120. Bölüm - Yamalı Kardeşlikler

3.3K 418 387
                                    

Merhaba,

Keyifli okumalar 🧡

🎈

"Bu şehrin sokaklarında
Taşlarında eskidi gençliğim,
Kaldırımlar arasında
Aykırı açan çiçektim."

Kulaklıklarımı kulağıma daha fazla bastırdım. Birbirine dolanmış kabloları açmaya gerek duymuyordum. Dış dünya ile bağlarımı kesiyordu ya, yeterliydi benim için. Bırakalım kablolar ayrılmasın, birbirine karışarak sarılsın istedim. Düğüm düğüm olsunlar, arasına ben dahil kimsenin elleri değmesin istedim.

Üşengeçlikle alakası yok.

Kasım ayının ortasına kadar iki hafta boyunca yağmur yağdı. Son bir yılda en çok yağmurun geçtiğimiz iki haftada yağdığını söyleyebilirim, bunun için meteoroloji ile ilgilenmeme gerek yok. İçimdeki yağmurların meteorolojiyle ilgisi de yok.

Aslı, Onur'un bininci kapımıza dayanışına daha fazla karşı koyamadı ve Güneş'iyle birlikte evine döndü bir kaç gün önce. Onur'a zaafı var, en başından bu yana hep vardı.

En çok kime düşkünsek, en büyük yarayı o açıyordu işte. Sırtımızdan bıçaklayanın eline bıçağı kendimiz vermedik mi sahi?

Onur adam olur mu bilmiyorum...

Bir şey olur o kesin ama Aslı'nın konuşmalarına bakılırsa, bir dahaki sefere eve dönmemek konusunda kararlı. Ön yargılı değilim, genelde hep öyle olunur. Kararlı olunur. Asla denir, mümkün değil denir ve asla denen ne varsa mutlaka yapılır.

Ben mesela, Asla asla deme cümlesinin ne anlama geldiğini bu yaşımda anlıyordum. Asla yapmam dediğim her şeye elimde bayrakla en önde gidiyordum.

Güneş'in babasız büyümesinin onun üzerinde yaratacağı travmaları bilmesem, Aslı'ya bir gelecek vaadedebilsem onları göndermemek için elimden geleni yapardım. Sadece, her zaman yanlarında olacağımı söylemekle yetindim. Elimden gelen bundan ötesi değildi. Kendime ne vaadedeceğimden dahi haberim yoktu malum. Dibini görmediğim kuyunun içinde Aslı'ya hayal satmamıştım. Kendi bir hayal kurup gerçekleştirmek isterse, yanındaydım.' Oo boş hayal mi, hadi peşinden koşalım Ahu. ' diyen iç sesime rağmen yanındaydım.

Onur adam olur mu gerçekten bilmem ama bir dilek hakkımı da onun için harcayabilirdim. Güneş için. Dilerim ki Onur artık Onur'lu olsun.

Beni soracak olursanız çok iyiyim. Yalan değil. Mavi Maraş'la yaptığım görüşmenin üzerinden iki hafta geçti. Sanki biraz rahatladım.

Önce bütün derdimi çöp torbasına doldurup başkasının kapısının önüne bırakmışım gibi gelse de, bedava değil ya sonuçta dedim. Para karşılığı çöp topluyordu kadın sonuçta.

Parayla dert dinlenir cümlesinin diploma almış hali bu psikologlar.

Okulda bir vize telaşıdır sürerken, stajlarımız yüzünden ders çalışmalarımız sekteye uğruyordu. Benim değil, benimkilerin. Ağlana sızlana gidiyorlardı bayıldıkları iş yerlerine. Şahsen Emine teyze ile çalışmaktan memnundum. Pek fazla ders çalışma gibi bir ihtiyacım da olmadığından, iyi olmamam için bir neden yoktu.

Kendi yağımızda kavrulurken, Yaprak hiç söylenmeden kalfalığına devam ediyordu. Öyle hiç söylenmiyordu ki, konuş demesem konuşmuyordu bile.

Eliz Hanım bir defa gelmişti biricik kızına göz atmak için. Benden de özür dileyip gitmiş, bir de çanta hediye etmişti. Vallahi umrumda değildi, özür dilemese de olurdu ama yine de tamam dedim. Büyüklük bende kalsın.

SONRA SEN GÜLDÜN (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin