24. Vokalist ve Gitarist

1.5K 94 4
                                    


Bölümü geciktirdim, önceki bölüme görüntülenme az gelmiş de, ondan biraz şey yaptım.

İyi okumalar

~

Bizimkileri geçirip eve geçirdiğimde Okyanus'un hala gitarla uğraşmakta olduğunu gördüm. Hevesli çıkmıştı bu konuda.

Sakince yaklaşıp yanına oturdum ve onu izlemeye başladım. Oldukça ciddi ve sessiz duruyordu, parmaklarıyla telleri tutmaya çalışıyordu ama bir türlü sesi düzgün çıkaramıyordu.

"Yardım etmemi ister misin?" Dediğimde başını kaldırıp yüzüme baktı. Birkaç saniye yüzüme bakıp başını 'evet' anlamında salladığında ona biraz yaklaştım. Ellerini tutup tellerin üzerinde doğru yerleştirmesine yardımcı oldum.

Parmaklarını tellerin üzerine düzgün bir şekilde koyup yüzüne baktığımda beni izlediğini gördüm. Anında gözlerini kaçırdı. Şuan birbirimize çok yakındık, burunlarımız birbirine değecekti neredeyse. Yüzü kızarmaya başlayınca başını eğdi. Bıyık altı gülümsedim bir şey demeden.

"Tamam, şimdi tekrar dene," Dedim birkaç kere başarısız olmasının ardından. Bu sefer denediğinde olmuştu. Gülümseyerek bana döndü. Heyecanla "Oldu," Dediğinde başımı salladım gülümseyerek. "Olacak tabii, çabuk öğreniyorsun," Dedim samimi bir şekilde. "Teşekkür ederim, Eray," Diye mırıldandı. "Önemli değil.." diye mırıldandım onun gibi.

"Neyse, uyuyalım mı?" Diye sorduğunda güldüm. Bu kız aşık olsa olsa uykuya aşık olurdu zaten. "Ne gülüyorsun?" Dedi esnemeye başlamışken. Boş verircesine "Hiç," Dedim ayağa kalkarak. Kalkması için ona elimi uzattım, birkaç saniyelik tereddütten sonra tutmuştu elimi.

Merdivenlerden çıkıp odasının kapısının önünde durduk. Birkaç saniyelik bakışmanın sonunda konuşmayacağını anlayıp ben konuştum. "İyi geceler," Dedim içtenlikle. Dudakları aralandı. "İyi geceler," Deyip birkaç saniye daha yüzüme bakıp odasına girdi.

Adımlarım koridorun başındaki odamı buldu. Odama girip lambamı açtım, rahat bir şeyler giyinip kendimi yatağıma bıraktım. Tavanı izlerken düşünmeye başladım.

Daha ilk gördüğümde 'değişik' dediğim bir kıza aşık mı oluyordum? Bu normal bir şey miydi? Sadece kısa bir süredir tanışıyoruz ve ben.. sanki ona hergün daha da bağlanıyordum..

Acaba şuan o da tavanı izliyor mudur? O da düşünüyor mudur?

OKYANUS'TAN

Üstüme pijamalarımı geçirip kendimi sırtüstü yatağa bıraktım. Ben.. ona bağlandım mı? Ya da.. bu duyguyu bilmiyorum.. Ama onu önemsiyorum, benim hayatımda bir yeri vardı.

Tam da kalbimin ortasında.

Acaba napıyordur şuan? Uyumuş mudur? Düşünüyor mudur? Mesajlaşıyor mudur?..

Bilmiyorum.. Beni ilgilendirmez, umrumda değil. En iyisi uyumak.

-

"Ee, şimdi?" Dedim kucağımdaki gitarla Kaan'ı izlerken. "Ee'si, deminden beri çalmaya çalıştığını tekrar et, seslerin değişmemesine de dikkat," Dediğinde sessizce başımı salladım.

Elimi tellerin üzerinde tutup çaldığımda çok güzel bir ses çıkmıştı ortaya. Tam 1 haftadır bunu yapabilmek için uğraşıyordum! Sonunda oldu! Allah'ım, artık huzur içinde ölebilirim! Tövbe tövbe, sıyırdım iyice..

Koşarak yanımıza gelen Utku'ya dönde bakışlarımız. "Kankiler, Ero bizim gruba gelmek istiyormuş!" Dedi heyecanla. Noluyor lan, kafayı sıyıran sadece ben değilmişim! Eray, noluyor koçum?

Kocaman açılan gözlerimle, "Ben şok. Ben vefat," Dedim Utku'ya bakarken. Yüzüne bir anda ciddi bir ifade yerleşince kaşlarım hafif çatıldı, yanlış bir şey mi dedim yoksa?

"Ben de Migros, Gitmeden almalıyım her şeyi sendeen MİGROOOOS!" Deyip Migros sözünü bağırarak söyleyince kaşlarım tamamen çatıldı, afallamış bir şekilde gözlerimi kırpıştırdım. Dalga mı geçiyordu benimle?

Utku bu, komik esprilerle beraber kusacağınız derecede iğrenç espriler de yapardı. Tıpkı şuanki gibi..

AY NE KOMİKTİ, YARILDIM GÜLMEKTEN, AHAHAH.

(Ne samimiyetsiz gülüş.)

Helin sıçanının gülüşlerinden.

Kesin İpana kullanmıyor. Sağlıksız ve kara gülüşler..

Göz devirdim, konuya dönelim. "Kanka, nolursun beni ölümcül bir hastalığa bulaştırma esprilerinle," Dedim bıkkınlıkla. "Tövbe de kız, ne ölümü! Daha yeğenlerimi göreceğim senden, yok öyle erken ölmek falan," Dediğinde utançla gözlerim büyüdü. Irzına geçcm şimdi knk :)

"Utku!" Diye uyarmamla irkildi. "Affet kanki, utanacağını bilsem demezdim," Dediğinde 'ya sabır' dercesine başımı belli belirsiz salladım.

Odaya birinin girmesiyle gözlerim, kahverengi gözlerle birleşti. "Oo, hoşgeldin kanki," Dedi Utku neşeyle sırıtırken. Pekala, bazen sinir ediyordu ama genellikle güldürüyordu bizi ve grubun en neşeli ve sıcak kanlısı oydu. Grubun küçük çocuğu gibiydi Utku.. Vay be oğluşum, seni de mi sevecektik?

Odada şuan ben, Kaan, Utku ve Eray vardık. Belinay nöbetçi öğrenci olduğu için gelememişti yanımıza. Selen'i zaten biliyoruz, ders çalışıyordur şuan. "Ha bu arada, size yeni esprilerimi anlatmadım ki ben?" Dedi şaşkınca hepimize tek tek bakarak.

Kaan, kaşlarını 'eyvah' dercesine kaldırıp indirirken Eray diğer yanıma oturmuştu. "Bir de dedikodu var elimde," Diyen Utku'yu onun silahıyla onu vurmak amacıyla hemen atladım. "Nerede? Göremiyorum ben," Dediğim an hepsinin bakışları bana döndü. Bak yine şaşırtıcı bir şey görmüş gibi bakıyorlar..

"Utku yaramamış sana," Dedi Eray, dudaklarını bastırıp başını onaylamazca sallarken. Belki. Maybe. Ben zaten sağlam değildim, bi öyleyim bi böyle, üstüne Utku da eklenince Smootie challange yaparken ortaya çıkmış berbat bir içecek gibi duruma düşüyordum.

"Sen şimdilik espri ve dedikoduna ara ver," dedi Kaan, tek elini kaldırdı Utku'ya doğru, 'dur yolcu' der gibi. "Sana gelelim Eray. Hayırdır, bizim gruba gelmeler falan?" Diye devam etti, Eray'a dönerek.

Bu normaldi, grup başkanı oydu ve gruba kimin alınıp çıkacağını bilmesi gerekiyordu. "Nereden çıktı şimdi bu?" Diye devam etti Kaan. "Ne bileyim, sıktı o grup. Hem sizin de birine ihtiyacınız varmış," Dedi Eray omuz silkerek. Açıklaması nedense savuşturur gibiydi.

Araya girerek, "Evet de, sonra bizden de sıkılıp gideceksen gelme bence," Diye ekledim, ardından başımı gitara eğdim. "Azra'yı orada bırakıp gelecek olman şaşırtıcı," Diye mırıldandım dudaklarımı büzerken.

Kim bilir, belki de hileye falan kalkışıyorlardır, sırlarımızı öğrenip orada ötmeye. Eray değil mi bu? Azra haksız olduğu halde onu savunan.. ne bekleyebilirsim ki? Ona güvenmek mi? Ama bu kadar aptal olacağını da.. ne bileyim, sanmıyorum.

"Tamam, bakarız," Dedi Kaan omuz silkerek. Utku, şarkı sözleri olan kağıtları bana getirdi. "Kanka, geçen Belinay söyledi, bu sefer sen söyleyeceksin," Dediğinde başımı sallayıp kağıtları elime aldım.

Elime bir kağıdı alıp şarkıya göz attım. 'Manga- Dursun Zaman'. Başımı kaldırıp; "Kanka, bu şarkı iki kişilik," Dedim Utku'ya bakarken. "Bakayım," Diye atladı Kaan kağıt için elini uzatırken, kağıdı verdim. Elimden alıp biraz baktı, sonra Eray'a uzattı.

"Al bakalım. Bunu Okyanus'la söyleyebilirsen gruba alınırsın."

~

Bölüm sonu :)

Gülümse YeterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin