______________________________________
~Rüya'nın anlatımıyla~
Yere attığım şortumu alıp hızlıca üstüme geçirirken "Sende giyin!" dedim koltukta uzanan Çağan'a. İç çamaşırını giymişti ama şortu ve tişörtü yerde duruyordu hala. Ömer her an gelebilirdi ve bizi böyle görmesini istemiyordum doğal olarak.
Ama Çağan sözümü dinlemek yerine yatmaya devam ediyordu.
"Ya kalksana Çağan, Ömer gelecek şimdi!"
"Yoruldum yavrum ya.."
Doyumsuz gibi 3 kere boşalırsa yorulurdu tabi.. Ama onu suçlayamam. Çünkü bende biraz doyumsuzluk yapmış olabilirdim.. Ama biraz.
"Giyindikten sonra uyursun!" dedim telaşla. "Söz dinle ya, hadi!"
Neyseki bu sefer beni dinleyip ağır ağır kalktı yerinden. Şortunu ve tişörtünü giyindi yavaş yavaş. Terlediği için saçları hala nemliydi. Duş alması gerekiyordu. Tabi benimde öyle..
Ama şuan bir de duş alalım desem hiç bırakmazdı beni. O yüzden ağzımı açmadım. Şu Ömer'i bir atlatırsak, sonra istediğini yapabilirdi.
Huysuz huysuz "Niye geliyormuş Ömer?" dediğinde gülerek göz devirdim.
"Burası onun da apartı ya hani.. Ondan olabilir mi?"
Belli belirsiz kafa salladı. "Olabilir.." Sonra devam etti huysuzluğuna. "Onunla konuşayım da apartları değişelim. Ben seninle kalırım, o da Fatih'le.."
Bunu söyledikten sonra pis pis sırıtmaya başlamıştı.
"Fatih'le kalmaz ki o.." dedim sevişirken dağıttığımız yastıkları düzgünce koltuğa yerleştirirken. "Ömer biraz daha utangaç bana göre.."
"Kalır kalır." dedi Çağan çok bilmişlik yaparak. "Utanmasın, nolucak sanki!?"
"Senin gibi bir dağ ayısı bundan utanmayabilir ama benim bebek kalpli kardeşim utanıyor.." diyerek karşılık verdim söylediğine.
İmalı imalı güldü. "Dağ ayısı hallerimi seviyorsun."
"Yoo.." dedim inkar ederek. "Niye sevecekmişim?"
Önce arkasına yaslandı, sonra da iki saattir aralıksız seviştiğimiz koltuğu işaret etti. "Bilmem.. Daha sert olmamı isterken seviyor gibiydin."
Yerimden kalkıp omzuna sertçe vurdum. "Utandırmasana lan!" Yanaklarım kızarmıştı, bu herif pisliğin önde gideniydi!
Azgınken biraz kendimi kaybetmiş olabilirdim ama şuan utanıyordum işte!
Çağan keyifle gülmeye başladığında kapı çaldığı için "Sus!" dedim bir kez daha vurarak. Sert vurduğumu düşünüyordum ama hissetmiyordu bile muhtemelen. "Kapıyı açmaya gidiyorum, gülme artık."
Uyarım üzerine ciddileşmeye uğraştı ama hala gevşek gevşek davranıyordu. Ben salondan çıkarken elini dudaklarına götürüp hayali bir öpücük yolladı bana havadan. Bense bu salakça hallerine gülerek kapıyı açmaya gittim.
Ömer'in geldiğini sandığım için kapıyı gülerek açtım ama karşımda Buket'i görünce gülüşüm solmuştu. Ne işi vardı bu paçozun burada?
Yüzsüzlüğüne anlam veremesemde sakin olmaya çalışıp "Buyur?" dedim soru sorar gibi.
Bakışları önce içeriye doğru kaydı, sonra yine bana döndü. "Gürültünüzden rahatsız oluyorum."
Kaşlarım anlamsızca çatılırken "Ne gürültüsü?" dedim ama sonra aklıma Çağan'la sevişirken biraz fazla sesli olduğumuz gelince hiç istemesem de hak verdim Buket'e. "Haa.. Anladım. Dikkat ederiz, kusura bakma."
Bunu söyledikten sonra kapıyı kapatmaya yeltendim ama Buket elini kapıya koyup engel oldu bana.
"Çağan burada mı?"
İçimde istemsizce oluşan hisle baştan aşağı süzdüm onu. "Ne yapacaksın?" Baya yargılayıcı göründüğümün farkındaydım.
"Konuşacağım." dedi çok normal bir şey istiyormuş gibi. Gerçekten bir insanın kendisine bile saygısının olmaması şaşılacak şeydi.
"Burada ama konuşamazsın." dedim hiç tereddüt etmeden. Çağan'la muhatap olmasını istemiyordum.
Kaşları alaycı bir şekilde havaya kalktı. "Neden? Korkuyor musun?"
Bende aynı şekilde alaycı davranarak "Neden korkayım?" dedim gözlerinin içine bakmaya devam ederken. Bu kız kendini ne sanıyordu acaba?
Ukala bir şekilde kolunu kapıya yaslayıp "Yani.." dedi düşünüyormuş gibi yaparak. "Çağan'ın bana dönmesinden korkuyor olabilirsin." Sonra hafifçe gülüp fısıltıyla konuşarak devam etti. "Onu senin elinden alacak olmamdan korkuyor olabilirsin.."
Sinir seviyem arşa çıkıyor olmasına rağmen yine de ona belli etmemeye uğraşarak kollarımı göğsümde birleştirdim. Bu kızın gerçekten psikolojik olarak sorunları vardı. Ve Çağan'a takıntılıydı.
Onun Alaz ve Fatih'le de bir şekilde bir ilişki yaşadığını biliyordum ama nedense sadece Çağan'a takılıp kalmıştı. Diğerlerini pek umursamıyor, sadece can sıkmaya uğraşıyordu ama Çağan'ı gerçekten istiyordu, bu belliydi.
Ama benim Çağan'ı ona bırakmaya hiç niyetim yoktu.
"Bence korkması gereken ben değilim..." dedim gerginliğime göre yine de sakin çıkan sesimle. "Sonuçta Çağan şuan senin değil benim evimde, değil mi?"
"Sadece kafası karışık.." dedi hiç düşünmeden. Bir anda keyifsizleşmişti sanki. "Bugün.. Plajda senin için söylediklerini duydum, bende oradaydım. Ama emin ol Çağan öyle biri değil." Çağan'ı gayet iyi tanıyor gibi konuşuyordu nedense. "Sadece senin gönlünü almak istemiş, o kadar. Sana aşık falan değil.."
"Sana aşık mıydı sanki?" dedim sorgulayıcı bir şekilde. Sanki öyleymiş gibi anlatıyordu çünkü.
"Eminimki öyleydi.." dedi. Yine o pis gülüşü suratında yer edinmişti. "Beni seviyordu, bunu biliyorum. Onun bana dokunuşu bile çok özeldi.."
Son cümleyi söylerken özellikle bastırarak söylemişti "dokunuşu" kelimesini. Ufak bir çocuk gibi nispet yapıyordu sanki.
Amacının canımı sıkmak olduğunu biliyordum ama maalesef düşüyordum bu tuzağa. Ciddi ciddi canım sıkılıyordu, bozuluyordum. Çünkü yalan söylemiyordu.
Çağan'la gerçekten bir münasebeti vardı önceden. Ve bu beni deli etmeye yetiyor da artıyordu.
Yine de "Böyle düşünmeye devam et." dedim sakince. "Geçmişte yaşamaya ve kendini kandırmaya devam et Buket. Ben yalnızca bugünüme bakarım."
Bana doğru eğilip "Kendini kandıran sensin.." dedi sırıtarak. "Bugününle ilgilen ve keyfini çıkar, Rüya.. Çünkü yarınında Çağan olmayacak."
______________________________________
Bıhtık ya Buket, valla bıktık..
Arkidsler milenacevik arkadasımızın profilindeki "Karantina" kitabına mutlaka göz atın. Mafya kurgulu, oldukça güzel bir kitap. BENDE OKUYORUM, zaten yorumlarda da görürsünüz beni.. Oraya gelin, oy ve yorumları esirgemeyen, orada buluşalım.
Kitap okuma listemde de var!
Ayrıca sizde panomda reklam yapabilir veya reklam yapmamı istediğiniz kitabınızı bana dmden haber verebilirsiniz. Eğer söylemenize rağmen yapmadıysam yüzde doksan dokuz buçuk ihtimalle unutmuşumdur. O yğzden tekrar hatırlatmaktan çekinmeyin!
Hepinizi seviyoring.. KARANTINAYI MUTLAKA OKUYUN, YORUMLARDA BULUŞALIM.
O ZMN, HAYDİN BB..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaz Yağmuru (+18)
ChickLitBu kitap ağır cinsellik içerir, rahatsız olacaklar okumasın lütfen!! Ayrıca kitabı can sıkıntısından yazdığım için yazım kurallarına dikkat etmicem. Edebi bişey beklemeyin. Günlük ağızla yazılacak. Konusu🏖️ Kız kıza tatile çıkan 4 arkadaşın kendile...