Düzelicez İnşallah Be

9.9K 439 130
                                    

______________________________________

Fatih'in dudaklarından dökülen her bir sözcük soyut bir kurşuna dönüşüp kalbimin en derinine saplanırken "Ne?" dedim şaşkınlık dolu bir sesle.

Buket burada mıydı? Yine mi..?

İyi de ne işi vardı bu apartta? Ne diye dönmüştü geri..?

Her şeyden önemlisi, bu grup mevzusu nereden çıkmıştı şimdi?

Düşüncelerimle birlikte zar zor yutkunduğumda "Söyledim işte Alaz!" dedi Fatih. "Yemin ederim bu şeytan mahveder her şeyi.. Size bulaşmadan gidin."

O an gerçekten beynim çalışmaya ara vermişti sanırım çünkü asla odaklanamıyordum Fatih'in söylediklerine.

Evet Buket gerçekten kötü niyetli biriydi ama bu kadarını yapar mıydı? Şu, grup mevzusu.. Kendi yaptıklarını görmezden gelipte anlatır mıydı ki bunu??

Bana kalırsa hayır, yapamazdı. Yani yapmamalıydı! Ama kestiremiyordum şuan..

Tek bildiğim Beren bunu öğrenirse her şeyin berbat olacağıydı..

Daha yeni başlayan ilişkimiz saniyesinde biter, yüzüme bile bakmazdı Beren!

Ve şöyle bir durup düşününce, ben bunu hak ediyordum da ama.. Olmamalıydı işte! Yaptığımız iğrenç bir şeydi ama ben zaten istememiştim bunu.

Ve her şeyden önemlisi, şuan Beren'i seviyordum! Ona karşı gerçekten akıl almaz bir sevgi besliyordum ve şu haberi alana kadar da çok mutluyduk ama, şimdi değişmişti durum.

Bitmiştim ben..

Sahi, ne bok yiyecektim??

Beren'i kaybetmeyi asla ve asla istemiyordum fakat Fatih'in dediği gibi gidemezdikte bir anda.

Ayrıca bu durumu ondan saklayamazdım da.

En iyisi söyleyip kurtulmaktı.

Yani, kurtulabilirsem.. Yok, yok! Öyle de olmazdı ki!

Beren böyle bir şeyi öğrenirse soğurdu benden.. İğrenir, hatta nefret ederdi!

Hay aklımı sikeyim ya! Ben niye Fatih'le Çağan'a uyup böyle bir şey yapmıştım ki..?

Ellerimi stresle saçlarımın arasından geçirdiğim sırada Beren'in sesiyle sıyrıldım düşüncelerimden.

"Fatih.. Hoşgeldin, bir şey mi oldu? Kötü görünüyorsun sanki.."

Fatih'e bunları söyledikten sonra bana döndü bakışları ve yüzümde nasıl bir ifade varsa artık, daha da telaşlanıp "Alaz.." dedi bu sefer. "Ne bu haliniz ya, bir şey mi oldu!?"

Onu daha fazla telaşlandırmamak adına kafamı iki yana sallayıp "Önemli değil, merak etme.." desem de o kadar basit değildi mevzu. Fatih'e gitmesini işaret edip kapıyı kapattıktan sonra hala merakla bana bakan Beren'e dönüp "Yani, önemli mi bilemiyorum aslında.." dedim. "Buket tekrar gelmiş."

Önce sustu bir kaç saniye. Sonra bana doğru yaklaşıp ellerini göğsüme koydu.

"Yaptığı şeylere rağmen mi..? Hani bizle işi yoktu, sevmiyordu bizi? Neden gelmiş??"

O an, bu soruya bir cevap veremedim. Yaptığı şeyler bu kadarla bitmiyordu çünkü.. Ve ben ne diyeceğimi bilemiyordum.

Beren benden bir cevap alamayınca gözlerimdeki gözlerini göğsümde duran ellerine indirip "Bir de.. Atakan'la olan olayı var tabi.." diye ekledi. "Melis onu tekrar görürse kesin öldürür! Hangi yüzle geliyor..?"

Yaz Yağmuru (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin