Konuşma cümlelerinin hangi işaretle yazılması gerektiğini biliyorum pek sevgili ve bilgili arkadaşlarım. Bütün hikayelerimi cep telefonu ile yazıyorum, (') bu işaret, klavyede daha kolay bir yerde. Yüksek müsaadenizle kolay olanı tercih ediyorum. Bazı kelimeler otomatik düzeltmeyle geliyor, laptoptan yazmadığım için de hatalı kelimeler altı çizili çıkmıyor, görmedikçe düzeltemiyorum, tek tek anlatmayayım.
Tamam siz de (yapanlar için söylüyorum) doğrusunu biliyorsunuz, anladım hatta bu çok güzel, bilin ama bana da cahil muamelesi yapmayın :)
Ben sizi yormamak için elimden geleni yapıyorum siz de beni yormayın olur mu, özellikle Z kuşağı ve sonrası :)
Lütfen :) 🙏
Anlaştıysak, keyifli okumalar 🧡
🎈
Hayata dair planlar yaparken, aslında hayatın çoktan bambaşka bir plan yapmış olması beni artık şaşırtmıyordu.
Ben gideceğim yolu hızla yolu bitirmek için bisikletimle giderken, planlarımda düşmek yoktu ama düşmem için gereken düzenek önceden hazırdı.
Tavuklar!
Bundan sonra favori çorbam şehriyeli tavuk, favori yemeğim fırında tavuk, favori fast food ürünüm tavuk dürüm, favori kahvaltı çeşidim omlet, favori tatlım tavuk göğsü olacaktı. Kindarlıksa kindarlık!
Kaldırımda açan, köksüz ama her türlü tehlikeye hazırlıklı çiçekler misali, olduğum yerde hareket etmeden oturuyordum bir süredir.
Nasıl düştüm ama?
Yarım saat sonra, dibimin düştüğü -ki düşmek huyumdur, klasik araba önümde durdu ve Teoman hızlı adımlarla arabadan inip yanıma geldi. Takım elbiselerine bakılacak olursa işten geliyordu. Üzerindeki kıyafetle düğünden de geliyor olabilirdi, o ayrı bir konu.
Bazı kahramanlar pelerin takmaz,takım elbise giyer.
Halihazırda oturduğum için, eğilip bir dizini yere koyar gibi durdu ama koymadı ve benimle aynı hizaya gelip ona bakmamı sağladı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
'Ne oldu? ' diye sordu sesindeki telaşı gizlemeye gerek duymadan.
'Yıldız gibi kaydım, umarım dilek tutan olmamıştır.' diye kıkırdadım.
Teoman tebessümle bana bakarken elimi tuttu ve avucumun içindeki yaralara baktı.
'Güzel kaymışsın, biraz sakarız galiba?' diye sordu.
Başımı iki yana sallayıp, külliyen inkara niyetlenmiştim. O elime üfleyince gözlerimi kapatmayı tercih ettim. Aksi halde inkarımın yalan olduğu gözlerimden okunurdu. Sakarız ama bütün bunlar evrenin bana oynadığı oyunun tuzakları sonuçta.
