Merhaba,
Keyifli okumalar :) 🦋
🎈
°
Kimseyi affedemeyenler, en çok kendine küsenlerdir.
°🎈
Odamın ışıkları söndüğünde, kalbimde yanan ışık, kibrit çöpü kadar aydınlatıyordu içimi. Titrek ama güçlü.
Böyle zamanlarda kendimi Charmander'e benzetiyordum.
Charmander'i bilir misiniz?
Pokemon çizgifilminde, kuyruğunda ateş yanan turuncu Pokemon. O bütün gücünü kuyruğunda yanan ateşten alıyordu.
Bir kaç bölümde, Charmander'in küçük alevinin sönme tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını hatırlıyorum, zaman zaman benim içimdeki ateşin de sönmek üzere olduğu anlar oluyordu.
Onu, sahibi Ash kurtarırdı her seferinde, küçük ateşi canlanıp eski alevli haline dönerdi. Beni, bazen annemin kadife sesi, bazen babamın bir tatlı dokunuşu, bazen de kardeşlerimin gülüşü kurtarırdı.
Bazen ben. Kendim, kendimi.
O kuyruğundaki küçük alevden, kocaman alev topları çıkarıp düşmanla savaşan turuncu pokemonu kendime benzetiyordum çünkü, ben de gücümü içimi aydınlatan, zaman zaman ürkek bir hale bürünüp, sönmeye yüz tutsa da, benden vazgeçmeyen küçük ışıktan alıyordum.
Hayatım çizgifilm değildi, ben Pokemon değildim. Dünyadaki kötü insanlar Roket Takımı kadar aptal değildi.
Bunu öğrendiğimde, mahallede yaramazlık yaptığım, insanları canından bezdirdiğim yaşlardaydım.
Oyun oynadığım yaştaydım demiyorum, dikkatinizi çekerim.
Etrafta olup bitenleri gözlemlerken aslında herkese bir rol veriyordum içimden, gizli gizli.
Mesela, hurdacı Cemal abinin evine gelen haciz ekibindeki gözlüklü, göbekli amca kötü adamdı. Cemal abiyi, karısını ve küçük oğlunu ağlatıp, zaten kullanılacak bir tarafı olmayan eşyalarını götürmüştü.
Oğlu Mustafa çok ağladı diye, mahalleli hacize bir çare bulana kadar bir hafta boyunca bizim eve götürüp televizyon izlemesine izin verdiğim yetmiyormuş gibi, bir de sevmediğim bir ton çizgifilm izlemek zorunda kalmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SONRA SEN GÜLDÜN (Tamamlandı)
HumorHayat yapbozundaki eksik parçayı arayan Ahu'nun güldüren hikayesi 🐟 Büyüyoruz ve bu umrumuzda değil. 🎈