Başlığı Olmayan Çok Güsel Bi Bölüm

11.8K 486 217
                                    

Önceki bölümde yarışmayla ilgili bazı kafa karışıklıkları olmuş, açıklayayım. Masada 4 kase yoktu arkadaslar.. Her kişi için ayrı ayrı dört kase vardı. (Toplam 16 kase, yıkayana gecmis olsun) Hepsi en beğendiğini seçiyordu, o yüzden Beren 2 oy aldı. Ve.. Evet, melis hiç oy alamadı :/

Anlaşıldıysa bölüme başlayalım..
______________________________________

Oturduğum sandalyeden ağır ağır kalkarken gözlerim hala Arda'nın üzerindeydi ama o bakışlarını benden çekip Alaz'a çevirdi ve elini omzuna koyup "Tebrik ederim.." dedi tok bir sesle.

O an yarışmayı kaybettiğimize değil de, Arda'nın yaptığı çorbayı bulamadığıma üzülüyordum açıkçası. Üstelik o kadar da havaya girmiştim..

Ben orada öylece durup Arda'yı izlerken diğerleri de Alaz'la Beren'i tebrik edip duruyordu ve Arda da benim ona baktığım gibi bakıyordu olup bitene.

Tebrik faslı bittiğinde Alaz heyecanla bize dönüp "O zaman biz apartımıza gidebiliriz.." dedi sırıtarak. "Değil mi?"

Tuğra'ysa onun bu tepkisine gülüp "Oğlum ne bu acele?" dedi. "Daha pizza yiyeceğiz.."

Çağan kaybettikleri için üzgün olsa da öyle değilmiş gibi görünmeye çalışıp "Aynen.." dedi Tuğra'ya. "Üstelik enayi parası.."

Sonra dik dik ona bakan sinemi fark edip "Sana demedim.." dedi ellerini kaldırıp. "Diğer üçü. Siz değil hanımefendi.."

Sonra hepsi gülüşmeye başladı.

Alaz ise Tuğra'nın bu teklifine rağmen omuz silkip "Bizimkini aşağı yollayın." dedi. "Kendi apartımız varken burada yüz kişi sıkış tıkış oturmicaz herhalde.."

Beren Alaz'ın hemen havaya girmesine kıkırdarken bende hafifçe gülümsedim ve sonrasında ikisi de alt kata indiler vakit kaybetmeden.

Arda da tek başına balkona çıktı onlar gidince.

Diğerleri kendi aralarında kazanıp kazanamama tartışması yaparken bende Arda'nın peşinden balkona çıktım ve o balkon demirine yaslanıp etrafı seyrederken arkasından yaklaşıp kollarımı karnına doladım ve "Özür dilerim.." dedim mahcup bir sesle.

Karnına denk gelen elimi tutup beni önüne çekiştirirken "Neden?" dedi ama nedenini biliyordu zaten.

Omuz silkip "Ne bileyim.." dedim aynı ses tonuyla. "O çorbayı sen yaptın sanmıştım, çünkü güzeldi gerçekten.. Ama.. Yani, bilmiyorum.."

Ben ne diyeceğimi bilemeyerek kem küm ederken Arda çenemi tutup dudağımın kenarına bir öpücük bıraktı ve hafifçe gülümsedi.

"O çorbayı ben yaptım zaten.."

Gözlerim şaşkınlıkla aralanırken "Ne?" dedim anlamayarak. "Nasıl yani?"

Bu sefer omuz silken Arda'ydı.

"Beren ve Alaz'ın kazanması için olaya biraz hile karıştırmış olabilirim.."

Arda'nın kolları belimi bulurken ben hala şaşkınlık içinde gözlerimi kırpıştırıyordum.

"Sen ciddi misin?"

"Evet.."

Kollarımı göğsüne koyup ona biraz daha yaklaşırken "Neden ki?" dedim merakla.

Arda bu sorumu gözlerime bakarak cevapladı.

"Çünkü.. Bilmem. Baş başa kalmaları gerektiğini düşündüm. İkisi de fazlasıyla utangaç ama birbirlerine nasıl baktıklarını biliyorsun.. O yüzden.." Biraz duraksayıp dudaklarını dudaklarıma yaklaştırdı. "Onlar için böyle bir ortam yaratmamız güzel bir ilişkinin başlangıcı olabilir.. Ben seninle herkesin içinde bile yalnızım zaten.."

Yaz Yağmuru (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin