'a şaşkınca baktım. "Hoş geldiniz," dedim sorar gibi. Belinay, "Yardım lazım mı kanka?" Diye sorup yanıma geldi. "Yok, Eray halleder." Deyip kaşlarımı havalandırarak Eray'a baktım. "Belinay geldi işte, ona yaptır. Ben ne anlarım yemek yapmaktan?" Dediğinde kaşlarımı çattım. "Allah Allah! Yemek isteyen de sensin yapmak istemeyen de. Ayrıca kahvaltılık yapıyoruz, yemek değil." Diye homurdandığımda Utku ve Belinay güldü.

"Kahvaltı yemek sayılmıyor mu kızım, ne farkeder? Hem sen zehirlenmek mi istiyorsun, ne istiyorsun anlamıyorum ki. Annem gibi ikide bir 'Eray onu getir Eray onu ver Eray onu yap' deyip duruyorsun." Dediğinde ellerimi belime yerleştirdim.

"Evlat olsan sevilmezsin sen! Şuna bak, hayırsız!" Diye homurdandım. "Her şeyi benim başıma bırakacağını sanıyorsan yanılıyorsun, beni gıdıklayarak bana istediklerini yaptıramazsın." Diye ekledim. Tek kaşı alayla kalkarken "Öyle mi?" Dediğinde başımı salladım. "Öyle!"

Birden dış dünya ile tekrar bağlandığımda Utku ve Belinay'ın gülerek bizi izlediğini farkettim. Kaşlarımı çatarak, "Ne gülüyorsunuz siz?" Dedim sinirle. Onlar hala gülmeye devam ederken göz devirip arkamı döndüm ve işime koyuldum.

"Yardım etmezsen yemek de yiyemezsin Eray," dedim çatık kaşlarımla. "Sen istemesen de bunu yapacağımı biliyorsun, değil mi?" Dediğinde ben de, "Sen de, itiraz etsen de bunu yapacağımı biliyorsun, değil mi?" Dedim lafına laf olarak. "Zehirlerim seni. Hem yemek yapmayı da bilmiyorsun, neyi neye katacağımı nerden bileceksin ki?" Dedim sırıtarak sesime şüpheli bir hava verirken.

En sonunda pes ederek oflayıp ayağa kalktı. "Sen neymişsin be! Zehirlersin de aç da bırakırsın ama ben bunu sana sormam mı?" Dediğinde kıkırdadım. Yapardı yani ama nys .s

Eray yanıma gelirken arkasına dönüp hala bizi izleyip gülen Belinay ve Utku'ya, "Ne gülüyorsunuz siz de? Merak etmeyin, evlenince sizde de böyle kavgalar olacaktır." Dediğinde Utku, "Siz sevgili bile değilsiniz lan." Deyip tekrar kahkaha attı. Ben de işlerimi bitirirken, "O da Azra'sıyla yapar artık. Ya da hanımcılık yapıp her gün kendisi yapar sonra ailecek zehirlenir giderler." Diye anlatıp gülmekte ona katıldım.

Bizim aksimize o yüzünü buruşturdu. "Ay ne komiksin sen." Dedi alayla. Gülmemi kesip göz devirdim. "Kalkın siz de bir şey yapın, madem geldiniz." Dedi Eray Utku'lara hitaben. İlla bi kabalık yapmalı yani. Utku'nun yüzü düşerken Belinay aldırmadı ve gülümseyerek bana katıldı.