Buzdan Kalp

Soğuk Meze

"Babamın cenazesinde servis edilen  sıcak yemekler annemin düğününde soğuk meze olarak yendi.
                   Hamlet- Shakespeare "

Dünyanın en trajik hikayelerinden biridir Danimarka'nın genç prensi Hamlet'in intikam yolculuğu. Çok sevdiği babasının ölümünün sorumlusu olan kişilerden  sıcağı sıcağına intikamını almadan bilge bir örümcek gibi ağını örerek pervasız sinekler gibi uçan düşmanlarını makus sonlarına çekecek baldan tatlı, opyumdan güçlü aperitif  kırıntıları bırakarak ağının tam ortasındaki şölen masasına çeker. Incelikli bir dantel tablo gibi ilmik ilmik intikamını dokuyan genç prensin deliliğin kılıçtan keskin, iplikten ince yollarında kaybolduğuna inanırken günahlarını kahin gibi bildiğine dair şüpheyle ürperir  ihanet etmiş en güvendiği kişiler. Ustalıkla ikinci benliği gibi büründüğü deliliğin hezeyanı olduğuna kanaat getirerek şüphelerinden kurtulup  kendilerini güvende hissederler. Boş kibir, açgözlü tamah ile besledikleri günaha ve ihanete bulanmış  kalpleri, ihtiras ve güç tutkusuyla kana bulanan ruhları ile ölümsüz bir vampir, yenilemez  bir tiran gibi çaldıkları tahtta sonsuza dek hüküm süreceklerini düşünürler. Oysa cennetin yedi kat yukarısı sandıkları krallıkları cehennemin dibidir. Deliren zihnin ermişliğini kılıç gibi kuşanan genç prens ise  tatlı yalanlar, sahte hüzünlerle dolu ninnilerle yatırdıkları   gaflet uykusunda hiç olmadığı kadar kendinde ve uyanıktır.

Oyun içinde oyunla affedilemez ihanetlerini ve günahlarını önlerine serdiği mazisinin en sevdiği ve güvendiği, şimdisinin haini iki can düşmanına  cezasını kendi elleriyle keser. Görkemli bir Tanrı gibi kudretli ve göz kamaştırıcı kocasının koynundan silik bir replikası, sahte imitasyonu  olmaktan öte ederi olamayacak kaynının koynuna giren annesi midir baş düşmanı yoksa abisinin elindekileri hırsız gibi çalıp, uykusunda canını alarak tahtına geçen amcası mı? Babasının  koynundaki yılan annesi mi yoksa kocasının ayaklarına serdiği aşk, bağlılık ve lütuflarla donattığı cennetinin bahçesine gizlice soktuğu  pusuda sinsice bekleyip, en savunmasız anında abisini zehirleyip sırtından vuran  yılan  aşığı amcası mı daha çok hak etmiştir genç prensin karmaları olup, intikam meleği gibi tepelerine çökmesini ?

Belki bunu adilane tartacak bir terazi yoktur. Vicdanda biter belki karar ama vicdansızca, ihanetle elde edilen her zafer kaybedilmeye mahkumdur aslında. Ne ekersen onu biçersin sözü de belki burdan çıkmıştır. Ava giden avlanır da derler. Kukla  oynatıcısı kendinin de kukla olduğunu biri iplerini çekiştirince anca anlar. Pek çok deyim, mecaz, metafor var kullanılacak ama aralarında en denk düşeni hangisi denecek olsa üstat Shakespeare ile    perdeyi açtık yine üstat ile kapatalım.

"Intikam soğuk yenmesi gereken bir mezedir."

****

Orient Continental silindir konilere benzeyen çıkma sütundan yan blokları ve üçgen bir yayılım gösteren mimarisi  ile dünyanın en tuhaf  güzellikteki ilginç binalar   kategorisine  ilk beş arasında girerdi. Dış yapısı neokübik bir tarzda merak uyandırırken otelin içi mimar ve tasarımcı stiller konusunda nasıl bu kadar zıt düşebilir diye düşündürecek kadar uyumsuzdu.

Zaman lobiye adım attığınız anda geriye sarmış, içeri girenler otelin giriş kapısı yerine zaman yolculuğunu mümkün kılan bir portalden geçmiş de şatafatlı  1950'lere gitmiş gibi hissederdi.

Başka bir zaman olsa Zeydan önemli bir müşterisi ile   beş Michelin yıldızlı restoranında gastronomi ziyafeti diye övgüler toplayan yemeklerini yemek, yoğun bir günün ardından kafayı dağıtmak için teras katını komple kaplayan ve cam küreyi andıran tavanından ve tamamı cam duvarlarından dolayı   yıldızların arasındaymış  gibi hissettiren barında bir tek atmak için otele gelmekten mutluluk duyabilirdi ama bugün o günlerden değildi.