98. Beraber Yeneceğiz

649 29 6
                                    

Bölüm şarkısı;

Nahide Babaşlı- Anlasana 🎶

İyi okumalar 🎈

~

Ertesi gün sabahtan akşama kadar hasret giderdik Eray'la. Durmadan konuştuk, sohbet ettik. Aramız bir anda öyle bi' düzelmişti ki sanki onca şey hiç yaşanmamıştı. Sanki onca olay sadece bir kabustu..

İlaç kullandığımı biliyor ama sebebini bilmiyordu. Ara sıra konuyu antidepresana çekmeye çalışmıştı. Neden kullandığımı çok merak ediyordu ama tam olarak nasıl soracağını bilemiyordu. Ben de konu bu noktaya geldiği an konu değiştiriyordum, geçiştiriyordum. Ama yarım saat önce karar vermiştim: Bu akşam ona söyleyecektim. İşin ucunda sağlığım vardı. Bir anda kötüleşirse ve eğer bana bir şey olursa kendini çok kötü hissederdi. Her ne kadar anlatmak içimden gelmese de bunu ona yapamazdım..

"Hazır mısın?" Diye seslendi kapının öbür tarafından. "Evet!" Diye seslendim ve çantamı alarak odadan çıktım. Beni görünce gülümsedi ve elini uzattı. Gülümseyerek elini tuttum ve el ele evden çıktık.

Kafeye gelene kadar pek konuşmamıştık. Aslında o konuşturmaya çalışmıştı ama gergin olduğum için kısa cevaplar vermiş, o da anlayış göstererek bir şey söylememişti sonrasında. El ele kafeye girdiğimizde Eray etrafa kısa bir göz attı ve bir masaya doğru ilerledi. Bizimkileri görünce içten bir şekilde gülümsedim.

"Naber küllerinden yeniden doğan çift?" Diye espri yaptı Utku. Tek kaşımı havaya diksem de ciddi kalamayıp güldüm ve yanağını sıktım. "Küllerimiz hala sıcak bebeğim, dikkat et yakmayalım," Dediğimde Cenk 'ooo' sesi çıkardı. Göz kırptım ona. "Nasılsın Canga? İzmir maceralarını kaçırmamışızdır inşallah," Dedim meraklı meraklı. Bir sandalye çekecekken Eray benden önce davrandı. Ona teşekkür edercesine göz kırptım ve oturdum.

"İzmir çok güzeldi. Hiç geri gelesim yoktu ama işte.." diyerek Nur Yerlitaş bakışları attı. Utku burun kıvırdı. "Ay haspam, çıktığı çöplüğü beğenmiyor," Diye homurdandı. Onun bu dediğine güldüğümüz sıra Belinay imayla kaşlarını kaldırdı bana bakarak. Bu bakışı biliyordum.

Aynı anda sırıtmaya başlarken, "Kumsal'la nasıl gitti peki? Çok eğlenmişiniz anlaşılan," Dedi sesindeki muzip tınısını belli ederek. Cenk şaşkınlıkla ona bakarken, "Ne alaka ya?" Dedim masum masum. "İnstagram'ın ciğerini sökmüşsünüz canısı. Sen bizi salak mı sandın?" Dedim meleksi bir ses ve yüz ifadesiyle. Çenemi elime yaslayıp şirin şirin gülümsedim. Suçlulara bile suçunu itiraf ettirecek gülücüğümdü bu benim.

Cenk arkasına yaslanırken Kaan omzunu sıvazladı onun. "Utanmana gerek yok kardeşim, doğal bir şey bu." Dediğinde erkekler kendi aralarında gülüştüler. "Hayırlı olsun o zaman, bacanak oluyoruz desene," Dediğinde bu sefer herkes güldü. Cenk'se şokla bakıyordu hepimize. Vah garibim, çözemedi hala durumu.

"Oğlum saçmalamayın lan! Tamam, Kumsal iyi kız, hoş kız falan ama olmaz yani," Dediğinde anlamayarak baktık ona. "Niye olmasın ki?" Dedi Selen kaşlarını kaldırarak. Cenk utanarak kımıldandı yerinde. Yine sırıtmaya başladık. "Kıyamam lan sana, çocuğum utanıyor!" Diyerek saçını karıştırdı Utku onun. Cenk dudaklarını birbirine bastırarak başını ondan kurtardı. "Ya bi' dinleyin!" Diye yakındı. "O orada, başka şehirde. Ben burada. Ne yani buluşmak için birbirimizin şehrine mi gideceğiz?"

Belinay kafasına geçirdi bir tane. "Salak mısın Cenk?" Diye söylendiğinde Selen hemen, "3391 Kilometre de mi okumadın sen??" Diye şaşkınlık nidaları döktü. Göz devirdim. "Canga bunu öyle bir söyledin ki sanki Kumsal Alaska'da, sen Avustralya'dasın. Bahane bunların hepsi. Daha ilk tanışmamızın 3. Haftasında bana mesafe ilişkilerinin hoş olduğundan bahsetmiştin. 'Eğer birini seviyorsam mesafeyi önemsemem' demiştin," Dediğimde herkes şokla bakıyordu bana. Şirince gülümseyip omuz silktim. "Ne? Hatırlayamaz mıyım?"

Gülümse YeterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin