Günler,haftalar,aylar ve yıllar birer su gibi akıp geçmişti. Rob'un Klanını terk etmesi ve yeni bir hayata başlaması üzerinden 6 Yıl geçmişti.
Bu süre zarfında hayatında ilk defa kalbini kaptırdığı Anastasia ile evlenmiş ve 1 kızı olmuştu.
Hayatının en güzel günlerini yaşadığını düşünerek kendisinin öncülük ettiği yaşam alanında grurla yürüyor ve çevresinde gördüğü sayısız insana memnuniyetle selam veriyordu.
Bu bölgede Rob bir tanrı gibi görülüyordu. Savaştan kaçan halk onu taparcasına severken en ufak bir hareketini bile hiç düşünmeden takip ediyordu.
Rob 6 Yıl boyunca trilyonlarca Altını bu bölge için harcamıştı, sayısız askeri ve paralı askeri halkı koruması için tutmuştu. Sadece bunları yapmakla kalmamış mini bir şehir inşa ederek yakın bölgede ki şehirler ile antlaşmalar yapmış ve tam bir barış ortamı hazırlamıştı.
6 Yıl önce Adem kıtasının tepesinde ki varlıklardan birisiydi. Bir şeyi istemesi ve ona sahip olması için sadece göstermesi yeterdi.Krallar ve İmparatorlar ona saygılarını göstermek ve onu memnun etmek zorundaydı.
İsteseydi 10 İmparator bölgesinin en güçlü İmparatorluğu olan Ares İmparatorluğunun mülkünü bir gecede yok edebilir yada İmparatoru karısının onu eğlendirmesi için zorlayabilirdi.
İsteseydi İmparatorlukları yıkabilir veya sayısız insanı kendisine köle edebilirdi.
O Babasından sonra Adem Kıtasında ki en güçlü nüfuza sahip olan kişiydi. Emrinde miyarlarca insan vardı . Kasasında hayal dahi edilemeyecek derecede büyük paralar vardı fakat o bunların hepsini idealleri için bir kenara itmişti ve eski hayatına göre basit ve zorluklarla dolu bir hayatı tercih etmişti.
Bütün bu kayıplara rağmen Rob bir defa bile zararda olduğunu düşünmemişti. Aksine ruhu hiç olmadığı kadar huzurluydu. Bir ailesi vardı ve onu seven milyonlarca insan yanındaydı.
Bütün bu sahip oldukları ise onun için yaşama sebebiydi.
Sokaklarda dolaşırken etrafı dikkatlice izliyordu. Her gün rutin bir işlem gibi sürekli olarak çevreyi gezer ver mümkün olduğunca halkı dinler ve onların sıkıntılarıne derman olmaya çalışırdı.
Yıllardır bu maksatla sokaklarda dolaşıyor olsa da son bir yıldır bir kişiden bile memnuniyetsizlik belirtisi görmemişti.
Herkes halinden olabildiğince memnun görünüyordu ve daha da önemlisi şehir tam bir refah içerisindeydi.
Rob uzun zamandır şehri kendi parasıyla destekliyordu özellikle uzun yıllar önce Wor'dan aldığı hazinenin küçük bir kısmını bu yol da harcamıştı ve eğer harcamaya devam etseydi şüphesiz on milyonlarca yıl daha refah içinde herkesi yaşatabilirdi.
Bu imkana sahip olsa bile artık tüketen bir şehirden üreten şehir konumuna yükselmişlerdi.
Mavi Ejderha Klanı'nın varislerinden birisi olmanın en büyük avantajlarından birisi ticareti tam anlamıyla bilmek ve bir ticari deha olmaktı.
Rob bu bilgisini gönüllü ve istekli olanlara anlatmak ve onlara öğretmek için yıllardır kendi kurduğu enstitüde eğitim veriyordu.
Bu eğitimler sayesinde şehrin her bölgesinde kendisi kadar yetenekli bir çok tüccar doğmuştu.
Uzak yerlerden aldıkları ticari malları şehre getiriyor yada şehirde üretilen malları dış bölgelere götürerek satıyorlardı. Bu tüccarlarda Rob'un özel olarak isim verdiği Özgür Şehrin ekonomik temellerini oluşturuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mephisto
FantasyBu kitap bence 16 yaş üzeridir Bu hikaye doğumdan ölüme bir kişinin güç hikayesidir. Bu yolda ölüm,vahşet,katliam,aşk,aile ve daha bir çok şeyle karşılaşacak olan kahramanımızın yolu anlatılıyor. Bir açıklama yazmam için yoğun talep geldi. H...