In This Life, I Will Be The Lord (NOVEL ÇEVİRİ)

60.Bölüm

Julietta sanki söylediklerimi anlayamıyormuş gibi iri gözlerini kırpıştırdı.

Ah, bu kız açgözlü bir insan değil.

Böylece atmosferi okuyamadı ve Astana'nın sevgilisi oldu ama İmparatoriçe sinirlendi.

Gülümsedim ve onun adına en basit kelimelerle konuştum.

"Gallahan'daki bir giyim mağazasının tanıtım modeli mi?"

"Ne!"

Halkın giydiği hazır giyim olduğu söylense de Lombardiya'da bulunan özel bir şirket olduğu açıkça Gallahan'a ait.

Aynı zamanda bu günlerde İmparatorluk'ta sorun haline gelen bir hazır giyimdi.

Opera sadece soyluları ilgilendiren bir sanat değildir.

Zengin halk aynı zamanda operanın ana izleyicileridir.

Ancak hazır giyimden alınan maaş miktarı kesinlikle diğerlerine göre daha düşüktür.

Julietta başını hızla çevirmeye başlamış gibiydi.

Sessizce ateşe verdim.

"Tabii ki sadece babamın söylediklerini duyduğum için. Ama sponsorluk miktarı oldukça fazla gibi görünüyor..."

Julietta'nın yutkunduğu görüldü.

"Sonuçlar iyi olursa sponsor olmaya devam edebileceğinizi duydum."

"Uzun vadeli sponsorluk..."

Julietta'nın gözleri parlıyor.

Belki de Julietta, İmparatoriçe'nin kullanmadığı mücevherleri veya kıyafetleri zaman zaman çöpe atan sponsorluğundan çok yorulmuştu.

Daha kesin bir desteğe susaması doğaldı.

"Ama Julietta zaten İmparatoriçe'nin sponsorluğunda."

Birisi söyledi.

Tıpkı Lombardiya'nın sponsor olduğu ailelerin başka aileler tarafından desteklenmemesi gibi.

Antik çağlardan beri sanatçıların yalnızca bir sponsorluğa sahip olması bir gelenek olmuştur.

Para harcamayı seven aristokratların yaptığı bir gelenekti.

"Ah, öyle mi..."

dedim pişmanmış gibi davranarak.

"O zaman yapacak bir şey yok."

"Oh hayır!"

Julietta yarı yolda çığlık attı.

Etrafımdaki insanlar dönüp baktıklarında şaşırdılar.

"Sponsorluk hakkında kiminle konuşabilirim?"

Yakaladın.

Dışarı çıkmak üzere olan kahkahayı tutmaya çalıştım ve bir an düşünüyormuş gibi yaptım.

"Şey, bilmiyorum. Babam meşgul gibi görünüyor..."

Sonra etrafıma baktım ve şunu söyledim.

"Ah, işte buradasın. Clerivan!"

Çok gürültülü bir çağrı değildi ama Clerivan hayalet gibi yürüdü.

"Ne oldu Leydim?"

Kendine has soğuk havasıyla yakışıklı olan Clerivan yaklaştığında genç kızın yüzü kızardı.

"Clerivan, işte Bayan Julietta Abino, giyim mağazasının tanıtım modeliyle ilgileniyor."

"Evet?"