Yaz Yağmuru (+18)

Azgınlık İnsana Her Şeyi Yaptırıyor..

(Multimedya: Elçin)

Oylar bir tık da olsa artmaya başladığı için yeni bölüm atıyorum, bu bölüme 50 yorum gelirse (gerçek yorum) diğer bölümü de atarım.

Önemli not: Bu kitapta HER TÜRLÜ cinsel içerik, sapıklık ve +18 şey mevcut. Rahatsız olacaksanız özellikle bu bölümde okumayı bırakabilirsiniz.

Başlıyoruz 🏖️
_____________________________________

~Elçin'in anlatımıyla~

Ağzımdaki kurulukla gözlerimi araladığımda yavaşça doğruldum yattığım yerden.

Uyku sersemi bir şekilde aptal aptal etrafa bakınırken Melis'in yatağında olmadığını görerek kaşlarımı çattım.

Ayrıca kapıda aralıktı..

Muhtemelen tuvalete gitmiştir diye düşünerek yatağımdan kalktım ama kapıya yaklaştıkça kulağıma dolan minik iniltiler kaşlarımı daha çok çatmama sebep oldu.

Ne oluyordu lan böyle?

Yavaş ve sessiz adımlarla mutfağa, yani aynı zamanda salona yöneldiğimde seslerin oradan geldiğini anlayarak iyice duvara yanaştım ve yavaşça kafamı uzattım salona doğru.

Gördüğüm şeyle şoka girdiğimde hızlıca kafamı geri çektim.

Hassiktir! Bunlar sevişecek başka bir yer bulamamış mıydı lan??

Neden bilmiyorum ama arkadaşımı bu şekilde görmek utanmama sebep olmuştu ve uçarak odama gitmem gerekiyordu ama içimdeki dürtülere engel olamayıp onlara görünmeden konuştuklarını dinlemeye başladım.

"Ne cezası ya?!" diyordu Melis korkak bir sesle.

Bu cümle kafamı karıştırmıştı çünkü gördüğüm kadarıyla Atakan altına almıştı Melis'i.. Yoksa zorluyor muydu kızı hayvan herif??

Bir an içeri dalıp Atakan'ın ağzını yüzünü dağıtmak istedim ama söylediği şey bunu yapmama engel oldu.

"Rahat dur bi Melis! Sanki istemiyorsun.. Şu haline bak, iç çamaşırın sırılsıklam."

Melis'in sızlanmaya başladığını duyunca Atakan'ın haklı olduğunu anlamıştım.

Melis Atakan'a küsmüştü ve ölse bile istiyorum demezdi ama istiyordu demek ki..

O yüzden bir şey yapamazdım.

Duvara biraz daha yaklaştığımda televizyonun yansımasından onları görebildiğimi fark ederek sırıttım kendi kendime. Tamam biraz sapıkçaydı ama Melis'in inlemeleri beni bile tahrik ediyordu, ne yapsaydım?

Neyseki televizyon öyle bir konumdaydı ki, onlar isteselerde göremezlerdi beni.

Atakan Melis'in huysuzlanmalarını umursamayıp üstündeki pijama altını, yani şortunu aşağı doğru sıyırdığında "Bıraksana ya!" diye cırladı Melis. Anlaşılan inat etmeye devam edecekti.

Ama Atakan onu umursamadan elini Melis'in bacaklarının arasına götürüp kadınlığını avuçladı iç çamaşırının üstünden.

Bu görüntü beni ölesiye tahrik ederken bacaklarımı birbirine bastırdım sımsıkı.

Melis yüz üstü uzandığı için Atakan'a elleriyle engel olamıyordu ama olmak istediğini de sanmıyordum zaten.

Atakan onun kadınlığını okşarken sızlanmayı bırakıp inlemeye başladı kesik kesik. Sadece bir ara "Atakan ya! Kızlar içerde, biri görecek şimdi!" dedi ama Atakan yine umursamadı.