Öhm

10.9K 326 53
                                    

______________________________________

Söylediğim cümlenin Arda'yı deli edeceğini biliyordum ama bir anda belimden kavrayıp beni yüz üstü çevirdiğinde bu hareketini beklemediğim için ufak bir çığlık çıktı dudaklarımın arasından.

Ardından hemen dudağımı ısırıp bastırdım sesimi.

Arda tahrik edici bir fısıltıyla "Ceza mı istiyorsun..?" diye sorduğunda az önce bunu söyleyen ben olmama rağmen biraz tırsmıştım şimdi.

Gerçi, bana zarar vermezdi, canımı bile isteye acıtmazdı tabi ama.. Yine de bu kadar azgın olması kalbimin deli gibi çarpmasına sebep oluyordu.

Ama "Hıhı.." dedim minik bir mırıltıyla. Ne olursa olsun, Arda'ya sonsuz güveniyordum çünkü. Nedenini bilmiyordum ama bu böyleydi işte. İçimde bir yerlerde bir ses ona güvenmemi söylüyordu ve bende güveniyordum.

Arda verdiğim cevaptan memnun olduğunu belirten bir hırıltı çıkardığında boşta olan eli şortuma gitti ama "Öyle bir şey yapmayacaksın değil mi?" dedim bir anda aklıma gelen düşünceyle.

Sonuçta ona arkam dönüktü ve şuanda elinin gezindiği yer popomdu. İşini ordan halletmesine ölsem izin vermezdim.

Arda elini çekme gereği duymadan "Nasıl bir şey?" dediğinde sesi fazlasıyla ukala ve memnun çıkıyordu.

Diğer eliyle de belimde birleştirdiği ellerimi tutuyordu bu arada.

Anlamış olmasına rağmen anlamıyor gibi davranmasına mızmızlanıp "Eğer popoma bir şey yaparsan.." dedim ama ben devam edemeden "İstemediğin hiçbir şeyi yapmicam." diyerek kesti sözümü Arda.

Cevap vermedim. Sadece kafamı yatağa yasladım ve Arda'nın şortumu yavaşça aşağı doğru sıyırışını, ardından da bacaklarımı olabildiğince minik dokunuşlarla okşayışını tepki vermemeye çalışarak seyrettim.

Gerçi, seyrettim demek pek doğru olmaz çünkü göremiyordum ama, her bir hücremde hissediyordum o dokunuşları.

Bunları yaparken Arda'yı izlemek istediğimden "Arda.." dedim kafamı hafifçe kaldırıp. "Önüme dönsem-"

Ama Arda sözümü bitirmeme izin vermeden "Hayır." dedi net bir şekilde. Bacaklarımda ve kalçamda gezinip duran dokunuşlarının aksine sesi oldukça sert geliyordu.

Anlaşılan bu pozisyonda durmam gerekiyordu..

Eh, şikayet edemezdim.. Sonuçta bu bir cezaydı, değil mi?

Kafamı tekrar yatağa yasladığımda kalçamı okşayan parmaklar yavaşça iç çamaşırıma yaklaşıp onun üzerinde gezinmeye başladı bu sefer. Ardından kadınlığımı avuçladı ve benim minik iniltimi ve aradaki külotumu umursamadan kadınlığımı okşamaya başladı.

Arda'nın dokunuşları öyle tahrik ediciydi ki, daha bir kaç saniye olmasına rağmen iç çamaşırımın sırılsıklam olduğunu hissedebiliyordum.

Kadınlığım Arda'nın avucunun içinde sulandıkça sulanıyor, alev alev yanıyordu resmen.

Ve benim tek yapabildiğim küçük imiltilerim eşliğinde kıvranmaktı.

Arda'nın ellerimi tutan eli yüzünden hareket edebilme gibi bir şansım yoktu pek. Ama çok tahrik oluyordum. Kıvranıp duruyordum bu yüzden.

Nihayet iç çamaşırımın kenara sıyrıldığını hissettiğimde "Bacaklarını arala biraz." dedi Arda.

Yine aynı sert ses tonuyla söylemişti bunu. Ve, itiraf edeyim, bu ses tonu hoşuma gitmişti. Çok erkeksi, çok kendinden emin geliyordu kulağa.

Memnuniyet belirten bir mırıltı çıkarırken "Sen bana emir mi veriyorsun..?" dedim şımarıkça.

Yaz Yağmuru (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin