Yaz Yağmuru (+18)

Bazı Aşklar Yarım Kalmalı..

Öncelikle selam.. Kısa bir ara vermiştim ama şimdi yeniden buradayım. Ve altta bir takım açıklamalarım var, sonrasında bölüme geçebiliriz. (Okuyun pls)

İlk olarak Alya'nın olduğu sahnelerde "anlatmak, söylemek" gibi fiiller kullandığımda işaret dilinden bahsediyor olucam, bunu her seferinde dile getirmek istemiyorum, o yüzden haberiniz olsun. Ve o konuşmaları italik yazıcam.

Başlıyoruz. ______________________________________

Kızlar Arda'nın söyledikleriyle birlikte aptal aptal bakışmaya başladıklarında elimi kaldırıp Arda'ya durmasını işaret ettim ve "Bir dakika ya.." dedim kaşlarımı çatarak. "Benimde söyleyeceklerim var belki..? Alya benim odamda yatabilir, sen dur şöyle.."

Arda tepkime şaşırmış mıydı bilmiyorum ama yüz ifadesinden ne hissettiğini anlayamıyordum. Yalnızca Alya'ya dönüp yine işaret diliyle bir şeyler anlattı ama Alya iki yana salladı kafasını bunun üzerine.

Sanırım burada uyumak istemiyordu..

Arda tekrar bana döndüğünde "Biraz daha bekleyebilir sanırım.." dedi Alya için. "Seni dinliyorum."

Ona anladığımı belirtircesine kafa salladıktan sonra söyleyeceklerimi bir kaç saniye düşünüp öyle başladım konuşmaya..

"Öncelikle, sana karşı öfkeli ve kırgınım ama bu duygularımın beni ele geçirmesine izin vermeden, düşünerek söylüyorum bunları, bil istedim. Sana inanıyorum. Seni sevdiğim ve bu sevginin büyüsüne kapıldığım için değil, samimiyetin bana geçtiği için sana inanıyorum. Bu yüzden seni yargılayamam.. Yani üstündeki sorumluluk, verdiğin söz, koruman gereken birileri.. Ne bileyim, bunlar gerçekten zor şeyler ve, bir yanda da aşk olduğunu söylediğin duygu varsa, insan ne yapacağını bilemeyebilir cidden. Ama bunlar seni suçsuz yapmıyor Arda.. Beni öyle çok üzdün ki, tahmin edebileceğini düşünmüyorum gerçekten. Üstelik yalnızca beni değil, kendi arkadaşlarını, benim arkadaşlarımı da üzdün aynı şekilde.. Biliyorum bunu isteyerek yapmadın ama sonuç olarak bunu yaptın, ve eminim ki özür de dileyeceksin ama.. Özür dilemeni istediğim biri daha var. Arkadaşlarımız bizim hatalarımızı görmezden gelebilir belki ama Ömer.. Ona karşı davranışın hiç hoş değildi. O yüzden Ömer'den de özür dilemeni istiyorum.."

Konuşmam bittiğinde Arda gözlerini düşünceli bir şekilde üzerimde gezdirmeye başladı ve muhtemelen Ömer'in kim olduğunu düşünüyordu. Sonrasında hatırlamış olmalı ki derin bir iç çekip gözlerime bakmadan kafasını salladı ve "Tamam.." dedi yalnızca.

Aslında, Ömer'in kadınlardan hoşlanmadığını bilse bunu zaten yapardı muhtemelen ama ben bilerek söylememiştim öyle olduğunu.

Çünkü her iki türlü de yaptığı yanlıştı ve ben bu şekilde özür dilemesini istiyordum.

Ki düşündüğümün aksine Arda bu söylediğime ters bir tepki vermek yerine "Tamam.." demişti yalnızca. Dileyecekti yani..

Ve ona belli etmemeye çalışıyordum ama böylesine mahcup ve sessiz durması içimde ona duyduğum hoşlantıyla harmanlandığında ciddi anlamda kalbim sızlıyordu ve sımsıkı sarılmak istiyordum ona ama yapamazdım.

Söylediğim gibi, ona hak veriyordum çünkü.. Ama bu beni üzdüğü gerçeğini değiştirmiyordu ve her ne kadar gönlümden öyle geçse de onu bu kadar kolay affetmemem gerektiğini biliyordum..

Biraz kendimle baş başa kalmam lazımdı sanırım..

Arda'nın tamam diyişinden sonra etrafta kısa sürelik bir sessizlik olunca Arda yine aynı şekilde iç çekip Alya'nın elini tuttu ve "Neyse.." dedi aynı ses tonuyla. "Özür dilerim tekrar.. Telafi etmek için elimden geleni yapıcam, merak etme. Biz gidelim artık.."