Arda Yine Ne İşler Çeviriyon Abim?

8.4K 281 70
                                    

______________________________________

~Sabaha karşı~

Saat kaçtı bilmiyorum ama gözlerimi alarm sesi olduğunu düşündüğüm bir sesle açtım sabah.

Ya Arda'nın, ya da benim telefonum hiç susmayacakmış gibi ötüyordu ve aşırı sinir bozucuydu.

Başta pek umursamadım aslında. Ama sonra, Alya'nın bugün eve gideceği, ve otobüsünün çok erken bir saatte olduğu geldi aklıma.

Bu yüzden bir hışımla yerimden kalkıp komodinin üzerinde duran telefona uzandım ama bu benim telefonum değildi.

Ötüp duran şey de alarm değildi zaten.

Arda'nın telefonu çalıyordu. Üstelik, sabahın köründe, alacaklı gibi ardı arkası kesilmeyen aramalar yapan kişinin adı, ekrandan okuduğum kadarıyla "Elif"ti..

Ne alakaydı bilmiyordum. "Elif" denen kişinin kim olduğunu da bilmiyordum. Ama bu durum kaşlarımın çatılmasına sebep olmuştu.

Ben aptal aptal ekrandaki yazıyla bakışırken Arda uykulu bir şekilde mırıldanıp "Elçin.." dedi. "Kapatsana şunu, uyuyalım."

Ben onun kadar sakin değildim tabiki. Neden bilmiyorum ama, kötü hissetmeye başlamıştım. Arayn kişi Arda'nın bir arkadaşı olabilirdi. Kuzeni, bir akrabası, arkadaşının kardeşi veya hiçbir sorun teşkil etmeyecek herhangi biri olabilirdi tabi ama.. Bilemiyorum.

Dediğim gibi bir anda içime kötü bir his dolmuştu ve sebebini anlayamıyordum.

Belki de daha önceki aldatma mevzusundan kalan korkularımdı bunlar..

Bunu düşünmeyi bırakıp Arda'nın kolunu dürtmeye başladığımda "Uyuma." dedim istemsiz sert çıkan sesimle. "Telefonun çalıyor, bir bak istersen."

Önce yavaşça tek gözünü aralayıp sonra geri kapattı Arda. Ardından yavaşça doğruldu yerinden, gözlerini ovuşturdu.

Buraya kadar her şey normaldi tabi..

Uyku sersemi bir Arda, yavaş hareketler falan filan.. Ama Arda'ya telefonu uzattığımda ve ekrandaki yazıyı gördüğünde tersine dönmüştü sanki her şey.

Uykulu gözleri bir anda tedirgin bakışlarla çevrilmişti ve telefonu aceleyle aldı elimden. Daha sonra ben ne olduğunu anlamaya çalıştığım sırada aramayı cevaplandırıp "Elif.." dedi tuhaf çıkan sesiyle. "Bir şey mi oldu?"

Arda'nın bu tepkisi merakımı kat ve kat arttırırken telefondaki kişinin sesini duyabilmek için daha çok yaklaştım Arda'ya.

Bu telaşlı hali beni tedirgin etmişti, hiçbir şey anlamamıştım açıkçası.

Ve telefondaki kızın ne dediğini de duyamıyordum.

Sadece, bir ara "Zeliha teyze yanımda şimdi." gibi bir şey dediğini duydum o kadar. Ve bu cümle de bir şey anlamama yetmedi tabi doğal olarak.

Elif denen kız konuşmayı bitirdiğinde Arda ufak bir küfür mırıldanıp "Ama şuan iyi, değil mi?" dedi merakla. "Elif onun yanından ayrılma tamam mı? Ben bir kaç saate orada olurum."

Ardından telefonu kapatıp yataktan kalktı ve hızlı bir şekilde üzerini giyinmeye başladı.

Kafam o kadar karışıktı ki, ne söyleyeceğimi bilemeyip "Arda.." diye mırıldandım yalnızca. Kalbim deli gibi çarpıyordu. Kime ne olmuştu, biri zarar mı görmüştü anlamamıştım ama, neyseki Arda merakımı giderip "Sevgilim.." dedi pantolonunu üzerine geçirirken. "Sana daha önce, Alya'nın babasıyla ilgili bir şeyler anlatmıştım, hatırlıyor musun..?"

Yaz Yağmuru (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin