Sur üflenmişti sanki. Koca meydan kıyamet günü gibi insan seliyle dolmuş taşıyordu. Hesap zamanı gelmiş gibi merakla etrafa bakınıyordu en güzel kıyafetlerini giymiş, takmış yapıştırmış kadınlar, bayram var sanıp meydanın dört yanında kurumuş, verilecek ziyafet için hazırlanan yiyeceklere, tatlılara yutkunarak bakan ve herbir yani rengarenk şenlik alanına çeviren süslerle balonlara bayılan çocuklar ve erkeklere ayrı hazırlanan masalarda mevki, aile ve servet bakımından kademelerine uygun yerlerini almış adamlar doldurup sokaklara kadar taşmışlardı.
Meraklı ve heyecanlı gözlerle düğün için gelen koruma ordularının arabalarının eşlik ettiği pahalı araçlarından inen aşiretlerin önemli adamları ve ağaları ile aileleri geldikçe yolların zihinlerine ve ruhlarına kazındığı saygı ve korku ele geçiriyordu yerel ahaliyi, maraba tayfasını ve avam kademeyi. Ayağa kalkıp, düğmelerini ilikleyerek boyunlarını büküp, kafalarını yere eğerek saygı ve itaat duruşuna bedenleri otomatikman geçiyordu.
Ee eften püften bir düğün değildi bu. Koskoca yedi aşiretin başı Galip ağanın oğlu, ondan sonra en güçlü kişi olan Agit ağanın gözünden sakındığı, gözlerden sakladığı küçük kızıyla evlenmişti. Bir hükümdarın başka hükümdarın iktidarına ortak olması, güçlerinin bir olması demekti.
Güçlü ve köklü aşiretlerin ağaları yerlerini aldıkça merak sırası yeni evli çifte gelmişti. Özellikle gelin hanım merak konusuydu. Agit ağanın herkesten kaçırdığı kızını görebileceklerdi sonuçta. Çarşıya indiği zaman görecek kadar şanslı olanlardan dinleye dinleye bitmeyen güzelliğini bir de kendileri görecekti nihayet. Denildiği gibi insanın kafasında akıl koymayan, nefesinin kesildiğini bile anlamadığın güzellikte miydi gerçekten gelin hanım diye düşünüp, meraktan çatlayacak hale gelmişlerdi.
O yüzden Galip ağa ve ailesinin ardından Agit ağa ve ailesi de gelince heyecanlı kıpraşmalar oldu. Gelin ve damadın gelişi eli kulağındaydı.
Galip ağa yanına Mirza ve Reha'yı alarak ağalarla selamlaşmada giderken karşı tarafta masaları olan Agit ağa da Selim ve Baran'la beraber hareketlenmişti. Dila Sultan, babasının yanında
Baran'ı karşıdan yürüyerek gelirken fark edince kalbi sıkışmıştı. Demek düğünün yüzü suyu hürmetine Agit ağa oğlunun ve gelininin geçici inziva cezasını kaldırmıştı.Dila sultanın gözleri hemen karşı tarafta kadınların oturduğu en öndeki masaya kaymış ve günler sonra burnunda tüten kızını canlı kanlı dünya gözüyle görmüştü. Dilan çok şık sarılı beyazlı bir elbise içindeydi. Siyah parlak saçlarını sımsıkı topuz yaptırmış, büyük görümcesi Sevgi'nin yanında oturuyordu.
Dila sultan kızının zayıfladığını fark etmişti. Ancak sıkıntılı değil mutlu ve heyecanlı göründüğünü fark edince anne yüreğindeki endişesi bir parça rahatlamıştı. Hele ki etrafa merakla bakınan kızının gözleri gözleriyle buluşunca içindeki tüm ağırlıkla daraltan kötücül baskı yok olmuştu.
Dilan'ın bakışlarından arkasında bırakıp gittiği ailesini görmek için duyduğu istek ve özlem bariz belli oluyordu. Annesiyle gözleri buluştuğu an sevinçle irkilmişti kız Hemen akabinde hasretle yanan gözlerine suçluluk ve pişmanlık sinmiş ve mahcup olmuştu.
Kızının gözlerinin dolduğunu ve başını eğdiğini gören Dila sultan ne gidip sarılabilmişti ne yanlarına çağırabilmişti. Dilan gelip sarılmak, dizlerine kapanıp üzdüğü için af dilemek istese de cesaret edememişti. Babası ve abileri gel demeden gelemez, konuşamazdı. Dila sultan da ne kadar isterse istesin kocasını ezip geçecek bir hareket yapmazdı. O yüzden uzaktan uzağa bakmaya bile razı olmuş halde şükrettiler.
Dilan ikinci kez cesaret edip annesine bakınca gülümsediğini gördü . Yumuşamaya başladığını anlayıp kuş gibi hafiflemişti. Annesinin affetmesi yakındı. Özlemle annesinin oturduğu masaya bakınca yengesini gördü önce. Hasretle gülümsemişlerdi. Zümra yanında oturan Ceylan'ı dürtünce iki kız kardeş nihayet gördü birbirine.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Buzdan Kalp
Romansa"Mecbur kaldım. Ben kabul etseydim abimle evlenecektin ama o zaten evli ve eşi hamile. Ikisi de buna dayanamazdı. Evet demeseydim erkek kardeşim mecbur kalacaktı ama deli gibi sevdigi bir kızla nişanlı. Olur demeseydim kız kardeşimi abinle kaçtı di...