In This Life, I Will Be The Lord (NOVEL ÇEVİRİ)

182.Bölüm

Keyifli okumalar☺️🤗

Birçok insanın toplandığı açık hava ziyafet salonu, tek bir konu ile gürültülüydü.

"Güzel değil mi?"

"Sanki yaşıyor!"

Ünlemlerini döken tüm insanlar yeşil bahçenin ortasına bakıyorlardı.

Dallardan büyüyen küçük bir ağaca bakan büyük bir ahşap heykel figürü vardı.

"Alpheo Jean'in itibarını duymuştum ama bu kadar olmasını beklemiyordum!"

"O kadının kim olduğunu bilmiyorum, ama ağaçlara olan sevgisiyle dolu görünmüyor mu?"

"Ama neden bu kadar küçük bir ağaç, yetişkin bir ağaç değil?"

İnsanların heykel hakkında konuşmaya hevesli olduğu bir zamanda.

Lombardiya bursundan düşük rütbeli bir yetkiliyle İmparatorluk ofisinden Lombardiya'ya gelen bir arabacı konağa girdi.

Eski püskü bir kıyafete ve kaba sakallı bir yüz.

İmparatorluk'un her yerinde yaygın olan arabacıyla ilgili tek sıra dışı şey, sağ kolunun gevşek bir şekilde örtülü olmasıydı.

Tak Tak.

Tereddüt etmeden merdivenlerden yukarı çıktı, renkli kıyafetlerle dışarıdaki kalabalığa kayıtsızca baktı.

Ve doğal bir adımla bir kapıya ulaştı.

Lombardiya Lordu'nun ofisiydi.

Nedense, tam silahlı Lombardiya şövalyelerinin bulunduğu kapı boştu.

"Whoho."

Alçak bir iç çeken arabacı kapıyı dikkatlice çaldı.

"İçeri gel."

Ofisin sahibi Lulak Lombardy'nin sesi duyuldu.

Ofise girer girmez, şapkasını göğsünde tutan arabacı derinden eğildi ve başını düzeltti.

"Huh."

İzleyen Lulak güldü.

"Sıradan biri olarak yaşadıktan sonra gerçekten sıradan biri oldun mu?"

"Üzgünüm."

Arabacı garip bir şekilde gülümsedi.

Lulak Lombardy ayağa kalktı ve arabacının omzuna vurdu.

"Uzun zamandır görüşemedik, Gillard Brown. Hayır, artık ailenin yerine geçtiğine göre, sana düzgün bir şekilde Brown Lordu demem gerekecek."

Gillard Brown, şu anda kimsenin aramadığı bir isme acı bir şekilde güldü.

"Ayırdığınız için teşekkür ederim, Lord Lombardy."

"Senin otur."

Lulak hazırladığı çayı bizzat verdi.

Ve Gillard Brown'a yakından bakarak dedi.

"Zor zamanlar geçirmiş olmalısın."

"... Hayatta olduğum için şanslı olduğumu hissediyorum."

Gillard Brown'ın bakışları kesildi ve sağ elinin olduğu yerde kaldı.

Lulak da sahneyi izledi ve sordu.

"Angenas olmalı. Berbat bir iş çıkardılar."

Angenas, Brown ailesinin tüm topraklarını 40 yıldan daha uzun bir süre önce aldı.