Yaz Yağmuru'nun final bölümü sizlerle.. ______________________________________
~İki gün sonra, Elçin'in anlatımıyla~
2 gün.. Koskoca gibi görünen, ama su gibi akıp giden iki gün. Öyle çabuk geçmişti ki..
Ağlamamak için alt dudağımı ısırırken Arda'nın bagaja yerleştirdiği çantalarla bakışıyordum. Direkt olarak ona bakamıyordum, çünkü baksam kendimi tutamazdım, biliyordum. Onu gerçekten çok özleyecektim..
Buraya ilk geldiğimizde, onlar bizden bir kaç gün önce gelmişlerdi aparta ve şimdi de bizden bir kaç gün önce dönüyorlardı evlerine. Çünkü aparta genelde 2 veya 4 haftalık ödeme yapıyordu herkes. Onlar da öyle yapmıştı. İsteseler biraz daha kalabilirlerdi tabi ama, hayat her zaman bizim istediğimiz gibi devam etmiyordu. İşleri vardı hepsinin. Onları bekleyen aileleri, okulları, belki meslekleri.. Her neyse işte. Tatil bitmişti, ve eve dönüyorlardı artık.
Melis ve Beren benim aksime kendilerini tutmuyorlardı. Her ikisinin de gözleri kızarmıştı ağlamaktan.
Her ne kadar beyler bizi teselli edip "Ölmüyoruz kızlar, eve dönüyoruz altı üstü.." deseler de biz dinlemiyorduk onları. Sonuçta gidiyorlardı işte. Ve ev dedikleri yer Allah bilir kaç kilometre ötedeydi..
Nihayet valizleri yerleştirme işi bittiğinde Arda bana yaklaşıp gülümseyerek baktı yüzüme. "Ağlamayacaksın, değil mi?"
Kafamı hızlıca iki yana salladım ama bir damla yaş çoktan firar etmişti gözlerimden. Zar zor yutkunurken sımsıkı sarıldım ona.
"Seni çok seviyorum.."
Ağladığım için sesim boğuk çıkıyordu ama Arda'nın beni anladığını biliyordum. Saçlarımı öpüp "Ben de seni sevgilim.." dedi fısıltıyla. "Hem de çok seviyorum.."
Bu söylediklerine mutlu olmam gerekiyordu sanırım ama daha çok ağlamaya başladım.. O kadar duygu yüklüydüm ki şuan!
Ben onun kollarının arasında hıçkırırken "Böyle yapma ama.." dedi Arda. "Vallahi üzülüyorum lan!" Sonra ikinci kez öptü saçlarımı. "Eskişehir'e döndüğünde oraya geleceğim, tamam mı?"
Kollarının arasından geri çekilirken kafa salladım söylediğine. Gelir miydi? Gelirdi.. Ama kim bilir ne zaman?! Nasıl dayanacaktım ki o zamana kadar..?
Melis'in söylediği şeyle bu düşünceleri bir kenara bıraktığımda yavaşça ona döndüm. Hala açık olan bagajdaki valizlerden birini gösteriyordu Atakan'a. "Aslında ben onlardan birine sığarım biliyor musun?"
Bu dediğine hepimiz gülsekte o ağlıyordu. Salak kız, ne çok seviyordu Atakan'ı..
Onun gibi gülmeyip ağlamaya devam eden diğer kişi ise Beren'di. Alaz'a sımsıkı sarılmış, öylece gözyaşı döküyordu ve dakikalardır yapıyordu bunu. Dakikalardır sarılıyordu çocuğa..
Alaz da hiç şikayetçi değildi bu durumdan. O da Beren'e sımsıkı sarılmış, bebek kokusunu içine çekiyordu dakikalardır. Sanki onu bir daha koklayamayacak olmaktan korkar gibiydi.. Kokusunu aklına kazımak istiyor gibi..
Sonra geri çekildi ve bir şeyi yeni fark ettim. O da ağlıyordu. Erkeklerden tek ağlayan kişi Alaz'dı..
Sanırım diğerleri de bunu fark etmişti çünkü hepimizin ağzından aynı anda bir "Yaaa.." nidası döküldü. Çok tatlılardı.. Ama vedalar acımıyordu kimseye..
Aramızda ağlamadığına şaşırdığım tek kişi Sinem'di. Neden ağlamıyordu bilmiyorum ama ağlamıyordu işte. Üzgün görünüyordu ve Tuğra'ya sımsıkı sarılıyordu ama tek damla göz yaşı yoktu yüzünde. Sonradan fark ettim sebebini..
Ağlamıyordu çünkü Tuğra'nın gidişine üzülmekten çok gittiğinde yanında olamayacağının endişesini taşıyordu. "Ya ben yokken başka kızlar musallat olursa sevgilime?" diye çalışıyordu aklı. Bu kız yemin ederim deliydi.
Rüya da ağlamıyordu ama ona şaşırmamıştım, ağlamasını beklemiyordum çünkü. Çağan'la olan ilişkisi henüz çok çok yeniydi ve onlar duygusal değil de tartışmacı bir çiftti daha çok. Birbirlerini seviyorlardı ve özleyeceklerdi, buna emindim ama ağlamazdı ikisi de. Onlar dövüşerek anlaşıyordu.
Ama açık konuşayım, Ömer'in ağlayacağını düşünmüştüm.. Çünkü o ablası gibi değildi, daha duygusal, daha ponçikti ama kendini tutuyordu sanırım. Üstelik utanıyordu da.. Fatih'le doğru düzgün sarılmamıştı bile..
Nihayet vedalaşma faslı bittiğinde beylerin hepsi arabaya doluştu isteksizce.. Ha bir de, Alya tabii.. Hatta o herkesten önce binmişti.. Arabanın hareket edişini ve gözden kayboluşunu ıslak bakışlarımızla izledik..
Onlar burada, üst katımızda kalırlarken her şey çok güzel, çok eğlenceliydi ama aramızda mesafeler varken nasıl olacaktı merak ediyordum.
Çok alışmıştık hepsine.. Şimdi uçsuz bucaksız bir boşluğa düşmüş gibiydik hepimiz.
Daha fazla oyalanmadan aparta çıktığımızda Rüya ve Ömer de geldiler bizim aparta. Bizim apart diyorum, çünkü artık kızlar apartı-erkek apartı diye bir şey yoktu..
Üst katımız bomboştu.
İçeri girip kendimizi koltuklara attığımızda hepimiz oldukça keyifsizdik ve çıt çıkmıyordu kimseden. Sessizliği bozan Melis'in anlamsız sorusu oldu.
"Şu anda ne kadar uzaktadırlar..?"
Ona göz ucuyla bakıp iç çektim. "Henüz pek uzak sayılmazlar."
Bana kafa salladı ama bakışları duvardaki saatteydi. "Ama bir kaç saat sonra çok uzakta olacaklar.." Sonra ıslak yanaklarını silip yutkundu. "Nedense içimde kötü bir his var."
Hepimiz ona çatık kaşlarımızla baktığımızda "Ne gibi?" dedi Rüya merakla.
Melis yalnızca omuz silkti.
"Bilmiyorum.. Atakan'dan uzaklaşmak bana hiç iyi gelmiyor. Ondan uzak kalmaya bir gün bile dayanamam." Duraksadığında bu sefer yüzüme bakıyordu. "Ve sanki.. Öyle hissediyorum, bilmiyorum. Atakan'ı bir daha göremeyecekmişim gibi.." Nefes alışları hızlandığında elini kalbine götürüp hüzünle konuştu. "Onu tekrar göremeden ölürsem diye çok korkuyorum.."
______________________________________
Evett.. Yaz yağmurunun finaline gelmiş bulunmaktayız.. Bu şekilde bittiği için üzgünüm ama sizin istekleriniz doğrultusunda Yaz Yağmuru'nun devamı niteliğinde yeni bir kitaba başlayacağım.
Önizlemesi ise şu şekilde:
Henüz ilk bölümü ne zaman yayınlarım bilemiyorum ama yayınlamadan önce panomda belirtirim muhtemelen..
Aynı zamada yeni kurgum "Bella Vista"nın da ilk iki bölümü yayında. Yaz yağmuru gibi +18 bir kurgu, ona da göz atabilirsiniz.
Beni seven ve destekleyen herkese çoook ama çok teşekkür ediyorum. İkinci kitapta görüşmek üzere. HAYDİN BB<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaz Yağmuru (+18)
ChickLitBu kitap ağır cinsellik içerir, rahatsız olacaklar okumasın lütfen!! Ayrıca kitabı can sıkıntısından yazdığım için yazım kurallarına dikkat etmicem. Edebi bişey beklemeyin. Günlük ağızla yazılacak. Konusu🏖️ Kız kıza tatile çıkan 4 arkadaşın kendile...